Yine bir masal dinliyoruz
İddia şu idi ki, El Kaide’nin lideri, Suudi Üsame bin Ladin, Pakistan’da ABD’li özel birlik SEAL’ler tarafından öldürülmüştü.
İddia diyorum, çünkü bugüne kadar ne bir kimse cesedini gördü ne de operasyon a şahid olan birileri çıktı.
Hatırlamasın kimse diye, güya ceset bir ABD gemisine götürülüp, bir yerde denize bırakılmıştı.
Ne garip değil mi?
Tüm dünyada aranan bir terörist başını öldüreceksiniz ve fakat bunu dünyaya ispat etme, cesedi ifşa etme konusunda, tuhaf adımlar atacaksınız.
Ki bu ABD salt ordusuna reklam olsun diye, sayısız Holywood filmine yüzlerce milyar dolar akıtmadı mı, akıtmıyor mu?
Ve ellerine böylesi bir altın yumurta gelecek ve kullanmayacaklar ha?
Hülasa, bugüne dek, şu konulara da asla bir açıklama gelmedi:
Bin Ladin ailesinin Texas’da yaşayan üyeleri, neden 09.11. olaylarından sadece bir gün evvel, CIA’e ait bir uçakla, ABD’den adeta kaçırıldılar?
Bin Ladin ailesi ile Bush ailesi arasında bugün hala devam eden iş ortaklıkları neden var?
Bunlar ve buna benzer pek çok soru, halen cevap bekliyor.
Şimdi ise El Bağdadi’nin ölümü deklare edildi.
Hayırdır İnşaALLAH.
Bugüne kadar, kaç kez ölmüştü bu terörist başı?
Sayısı belli değil.
Ama işte dün ölmüş.
Nasıl ölmüş?
ABD askeri kovalarken üstündeki patlayıcı dolu yeleği infilak ettirip, üç çocuğu ile ölmüş.
Parçaları zor bulunmuş ama ABD hemen DNA testi yapmış, evet ölen El Bağdadi imiş.
Ve yanında DNA’sı %99 aynı olan üç çocuğu var!
Ama oymuş!
Hadi diyelim ki, öyle oldu, kendini patlattı.
Peki o parçaları nasıl ayırdınız? ABD’ye ne vakit götürdünüz, DNA testi için, referans örneği nerden buldunuz?
Türkiye, Rusya, Irak ve Suriye’ye teşekkür ediyorsunuz!
Ancak Rusya, “yok öyle bir şey” diyor.
Türkiye teyit etmedi.
Ortalıkta ceset yok. Ne pratik değil mi?
Bu kez gemiye de gerek yok, gece yarısı denize atıldı yalanına da.
Avrupa medyası, bu haberi kesin bilgi olarak veriyor.
Kimsenin herhangi bir sorusu yok.
Oldu, bitti, gitti yani.
Müsaadenizle ben bu masalı yemedim.
Yoktan ortaya attığınız bir terör örgütünün, yine yoktan başına getirdiğiniz bir lideri.
Hayatında bir kere, o da Hilafeti ilan etmek için ortaya çıkmış biri.
Katı Müslümanlık kasan (hakiki İslam değil tabii)!
Ne hikmetse, Müslümandan başka kimseye saldırmayan bir örgüt.
Burnunun dibinde olduğu halde ne İsrail’e ne ABD ordusuna, asla saldırmayan bir örgüt.
Ve ortaya çıktığı gibi, kaybolan bir örgüt.
Ve lideri.
Siz şuna, “Suriye’de harcadığımız zaman, para ve emekler heba oldu, kurdurmak istediğimiz terör devleti planları suya düştü, artık bunlara ihtiyacımız yok, adamlarımızı da kurtardık.” desenize.
Emin’im ki Bin Ladin ile El Bağdadi, traş olmuş, Bahamas adalarında veya ona benzer bir yerde, şimdi karşılıklı oturup nargile içiyorlardır.
Tabii her yanları CIA tarafından sıkı koruma altında olmak kaidesi ile.
