TİC Holding Header
  • USD 32.313
  • EUR 35.101
  • Altın 2278.573
  • BIST 100 8880.09
Şehzade Orhan Osmanoğlu

Şehzade Orhan Osmanoğlu

Şöhret gururu ve Osmanlıya iftira atmaya doyamamak

Şöhret gururu ve Osmanlıya iftira atmaya doyamamak
Kıymetli okuyucularım, 21 yaşında çağ açıp çağ kapatan, Doğu Roma İmparatorluğu’nu tarihten silen ve doğumundan sekizyüz sene evvel Sevgili Efendimiz tarafından övülen Hadis-i Şerif’e mazhar olan büyük ceddim, cennet mekân Fatih Sultan Mehmed Han için Celal Şengör tarihe ve vicdana sığmayacak bir iftira atmıştır. Artık bu kadar yeter diyoruz.

Azılı İslam ve Türk düşmanı Alman tarihçi Prof. Babinger’in Türkçe’ye çevrilen “Fatih Sultan Mehmed ve Zamanı” adlı kitabında yer alan iftiralardan biri de esasında koca Fatih’in Müslüman değil, koyu bir Hıristiyan olması iftirasıdır. Babinger söz konusu bu eserde Fatih Sultan Mehmed Han’ı, yıkıcı, cani, zalim ve Hıristiyanlığa sempati duyan hatta zamanla papanın isteği üzerine Hıristiyan olan bir padişah olarak anlatılmıştır. Bizde de kerameti kendinden menkul zevat bu yaveleri ısıtıp ısıtıp mal bulmuş mağribi gibi millete TV ekranlarından pazarlamaya çalışıyor. 

İftiraların kaynağı Hıristiyanlardır. İstanbul’un fethine tahammül edemiyorlar. Yerli maşaları ile bu büyük sultana hücum ediyorlar.

Peygamber efendimiz, İstanbul’un fethedileceğini evvelden haber vermiş ve bu şehri zabt eden kumandan ve askerleri için, (Ne mutlu onlara) buyurmuştu. Bu hadis-i şerif imam-ı Süyuti hazretlerinin Camiussagir isimli hadis kitabının 444. sayfasındaki 7227 numaralı hadistir. İmam-ı Süyuti, bu hadisin sahih olduğunu, imam-ı Ahmed’in “Müsned”inde ve Hakim’in “Müstedrek”inde bulunduğunu bildirmektedir.

Mezkur hadis-i şerifin meali şöyle: 
(İstanbul elbette fethedilecektir. Bunların kumandanı ne güzel bir emir, askerleri ne güzel askerdir.)

Peygamber efendimiz, İstanbul’u fethedecek kumandanın iyi bir zat olduğunu bildirirken, Hıristiyanların ve onların yerli maşalarının Fatihi kötülemeleri, Resulullah efendimizin hadis-i şeriflerini inkâr etmek için sinsi bir oyundur. İstanbul’u fethederek tarihte yeni bir çığır açan Fatih Sultan Muhammed Han, bunu bütün dünyaya ilan için Hıristiyanlığın sembolü olan Ayasofya’yı, cami haline, yani Müslümanlığın sembolü şekline koymuştu.

İstanbul’u fethetmekle ve Ayasofya’yı camiye çevirmekle Hıristiyanlık onuruna öldürücü bir darbe indiren Fatih’in bu göz kamaştırıcı başarılarını söndürmek kendilerine gurur payı çıkarabilmek amacıyla, batılı tarihçiler, bazı padişahların soyları üzerinde tahrifat yapma gayretinden kendilerini alamamışlardır. İşte Sultan Mehmed Han üzerinden oynanan edepsiz oyunun aslı budur. Garip olan bu zavallı oyuna bu topraklarda yaşayan ve kimliklerinde İslam yazan zavallıların düşmesidir. 

Fatih Sultan Mehmed Han’ın dönemin papası 2. Pius’la mektuplaştığı bir sır değildir. Ancak göz ardı edilen bir gerçek vardır. O da karşılıklı gönderilen mektupların içerikleridir. Papa Pius diyor ki; Ey Mehmed gel vaftiz ola Hıristiyan ol sana dünyayı vereyim. Buna karşılık büyük Sultan Fatih cevaben, Papa’ya Müslümanlığı kabul edip, sünnet olması şartıyla şeyhülislamlık teklif ediyor. Ne ilginç değil mi? Türkiye’de yaşayıp tarih adına söz söylemeyi kendilerinde hak olarak gören bir grup zavallı Fatih Sultan Mehmed Han’ı Hıristiyan yapmak için bir ipte kırk takla atarken Vatikan arşivlerinden çıkan ve Fatih Sultan Mehmed Han tarafından Papa 2. Pius’a gönderilen bir mektupta Koca Hükümdar Papa’ya Müslüman ol, sünnet ol seni şeyhülislamım yapayım diyor... 

Bütün bunlara rağmen hâlâ bir grup kendini bilmez Fatih Sultan Mehmed Hıristiyandı diyebilecek mi? Eğer diyebileceklerse bizde onlara şunu hatırlatmak isteriz: "Utanması olmɑyɑnın, kendiside yoktur."

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın