2021'de olup bitenlere bir bakış
Her ne kadar 2019/2020'nin sert kuralları uygulanmamış olsa da değişik varyant gündemimizi halen meşgul etti, ediyor da.
Aşılama da çok güzel bir ivme yakalamamıza rağmen, ülkeyi yabancılara kapatmamızın mümkün olmamasından dolayı, bu Pandemi bizi daha epeyce meşgul edeceğe benziyor.
Hatırlatma dozları ile umarım, 2022'de virüsün bir adım önüne geçebiliriz.
Son gününü yaşadığımız 2021, maalesef bir yıl değil, bir sene olarak hatırlanacak.
Aradaki fark nedir diye soracak okursanız, Osmanlı döneminde iyi geçen 365 güne yıl, kötü geçene ise sene denirdi.
2021 pek çok ilimiz için kah orman yangınları bakımından kah sel felaketleri bakımından, acı hatıralar ile dolu bir sene olarak akıllarda kalacak maalesef.
Ancak şu hususa da dikkat çekmek isterim ki, devletimiz, yaraları hızla sardı, sarıyor.
Felaket bölgelerinde hayat normale döndü.
Avrupa'nın göbeğinde olan Almanya'nın Ahrtal bölgesinde de bir sel felaketi meydana gelmişti.
Aradan beş, altı ay geçmesine rağmen, o bölgede hayat normale halen çok uzak!
İçme suyu, elektrik, altyapı halen sorun.
Vaat edilen yardımlar yapılmadı, ulaşmıyor, insanlar harabelerin içinde, yardıma muhtaç olarak hayatlarını idame ettirmek zorunda.
Bu ise, gün geçtikçe, yerel ve eyalet ve federal yönetimlere büyük kızgınlıklar üretiyor.
Kim derdi ki, bir zamanlar parmak sakladıkları Türkiye, AB nin en Gözde ülkesini böyle bir konuda çok, çok gerilerde bıraksın!
2021, bu felaketleri siyasi ranta çevirme peşinde olanlara da şahit oldu, devletin müdahalesini inkâr edecek kadar çukurlaşanlara da şahit oldu ne yazık ki.
Devletin her ilgili kurumunun, canla, başla çalıştığı, bölge ve bölgelerden bakanların ayrılmadığı, çalışmalar görmezden gelindi.
Absürt iddialar ortaya atıldı, felaket tellalları bölgeye getirildi ve zaten canı yanan bölge insanının acısına, acı katıldı.
Ancak milletin kenetlediğine de inanılmaz bir yardımseverlik seferberliğini de gördük 2021'de.
Hepimizi yakından ilgilendiren bir konuda, kuşkusuz, artan hayat pahalılığı, düzenlenen ekonomik saldırılar, stokçuluk, izahı olmayan abes ve fahiş fiyat artışlarıdır.
Özellikle senenin son çeyreğinde kendini iyiden iyiye hissettiren bu konular, yine birilerini sevinç çığlıklarına sevk ederken, Milletimizi derin düşüncelere yöneltti.
Hükümetin yaptığı müdahale ile birdenbire sudan çıkmış balığa dönen o çığırtkanlar, derin sessizliklere gömüldü.
Tüm dünyada yaşanan hayat pahalılığı, enflasyon artışı, elbette bize de hulul edecekti, mesele o ki, zararı mümkün olduğunca aşağıda tutmaktır.
Şimdilik bu başarılmış gibi gözüküyor.
Elbette önümüzdeki dönemde ne olacağı pek belli olmaz.
Türkiye, kendi aşısını üreten dokuz ülke arasında yerini aldı, senenin son raddesine.
Bunun önemini ise yine önümüzdeki zaman zarfında göreceğiz.
Maalesef 2021, siyasetin dibe vurduğu, kutuplaşmanın ise zirve yaptığı kötü bir sene olarak tarihte yerini alacaktır.
Bir milletvekilinin, kendilerini eleştiren birine, ağıra alınmayacak küfürler ettiği, partisinin de genel başkanının da bunu savunduğu, hatta küfür kervanına katıldığı, Ana muhalefet liderinin, milletin kürsüsünden, el hareketleri çektiği, özür dilemesi gerekirken pişkinlik yaptığına şahit olduk maalesef.
Elbette toplum da bunlara kayıtsız kalmadı ve cepheler iyice sertleşti, gerildi.
Fakat 2021'nin en vahim olayı, bence İBB'nin bir terör örgütleri barınağına çevrilmesidir.
