İsmail Çetin Korkmaz

İsmail Çetin Korkmaz

Rum mutfağı, Sebzeli Rum köftesi

Denizle kara birbirine bu kadar yakışır... Megaralılar da böyle düşünmüş ki bu toprakları seçmişler kendilerine.
Bizans'tan günümüze farklı kültürlerin harmanladığı İstanbul'da rengarenk bir mozaik oluşmuş.İşte büyülü kent İstanbul'un fısıldadıkları, işte potasında erittiği lezzetler. Sürç-i lisan ettiysek affola!   Konstantinopolis... Yeni Roma... Dersaadet... Asitane... İstanbul... Farklı adlarla çağrılsa .  

Üç kıta arasında gelişen ticari ve kültürel alışverişlerin kavşak noktasında bulunan İstanbul kentindeki "Yok yok" deyişine tam olarak uyan, zengin besin maddeleriyle donanmış çarşı ve pazarlar, zaman içinde, sayısız lezzet içeren bir mutfağın yaratılmasına yol açmıştır. Rum evlerinin mutfak kültürünü araştırdığımızda, bu bereketin en iyi biçimde kullanıldığını görürüz. Deniz ürünlerinden tuzlu balık çeşitlemesine, sebze, balık veya sakatatla hazırlanan zeytinyağlı mezelik dolmalara ve sarmalara, dört mevsim etli veya zeytinyağlı tencere yemekleri çeşitlemesine değin Rum mutfağı, ünlü yazar Skarlatos Vizantios’un 3 ciltlik Konstantinopolis (1851-69) yapıtında belirttiği gibi, Asya ile Avrupa mutfak kültürlerinin bileşkesinden türeyen, eklektik bir gastronominin ürünüdür. "Pilav ile tartalet ve pastanın, tavuk göğsü ile pudingin, sarma ile kotletin bir arada hazırlandığı" kentsoylu, kozmopolit bir ev mutfağı geliştiren İstanbullu Rum ailelerin yemek kültürü, sözlü geleneğe dayanan bir süreklilikle günümüze dek ulaşır.

Rumlar Türkiye'nin daha çok batı kesimlerinde yaşam sürmüşlerdir. İç kesimlerde de kısmen yaşamış olan Rum toplulukları olduysa da kültürel yaşamda bunların izlerini bulmak zorlaşmıştır. Adalar ve İstanbul merkez olmak üzere yaşayan Rum mutfağının en önemli unsurları sebze ve balıktır. Doğal hayatın bir parçası olarak bu elbette kaçınılmaz bir sonuçtur. Suyun, dolayısıyla sebze ve balığın bolluğu Rum mutfağını şekillendirmiştir. Çok çeşitli mezeler, balık pişirme usulleri en belirgin özellikler arasındadır.
 
Rum, "Romalılar döneminden kalan Anadolulu" demek kısaca. Roma'nın Anadolu'da kalan halkına genel olarak Rum dendi yüzyıllar boyunca, hem de din ayrımı yapılmaksızın... Mevlana Celaleddin de bir Rûmi... Yani Anadolulu. Bugün Roma kökenli Ortodoks Hıristiyan ahaliye kısaca Rumlar diyoruz. Anadolu'daki Rum mutfağını istanbul ve izmir gibi metropollerde yaşayan mutfak ile Kapadokya ağırlıklı olarak Anadolu'da, Konya, İsparta ve Antalya'da yaşayan Rumların mutfağından ayrı tutmak gerekiyor..
 
SEBZELİ RUM KÖFTESİ
 
•4 büyük domates,kabuğu soyulmuş ve küçük doğranmış
•4 kuru domates,suda yumuşatılmış
•4 gram beyaz peynir ,ufalanmış
•1 fincan dereotu,nane,maydonoz(ince kıyılmış)
•2 yeşil soğan (dilimlenmiş)
•1 tatlı kaşığı kekik
•1 çay kaşığı kırmızı biber
•2 yumurta
•1/4 fincan ince bulgur
•Tuz ve karabiber
•1 su bardağı kepekli un
•2 yemek kaşığı zeytinyağı

TARİFİ
İnce bulguru yıkayıp derin bir kaseye koyun. Üzerine doğranmış taze ve kuru domatesleri, beyaz peyniri, dereotu,nane ve maydonozu, taze soğanları, kekik, kırmızıbiber, yumurta, kepekli un, tuz, karabiber ve zeytinyağını koyup yoğurun.Yoğurulan hamurdan parçalar kopartarak fotoğraftaki gibi şekiller verin. Bu köfteleri bol yağda arkalı önlü kızartın. Afiyet olsun..

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet elektronik sigara cinsel sohbet su böreği sipariş oyun haberleri tıkanıklık açma dijital pazarlama ajansı galeri yetki belgesi nasıl alınır yalama taşı