Hirodes
Hayat hikâyesinin detaylarına en iyi MS 1. yüzyıl Yahudi tarihçisi Josephus'un çalışmalarında rastlanır. Birçok insan için, Hirodes hakkında en iyi bilinen şey Matta İncili bölüm 2'de, Yeramya 31:15'ten nakille anlatılan Masumların Katli hikâyesidir.
Hirodes Tapınağı'nın modeli (İsrail Müzesi)
Hirodes, özellikle Kudüs'teki ikinci tapınak olan ve bazen Hirodes Tapınağı olarak adlandırılan tapınağın genişletilmesiyle tanınır.
7 Mayıs 2007'de, Kudüs'teki İbrani Üniversitesi arkeologlarından Prof. Ehud Netzer'in başkanlığındaki bir arkeolog grubu, bu tapınağı bulduğunu iddia etmiştir.
Kral Hirodes, peygamber İshak'ın büyük oğlu Esav'ın soyundan, varlıklı ve zengin bir Edomlu aileden gelir. İdumea, Eski Ahit'de Edom olarak geçen bir güney Yahudiye yerleşimiydi. Makkabilerde geçen Yuhanna Hirkanus, İdumea'yı MÖ 140–130 arasında fethettiğinde, tüm İdumealılardan Yahudi kanunlarını kabul etmelerini ya da topraklarını terk etmelerini istedi. Bu yüzden İdumealıların bir çoğu Yahudiliği kabul etti.
Kral Hirodes kendisini bir Yahudi olarak tanımlıyordu ve çağdaşlarının dikkatini çekiyordu.[1] Her ne kadar bu iman içten olsa da, Hirodes soyundan gelenlerin kültüründe Helenistik etki oldukça fazlaydı, bu da dindar Yahudilerin gözüne itici görünmelerine neden oluyordu.[2] Yuhanna Hirkanus zamanında din değiştiren İdumealılardan olan İdumealı Antipater'in ikinci oğlu ve Hirodes henadanının kurucusudur. Hirodes'un annesi Cypros, Nabata'daki Petraşehrinden bir prensesti. Roma'da, sırtı tıpkı Pompey ve Cassius gibi sıvazlanan ailenin reisi ve Hirodes'in babası, MÖ 47 yılında Yahudiye eyaletine İmparatorluk vekili, ardından Hirodes henüz 25 yaşında babası tarafından Galile (modern El-Halil) valisi olarak atandı.
Babasının MÖ 43 yılında -iddialara göre bir vergi tahsildarı tarafından- zehirlenmesi üzerine katili idam ettirdi. Bir sefer dönüşünün ardından, eskiden Yahudiye'nin yöneticisi ünvanına sahip Hasmonean hanedanı mensubu genç prenses Mariamne (bazen Mariamme olarak telafuz edilir) ile söz kesti. İlk karısı Doris ve Antipater isimli üç yaşındaki oğlunu kovdu ve ardından Mariamne (I. Mariamne olarak da bilinir) ile evlendi.
MÖ 40'da Antigonus ve Partlar Yahudiye'yi işgal etti. Hirodes Kudüs'ten kaçarak ilk kez Roma'ya gitti. Roma Senatosu tarafından "Yahudilerin Kralı" olarak seçildiyse de,[3] Hirodes'un Yahudiye'nin tamamını ele geçirmesi MÖ 37 yılına kadar sürdü. 34 yıl saltanat sürdü.
MÖ 29 Josephus, Hirodes'in karısı I. Mariamne'ye büyük bir tutkuyla bağlı olduğunu ve onu kıskandığını yazar. Mariamne, Hirodes'un kendisini öldürmeyi planladığını öğrenince onunla birlikte uyumayı bıraktı. Hirodes ona iftira ederek zina etme suçundan mahkemeye çıkarttı. Hirodes'in kız kardeşi I. Salome, ona karşı yalancı şahitlik yaptı.
I. Mariamne'nin annesi Aleksandra duruşmaya katıldı ve öz kızını suçladı. Tarihçiler annenin Hirodes'in cinayet listesinde sıradaki isim olduğunu, hayatını kurtarmanın tek yolunun bu olduğunu söyler. Aktarılanlara göre henüz 25 yaşında olan ve yedi yıl içinde beş çocuk doğuran Mariamne, idam sırasından oldukça sakin ve durgundu.