PKK, DHKP-C, FETÖ gibi örgütler ile doğrudan iltisaklı şahısların, İBB gibi çok önemli bir kurumda ve de stratejik konumlarda istihdam edilmesi, gerçek manada bir milli güvenlik sorunudur.
Şöyle ki, bunlar çok önemli istihbarat bilgilerine ulaşmış durumdalardır.
Polis, Asker, Hâkim, Savcı, kamu görevlileri, gazetecilerin ikamet bilgileri.
EDS, MOBESE bilgileri.
Seçmen kütükleri bilgileri şu anda ellerinde olabilir.
Bu da belli meslek guruplarının can güvenliğinin tehlikeye girmiş olması demektir.
Önümüzdeki muhtemel seçimlerin de ikamet bilgileri ile oynanmak şartı ile tehlike altında olduğunun da ihtimali maalesef büyüktür.
Sanırım belli kimseler hariç, kimse 2021'i iyi hatırlamayacaktır.
Korkarım ki, 2022'de pek parlak geçmeyecek, belki de 2021'i aratacaktır.
Tabii ki temennimiz, gelecek sene ve senelerin, her birimiz için, Devletimiz, Milletimiz, elbette tüm dünya için, daha güzel geçmesi ve iyi hatırlanmaları olmalıdır.
Tüm dünyanın içinde olduğu çok buhranlı bir zaman zarfındayız.
Ancak Türk Milleti, tarihte ne zaman kenetlendi ise, her türlü zorluğa karşı gelmiş ve başarı ile içinden çıkmıştır.
Bu feraseti milletimize diliyorum.
Efendim acısı ile tatlısı ile bir 365 günü daha geride bıraktığımız saatleri yaşıyoruz.
Kimine göre sene, kimine göre yıl olarak geçti.
Bu vesile ile geçmiş yıl içinde, felaketlerden etkilenen tüm insanlarımıza geçmiş olsun diyorum.
Hayatını kaybedenlere Rabbimden rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabırlar, yaralanan, sağlık sorunları geçirenlere ise acil şifalar diliyorum.
Allah beterlerinden ve tekrarlarından korusun.
Bu süreç zarfında, elimizden geldiğince, oluşanlara bir yorum yapma çabasında olduk.
Sürçü lisan etti isek affola.
Siz okurlarımıza, dostlarımıza, saygıdeğer büyüklerimize ve sevgili küçüklerimize, mutlu, sağlıklı, başarılı bir 2022 diliyorum.
Her şey gönlünce olsun İnşaALLAH.
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam
Aşılama da çok güzel bir ivme yakalamamıza rağmen, ülkeyi yabancılara kapatmamızın mümkün olmamasından dolayı, bu Pandemi bizi daha epeyce meşgul edeceğe benziyor.
Hatırlatma dozları ile umarım, 2022'de virüsün bir adım önüne geçebiliriz.
Son gününü yaşadığımız 2021, maalesef bir yıl değil, bir sene olarak hatırlanacak.
Aradaki fark nedir diye soracak okursanız, Osmanlı döneminde iyi geçen 365 güne yıl, kötü geçene ise sene denirdi.
2021 pek çok ilimiz için kah orman yangınları bakımından kah sel felaketleri bakımından, acı hatıralar ile dolu bir sene olarak akıllarda kalacak maalesef.
Ancak şu hususa da dikkat çekmek isterim ki, devletimiz, yaraları hızla sardı, sarıyor.
Felaket bölgelerinde hayat normale döndü.
Avrupa'nın göbeğinde olan Almanya'nın Ahrtal bölgesinde de bir sel felaketi meydana gelmişti.
Aradan beş, altı ay geçmesine rağmen, o bölgede hayat normale halen çok uzak!
İçme suyu, elektrik, altyapı halen sorun.
Vaat edilen yardımlar yapılmadı, ulaşmıyor, insanlar harabelerin içinde, yardıma muhtaç olarak hayatlarını idame ettirmek zorunda.
Bu ise, gün geçtikçe, yerel ve eyalet ve federal yönetimlere büyük kızgınlıklar üretiyor.
Kim derdi ki, bir zamanlar parmak sakladıkları Türkiye, AB nin en Gözde ülkesini böyle bir konuda çok, çok gerilerde bıraksın!
2021, bu felaketleri siyasi ranta çevirme peşinde olanlara da şahit oldu, devletin müdahalesini inkâr edecek kadar çukurlaşanlara da şahit oldu ne yazık ki.
Devletin her ilgili kurumunun, canla, başla çalıştığı, bölge ve bölgelerden bakanların ayrılmadığı, çalışmalar görmezden gelindi.
Absürt iddialar ortaya atıldı, felaket tellalları bölgeye getirildi ve zaten canı yanan bölge insanının acısına, acı katıldı.