Bu ara Joe Biden’e projesinin öldüğünü söylediniz mi?
Üzülmüştür.
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam
İddia diyorum, çünkü bugüne kadar ne bir kimse cesedini gördü ne de operasyon a şahid olan birileri çıktı.
Hatırlamasın kimse diye, güya ceset bir ABD gemisine götürülüp, bir yerde denize bırakılmıştı.
Ne garip değil mi?
Tüm dünyada aranan bir terörist başını öldüreceksiniz ve fakat bunu dünyaya ispat etme, cesedi ifşa etme konusunda, tuhaf adımlar atacaksınız.
Ki bu ABD salt ordusuna reklam olsun diye, sayısız Holywood filmine yüzlerce milyar dolar akıtmadı mı, akıtmıyor mu?
Ve ellerine böylesi bir altın yumurta gelecek ve kullanmayacaklar ha?
Hülasa, bugüne dek, şu konulara da asla bir açıklama gelmedi:
Bin Ladin ailesinin Texas’da yaşayan üyeleri, neden 09.11. olaylarından sadece bir gün evvel, CIA’e ait bir uçakla, ABD’den adeta kaçırıldılar?
Bin Ladin ailesi ile Bush ailesi arasında bugün hala devam eden iş ortaklıkları neden var?
Bunlar ve buna benzer pek çok soru, halen cevap bekliyor.
Şimdi ise El Bağdadi’nin ölümü deklare edildi.
Hayırdır İnşaALLAH.
Bugüne kadar, kaç kez ölmüştü bu terörist başı?
Sayısı belli değil.
Ama işte dün ölmüş.
Nasıl ölmüş?
ABD askeri kovalarken üstündeki patlayıcı dolu yeleği infilak ettirip, üç çocuğu ile ölmüş.
Parçaları zor bulunmuş ama ABD hemen DNA testi yapmış, evet ölen El Bağdadi imiş.
Ve yanında DNA’sı %99 aynı olan üç çocuğu var!
Ama oymuş!
Hadi diyelim ki, öyle oldu, kendini patlattı.
Peki o parçaları nasıl ayırdınız? ABD’ye ne vakit götürdünüz, DNA testi için, referans örneği nerden buldunuz?
Türkiye, Rusya, Irak ve Suriye’ye teşekkür ediyorsunuz!
Ancak Rusya, “yok öyle bir şey” diyor.
Türkiye teyit etmedi.
Ortalıkta ceset yok. Ne pratik değil mi?
Bu kez gemiye de gerek yok, gece yarısı denize atıldı yalanına da.
Avrupa medyası, bu haberi kesin bilgi olarak veriyor.
Kimsenin herhangi bir sorusu yok.
Oldu, bitti, gitti yani.
Müsaadenizle ben bu masalı yemedim.
Yoktan ortaya attığınız bir terör örgütünün, yine yoktan başına getirdiğiniz bir lideri.
Hayatında bir kere, o da Hilafeti ilan etmek için ortaya çıkmış biri.
Katı Müslümanlık kasan (hakiki İslam değil tabii)!
Ne hikmetse, Müslümandan başka kimseye saldırmayan bir örgüt.
Burnunun dibinde olduğu halde ne İsrail’e ne ABD ordusuna, asla saldırmayan bir örgüt.
Ve ortaya çıktığı gibi, kaybolan bir örgüt.
Ve lideri.
Siz şuna, “Suriye’de harcadığımız zaman, para ve emekler heba oldu, kurdurmak istediğimiz terör devleti planları suya düştü, artık bunlara ihtiyacımız yok, adamlarımızı da kurtardık.” desenize.
Emin’im ki Bin Ladin ile El Bağdadi, traş olmuş, Bahamas adalarında veya ona benzer bir yerde, şimdi karşılıklı oturup nargile içiyorlardır.
Tabii her yanları CIA tarafından sıkı koruma altında olmak kaidesi ile.
Bu ara Joe Biden’e projesinin öldüğünü söylediniz mi?
Üzülmüştür.
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.