Sabır Noktasında Kilitlenmek!
Özellikle İslam ülkelerine söz gelimi Türkiye'ye karşı ''hasımane'' hatta ''düşmanca'' tutumlar bu ''sinsi'' kuralın paralelinde gelişiyor. Kıbrıs'ta çıkan olaylar, gelişmeler nihayet KKTC'nin umut bulması sürecinde, kendini gösteren ''çifte standartlı'' lık, son günlerde kendini iyice hissettiriyor. Hatta tutum ve tavırlar ''eylem''e dönüşüyor. ''Avrupa Birliği'' macerası ile Türkiye'yi oyalayan ancak son aylarda, ''kapıların kapalı olduğunu'' pervasızca kusabilen bir Avrupa, şimdilerde de, topraklarındaki mevcut Türk varlığını ''korkutarak'' sindirmek istiyor. Bir yanda Almanya hatta Avusturya'da, Türk ikametgahlarına kundaklamalar yapılıyor. Öte yandan da, yüce din duygularımız ''rencide'' edilerek ''şiddet''e önelmemi teşvik ediliyor. Bu arada, Belçika gibi ülkeler kanlı terör örgütlerini, İnterpol tarafından ''kırmızı bülten''e alınmış teröristleri yakaladığı halde serbest bırakabiliyor. Üstelik bu yargı yolu ile yapılarak skandala ''meşru'' bir kimlik kazandırılmak isteniyor. Kısacası, ''Avrupa çıldırmış'' bulunuyor. İstedikleri an, ''insan hakları şampiyonu'' kesilen Avrupalıların şimdi ''soykırımcı'' yüzleri farkediliyor. Hani ''İnsan hakları'' Hani ''Özgürlükler'' Hani ''Değer yargıları'' Hani ''Görüş ve düşünce serbestisi'' Bu ve benzeri sorulara, Avrupa, özellikle Almanya, Fransa, Avusturya, Danimarka ve Belçika'nın vereceği hiçbir yanıtı bulunmuyor. Aslında, Fransa ve Almanya gibi ''soykırım''dan sabıkalı ülkelerin taşıdığı ''kara lekeler'' insanlık durdukça ''silinemez'' bir ''ağırlık'' ve ''derinlik'' taşıyor. Gerçekten de Fransızlar'ın Cezayir'de canlarına kıydıkları 1,5 milyona yakın Müslüman'ın, Almanların fırınlarda diri diri yaktıkları Museviler'in ahları bile, bu iki ülkenin ne denli ''eli kanlı'' olduğunu ispatlıyor. Varsın, Avrupa yine vursun, yaksın, öldürsün... Ne var ki, tarih bunun da notlarını düşüyor. Çıldıran Avrupa'yı durduracak güç şimdilik bulunmuyor. Ancak, bu çılgınlıklarla kendi başlarını bile yiyecekleri günlerin baş döndürücü bir hızla yaklaştığını ''düşünmek'' bile insanı ''sabır'' noktasında kilitliyor. Sadece, bizlere düşen ''türban'' gibi süreçleri dondurup, inanç içinde beklemek kalıyor.
kakin@ogungazetesi.com.tr
OGÜN/17.Şubat-02.Mart.2008/Sayı:61/Sayfa:06
Gazete baskısı için tıklayınız.
kakin@ogungazetesi.com.tr
OGÜN/17.Şubat-02.Mart.2008/Sayı:61/Sayfa:06
Gazete baskısı için tıklayınız.
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.