Masanın niyetleri
"
-Türkiye Cumhuriyeti'nin adı, Türkiye Cumhuriyetleri Federasyonu Devleti olarak değiştirilmiştir.
-TCFD, 25 ayrı eyaletten oluşmaktadır.
-TCFD'nin iki kurucu unsuru vardır, Türk ve Kürt unsurları.
-TCFD'nin resmî dilleri: Türkçe, Kürtçe, Yunanca ve Ermenice'dir.
-25 ayrı Eyaletin öz parlamentoları vardır ve her birinin başında bir Başbakan vardır.
25 ayrı bayrak vardır.
-Tüm eyaletler özerktir ve bölgelerinin tüm zenginlikleri kendilerine aittir.
-Merkezi hükümet sadece dış siyasette temsil görevi vardır, iç siyaset eyaletlerin işidir.
Her eyaletin Polis güçleri kendilerine bağlıdır.
Ordu ortaktır.
-KHK ile görevlerinden el çektirilen tüm asker, polis, bürokratlar, derhal görevlerine iade edilecektir.
-Merkezi hükümetin dışişleri, İçişleri ve Savunma Bakanları HDP'lidir.
-15 Temmuz'da darbeye karşılık veren herkes terörist muamelesi görecektir.
-FETÖ, PKK, DHKP-C ve benzeri örgütler, terör örgütü statüsünden çıkarılmıştır.
-AK Partisi teşkilatları, Milliyetçi Hareket Partisi teşkilatları yasaklanmıştır.
Tüm üyeleri tutuklanacaktır.
-İmralı'da hapis olan Öcalan, HDP'li hükümlüler, Osman Kavala derhal serbest bırakılacaktır.
-TCFD, doğrudan AB Parlamentosu'nun güdümü ile yönetilecektir.
-TCFD'nin yargı sistemindeki en yüce mahkeme AİHMdir.
-Tüm sınır ötesi operasyonlar derhal durdurulmuştur.
-Tüm enerji arama/üretme faaliyetleri iptal edilmiştir.
"
Çok mu ütopik geldi, sert geldi okuduklarınız?
Hiç gelmesin.
Çünkü ben sadece son aylarda, Millet İttifakı üyelerinin verdiği demeçlerden bir derleme yaptım.
Engin Özkoç'un, Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Meral Akşener vs'lerin, iktidara geldiklerinde "yapacağız" dedikleri şeylerin bir projeksiyonu bunlar, bunlar ve daha neler, neler.
Elbette bu hususta söylenecek tek şey, "Allah muhafaza" dır.
Fakat neticede altı benzemez artı HDP'nin arzu ve amelleri bunlardır.
İşin bir başka boyutu ise kendi kendilerine zorla taktırdıkları isimdir.
28 Şubat İttifakı!
Türkiye tarihinin kara lekelerinden biri olan bugünü, bu süreci seçmeleri, içlerindeki asıl niyetine ortaya koymuştur aslında.
Darbe seviciliği.
Böyle olmasa, özellikle de bu tarihi seçmek, bir siyasi için olsa olsa ahmaklık olurdu.
Çünkü demokrasi diye yola çıkıp da bir post modern darbenin tarihini seçmek, başka ne ile açıklanabilir ki?
Tabii CHP zihniyeti açısından bakıldığında, 28 Şubat, son büyük zaferleri idi.
O tarihten bu yana, bir daha ne bir seçim kazanabildiler ne de başka bir başarı sergileyebildiler.
Çünkü bin yıl sürecek dedikleri düzen, birkaç sene, o da bin bir dayatma ve zorbalık ile değişen üç/dört hükümet ile ancak sürebildi.
Sonrasında ise o zamanın darbe şakşakçılığını yapan siyasi partiler de siyasiler de tarihin derinliklerine gömüldüler ve önemsizliğe terk oldular.
Belli ki, o zamanlardan hiç ders almamış günümüzün siyasi altılı artı bir İttifakı, aynı akıbeti tercih etme niyetinde.
Necip Türk Milleti, bu şekilde hareket eden, bu tip simgeleri kullananları siyasi hayatta fazla barındırmaz çünkü.
İradesine göz dikenleri affetmez.
Keşke anlasalar diyeceğim de maalesef beyhude konuşmuş olurum.
