Tüfek, kılıç, kalkan, ok, yay, taş değirmen, bakır mutfak eşyaları, kağıt, mürekkep, ayakkabı, kumaş, el dokuması halı-kilim-battaniye..vb. bunlar o dönemin şartlarında küçük işletmelerdir. Fabrikasyon deyince illa bugünkü mânâ akla gelmemeli. Bu teknolojik evrim göz önünde bulundurulmalı. Osmanlıdan yaklaşık 80 fabrika kalmıştır, yapılan son araştırmalara göre. (yakında “Osmanlı fabrikaları” kitabımız çıkacak inşallah. Dua edin)

Kağıthanede kurulan kağıt fabrikası dünyanın en kaliteli kağıtlarının üretildiği fabrika idi. Orada üretilen kağıtların, devlet dairelerinde kullanımı mecburi idi. Sonra ne mi oldu?

Avrupa’dan gelen ucuz kağıtlar piyasayı allak bullak etti. Ve malum son. Kumaş-deri-çulha-ayakkabı fabrikaları. Hemen hepsi aynı yöntemle batırıldı. Yıldız çini Sultan Abdulhamid’in hatırası hâlâ ayakta dimdik. İlk arabalı vapur “suhulet” de malum Osmanlı zamanında imal edildi.

PTT eğer, Sultan Abdulhamid’in çizdiği çizgide gitse idi bugün dünyanın en büyük GSM operatörü olurdu. Yine bir gece Avrupa’dan gelen makine yapımı bakır mutfak eşyaları, el bakırcılığını bitirdi. Bugün doktorlar bakırın ve taş değirmende öğütülen un’un daha sıhhatli olduğunu belirtmekte. 

Gel zaman git zaman Türkiye kendi fabrikasını kurar oldu. 

Tüm iktisad kitaplarında para; değişim aracı olarak, tarif edilir. Para mal değildir. Para’nın tarihi bunu der. Sonra paraya siyasî şantaj aracı olma sıfatı yüklendi. Paraya en büyük kötülük edildi. Bugün dünyada 650 trilyon dolar karşılıksız para mevcut. ABD başkanı J.F.Kenedy’nin de buna itiraz ettiği söylenir. Obama 800 milyar dolar karşılıksız para bastı. Hatta merkel ikaz etti-Obama dünyayı yeni krizlere sürüklersin, diye. Bu şu demek; TC’nin karşılıksız 42 milyar dolar basması demek.
(Oran hesaplandığında) Trump ilk geldiğinde-güçlü dolar bizi mahvetti, dedi.

Dünyayı sanayi ile madenleri ile sömüremeyeceğini anlayan batı, karşılıksız parayı devreye soktu.

1. Dünya iktisadında ABD’nin varlığı %22 

2. Dünya ödemeler dengesinde doların ağırlığı %60

Peki bu nasıl oldu? Siyasi şantaj haline nasıl geldi para? Siyasi cinayetler, terör örgütleri, darbeler…vs. hatta bir Afrika’lı genç Fransa başkanına sordu-Neden benim ülkem merkez banka rezervinin yarısını Fransa’da bulundurmak zorunda sayın başkan? Tabiî ki cevap yok. Mor da bir renk. Madem batı modern, medeni; o zaman Saddam’ın parasını Irak halkına, Kaddafi’nin parasını Libya halkına, Kral Hasan’ın parasını Fas halkına versin.

İsviçre dünya hırsız bürokratlarının kasası. Bu mu medenilik? Hani dolarda “In God We trust” yazmakta. Trust; güvenmek, inanmanın ötesinde. Breh breh breh. Böyle mi güveniyorsunuz? Hz.İsa-as-mı emrediyor bunca zulmü?

Yalan Allahın düşmanı. Yalanlarınıza kutsalı perde yapmayın bari. ABD bugün kendi anayasasının 18.maddesini ihlal etmekte imkanlarını terör örgütlerine kullanarak. 

Bu krizi fırsata çevirmeye çalışan, kaç seçim kaybettikleri dahi kendileri bile bilmeyen başarısız siyasetçi(!)leri muhatap almamalı batı.

Bize düşen her zamanki gibi devletimizin yanında olmamız. Yerli malı tüketelim. 

Osmanoğlu ailesinin bu ikazlarını gün gelecek gözyaşları içinde okuyacaksınız. Ama iş işten geçecek.

Bu içinde bulunduğumuz durumdan çıkış için; 1980 öncesi kurulan ve başarılı olan “Fiyat kontrol komitesi” nin tekrar incelenmesini tavsiye ederiz yüce devletimize.

 

Şu atasözlerini bir yere not edin White House danışmanları

 

1. Başkasının avucu ile su içen kanmaz

2. El atına binen tez iner

3. Takke ayağa terlik başa giyilmez

4. Kavukla çarık birbirine uymalı

5. Tamahkardan hacet isteyen, denize çukur açar

6. Sağanak yağmur tez geçer

7. Süleyman dahi olsan karıncanın ahından sakın

8. Kul eşer eşer kendi düşer

9. Doğruluk dost kapısı

10. Yalanlafla bir yere varırsınız ama dönemezsiniz

11. Kılavuzu karga olanın

Yenilgi-yenilgi büyüyen bir zafer vardır.