Ancak milletin kenetlediğine de inanılmaz bir yardımseverlik seferberliğini de gördük 2021'de.
Hepimizi yakından ilgilendiren bir konuda, kuşkusuz, artan hayat pahalılığı, düzenlenen ekonomik saldırılar, stokçuluk, izahı olmayan abes ve fahiş fiyat artışlarıdır.
Özellikle senenin son çeyreğinde kendini iyiden iyiye hissettiren bu konular, yine birilerini sevinç çığlıklarına sevk ederken, Milletimizi derin düşüncelere yöneltti.
Hükümetin yaptığı müdahale ile birdenbire sudan çıkmış balığa dönen o çığırtkanlar, derin sessizliklere gömüldü.
Tüm dünyada yaşanan hayat pahalılığı, enflasyon artışı, elbette bize de hulul edecekti, mesele o ki, zararı mümkün olduğunca aşağıda tutmaktır.
Şimdilik bu başarılmış gibi gözüküyor.
Elbette önümüzdeki dönemde ne olacağı pek belli olmaz.
Türkiye, kendi aşısını üreten dokuz ülke arasında yerini aldı, senenin son raddesine.
Bunun önemini ise yine önümüzdeki zaman zarfında göreceğiz.
Maalesef 2021, siyasetin dibe vurduğu, kutuplaşmanın ise zirve yaptığı kötü bir sene olarak tarihte yerini alacaktır.
Bir milletvekilinin, kendilerini eleştiren birine, ağıra alınmayacak küfürler ettiği, partisinin de genel başkanının da bunu savunduğu, hatta küfür kervanına katıldığı, Ana muhalefet liderinin, milletin kürsüsünden, el hareketleri çektiği, özür dilemesi gerekirken pişkinlik yaptığına şahit olduk maalesef.
Elbette toplum da bunlara kayıtsız kalmadı ve cepheler iyice sertleşti, gerildi.
Fakat 2021'nin en vahim olayı, bence İBB'nin bir terör örgütleri barınağına çevrilmesidir.
PKK, DHKP-C, FETÖ gibi örgütler ile doğrudan iltisaklı şahısların, İBB gibi çok önemli bir kurumda ve de stratejik konumlarda istihdam edilmesi, gerçek manada bir milli güvenlik sorunudur.
Şöyle ki, bunlar çok önemli istihbarat bilgilerine ulaşmış durumdalardır.
Polis, Asker, Hâkim, Savcı, kamu görevlileri, gazetecilerin ikamet bilgileri.
EDS, MOBESE bilgileri.
Seçmen kütükleri bilgileri şu anda ellerinde olabilir.
Bu da belli meslek guruplarının can güvenliğinin tehlikeye girmiş olması demektir.
Önümüzdeki muhtemel seçimlerin de ikamet bilgileri ile oynanmak şartı ile tehlike altında olduğunun da ihtimali maalesef büyüktür.
Sanırım belli kimseler hariç, kimse 2021'i iyi hatırlamayacaktır.
Korkarım ki, 2022'de pek parlak geçmeyecek, belki de 2021'i aratacaktır.
Tabii ki temennimiz, gelecek sene ve senelerin, her birimiz için, Devletimiz, Milletimiz, elbette tüm dünya için, daha güzel geçmesi ve iyi hatırlanmaları olmalıdır.
Tüm dünyanın içinde olduğu çok buhranlı bir zaman zarfındayız.
Ancak Türk Milleti, tarihte ne zaman kenetlendi ise, her türlü zorluğa karşı gelmiş ve başarı ile içinden çıkmıştır.
Bu feraseti milletimize diliyorum.
Efendim acısı ile tatlısı ile bir 365 günü daha geride bıraktığımız saatleri yaşıyoruz.
Kimine göre sene, kimine göre yıl olarak geçti.
Bu vesile ile geçmiş yıl içinde, felaketlerden etkilenen tüm insanlarımıza geçmiş olsun diyorum.
Hayatını kaybedenlere Rabbimden rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabırlar, yaralanan, sağlık sorunları geçirenlere ise acil şifalar diliyorum.
Allah beterlerinden ve tekrarlarından korusun.
Bu süreç zarfında, elimizden geldiğince, oluşanlara bir yorum yapma çabasında olduk.
Sürçü lisan etti isek affola.
Siz okurlarımıza, dostlarımıza, saygıdeğer büyüklerimize ve sevgili küçüklerimize, mutlu, sağlıklı, başarılı bir 2022 diliyorum.
Her şey gönlünce olsun İnşaALLAH.
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.