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam
-Türkiye Cumhuriyeti'nin adı, Türkiye Cumhuriyetleri Federasyonu Devleti olarak değiştirilmiştir.
-TCFD, 25 ayrı eyaletten oluşmaktadır.
-TCFD'nin iki kurucu unsuru vardır, Türk ve Kürt unsurları.
-TCFD'nin resmî dilleri: Türkçe, Kürtçe, Yunanca ve Ermenice'dir.
-25 ayrı Eyaletin öz parlamentoları vardır ve her birinin başında bir Başbakan vardır.
25 ayrı bayrak vardır.
-Tüm eyaletler özerktir ve bölgelerinin tüm zenginlikleri kendilerine aittir.
-Merkezi hükümet sadece dış siyasette temsil görevi vardır, iç siyaset eyaletlerin işidir.
Her eyaletin Polis güçleri kendilerine bağlıdır.
Ordu ortaktır.
-KHK ile görevlerinden el çektirilen tüm asker, polis, bürokratlar, derhal görevlerine iade edilecektir.
-Merkezi hükümetin dışişleri, İçişleri ve Savunma Bakanları HDP'lidir.
-15 Temmuz'da darbeye karşılık veren herkes terörist muamelesi görecektir.
-FETÖ, PKK, DHKP-C ve benzeri örgütler, terör örgütü statüsünden çıkarılmıştır.
-AK Partisi teşkilatları, Milliyetçi Hareket Partisi teşkilatları yasaklanmıştır.
Tüm üyeleri tutuklanacaktır.
-İmralı'da hapis olan Öcalan, HDP'li hükümlüler, Osman Kavala derhal serbest bırakılacaktır.
-TCFD, doğrudan AB Parlamentosu'nun güdümü ile yönetilecektir.
-TCFD'nin yargı sistemindeki en yüce mahkeme AİHMdir.
-Tüm sınır ötesi operasyonlar derhal durdurulmuştur.
-Tüm enerji arama/üretme faaliyetleri iptal edilmiştir.
"
Çok mu ütopik geldi, sert geldi okuduklarınız?
Hiç gelmesin.
Çünkü ben sadece son aylarda, Millet İttifakı üyelerinin verdiği demeçlerden bir derleme yaptım.
Engin Özkoç'un, Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Meral Akşener vs'lerin, iktidara geldiklerinde "yapacağız" dedikleri şeylerin bir projeksiyonu bunlar, bunlar ve daha neler, neler.
Elbette bu hususta söylenecek tek şey, "Allah muhafaza" dır.
Fakat neticede altı benzemez artı HDP'nin arzu ve amelleri bunlardır.
İşin bir başka boyutu ise kendi kendilerine zorla taktırdıkları isimdir.
28 Şubat İttifakı!
Türkiye tarihinin kara lekelerinden biri olan bugünü, bu süreci seçmeleri, içlerindeki asıl niyetine ortaya koymuştur aslında.
Darbe seviciliği.
Böyle olmasa, özellikle de bu tarihi seçmek, bir siyasi için olsa olsa ahmaklık olurdu.
Çünkü demokrasi diye yola çıkıp da bir post modern darbenin tarihini seçmek, başka ne ile açıklanabilir ki?
Tabii CHP zihniyeti açısından bakıldığında, 28 Şubat, son büyük zaferleri idi.
O tarihten bu yana, bir daha ne bir seçim kazanabildiler ne de başka bir başarı sergileyebildiler.
Çünkü bin yıl sürecek dedikleri düzen, birkaç sene, o da bin bir dayatma ve zorbalık ile değişen üç/dört hükümet ile ancak sürebildi.
Sonrasında ise o zamanın darbe şakşakçılığını yapan siyasi partiler de siyasiler de tarihin derinliklerine gömüldüler ve önemsizliğe terk oldular.
Belli ki, o zamanlardan hiç ders almamış günümüzün siyasi altılı artı bir İttifakı, aynı akıbeti tercih etme niyetinde.
Necip Türk Milleti, bu şekilde hareket eden, bu tip simgeleri kullananları siyasi hayatta fazla barındırmaz çünkü.
İradesine göz dikenleri affetmez.
Keşke anlasalar diyeceğim de maalesef beyhude konuşmuş olurum.
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
Kadir coşar