Aleksandra parayla elde ettiği güç yardımıyla Hirodes'in akıl sağlığının krallığa devam etmesine izin vermediğini öne sürerek kendisini kraliçe ilan ettirdi. Josephus'a göre bu stratejik bir hataydı; Hirodes onu mahkemeye bile çıkarmadan idam ettirdi.
Hirodes Tapınağı'nın modeli (İsrail Müzesi)
Hirodes, özellikle Kudüs'teki ikinci tapınak olan ve bazen Hirodes Tapınağı olarak adlandırılan tapınağın genişletilmesiyle tanınır.
7 Mayıs 2007'de, Kudüs'teki İbrani Üniversitesi arkeologlarından Prof. Ehud Netzer'in başkanlığındaki bir arkeolog grubu, bu tapınağı bulduğunu iddia etmiştir.
Kral Hirodes, peygamber İshak'ın büyük oğlu Esav'ın soyundan, varlıklı ve zengin bir Edomlu aileden gelir. İdumea, Eski Ahit'de Edom olarak geçen bir güney Yahudiye yerleşimiydi. Makkabilerde geçen Yuhanna Hirkanus, İdumea'yı MÖ 140–130 arasında fethettiğinde, tüm İdumealılardan Yahudi kanunlarını kabul etmelerini ya da topraklarını terk etmelerini istedi. Bu yüzden İdumealıların bir çoğu Yahudiliği kabul etti.
Kral Hirodes kendisini bir Yahudi olarak tanımlıyordu ve çağdaşlarının dikkatini çekiyordu.[1] Her ne kadar bu iman içten olsa da, Hirodes soyundan gelenlerin kültüründe Helenistik etki oldukça fazlaydı, bu da dindar Yahudilerin gözüne itici görünmelerine neden oluyordu.[2] Yuhanna Hirkanus zamanında din değiştiren İdumealılardan olan İdumealı Antipater'in ikinci oğlu ve Hirodes henadanının kurucusudur. Hirodes'un annesi Cypros, Nabata'daki Petraşehrinden bir prensesti. Roma'da, sırtı tıpkı Pompey ve Cassius gibi sıvazlanan ailenin reisi ve Hirodes'in babası, MÖ 47 yılında Yahudiye eyaletine İmparatorluk vekili, ardından Hirodes henüz 25 yaşında babası tarafından Galile (modern El-Halil) valisi olarak atandı.
Babasının MÖ 43 yılında -iddialara göre bir vergi tahsildarı tarafından- zehirlenmesi üzerine katili idam ettirdi. Bir sefer dönüşünün ardından, eskiden Yahudiye'nin yöneticisi ünvanına sahip Hasmonean hanedanı mensubu genç prenses Mariamne (bazen Mariamme olarak telafuz edilir) ile söz kesti. İlk karısı Doris ve Antipater isimli üç yaşındaki oğlunu kovdu ve ardından Mariamne (I. Mariamne olarak da bilinir) ile evlendi.
MÖ 40'da Antigonus ve Partlar Yahudiye'yi işgal etti. Hirodes Kudüs'ten kaçarak ilk kez Roma'ya gitti. Roma Senatosu tarafından "Yahudilerin Kralı" olarak seçildiyse de,[3] Hirodes'un Yahudiye'nin tamamını ele geçirmesi MÖ 37 yılına kadar sürdü. 34 yıl saltanat sürdü.
MÖ 29 Josephus, Hirodes'in karısı I. Mariamne'ye büyük bir tutkuyla bağlı olduğunu ve onu kıskandığını yazar. Mariamne, Hirodes'un kendisini öldürmeyi planladığını öğrenince onunla birlikte uyumayı bıraktı. Hirodes ona iftira ederek zina etme suçundan mahkemeye çıkarttı. Hirodes'in kız kardeşi I. Salome, ona karşı yalancı şahitlik yaptı.
I. Mariamne'nin annesi Aleksandra duruşmaya katıldı ve öz kızını suçladı. Tarihçiler annenin Hirodes'in cinayet listesinde sıradaki isim olduğunu, hayatını kurtarmanın tek yolunun bu olduğunu söyler. Aktarılanlara göre henüz 25 yaşında olan ve yedi yıl içinde beş çocuk doğuran Mariamne, idam sırasından oldukça sakin ve durgundu.
Aleksandra parayla elde ettiği güç yardımıyla Hirodes'in akıl sağlığının krallığa devam etmesine izin vermediğini öne sürerek kendisini kraliçe ilan ettirdi. Josephus'a göre bu stratejik bir hataydı; Hirodes onu mahkemeye bile çıkarmadan idam ettirdi.
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.