Engel siz misiniz?
Bazen haberlerde engelli öğrencilerin okullarda sırf engelli olduklarından dolayı diğer öğrencilerle aynı okulda okumamaları için protesto edildiğini duyuyoruz, iş ilanlarında gerek kamu gerekse özel sektöre engelli personel alımlarında açılan ilanların sadece danışma görevlisi, depo elemanı, temizlik görevlisi, tadilat/tamirat işçisi olarak açıldığını görüyoruz. Sadece bunlarla da sınırlı değil. Engellilerin özel hayatlarına da müdahale ediliyor. Örneğin; Karadeniz bölgesindeki bir ilde yapılan bir anketin iki sorusunu ve bu sorulara verilen cevapları sizlerle paylaşmak istiyorum.
Yapılan ankette;
1) Engellilerin evlenme hakkı var mı?
2) Bekarsanız siz bir engelli ile evlenir miydiniz veya evliyseniz çocuğunuz engelli biriyle evlenmek istese ne derdiniz? diye iki soru soruluyor.
İlk soruya yanıt %98 oranında "Evet, evlilik insan yaşamının bir parçasıdır; engelliler de evlenebilir" iken ikinci soruya gelen yanıt ise "Tabii ki hayır" olur. Nedeni sorulduğunda ise engellilerin evlilikte başarılı olamayacağı, engelli biri ile evlenen engelsiz bir bireyin toplumdan dışlanacağı ve mutlu olamayacağı yönünde cevaplar gelmiştir. Bunlara ilaveten eğitim kurumlarında engelli ve engelsiz öğrencilerin bir arada eğitim almasının engelsiz öğrencilerin psikolojisini olumsuz etkileyeceğine dair görüşler, iş hayatında engellilerin yoğun iş temposunda çalışamayacağı gibi birçok olumsuz düşünceler, önyargılar toplumda yer almaktadır.
Peki bunlar ne kadar doğru?
Bunların doğru olmadığını size bir örnekle anlatmak istiyorum.
Çok yakinen tanıdığım, benimle aynı engel durumunu paylaşan çok değerli bir büyüğüm; Turgay KARAKAŞ. Kendisi Türkiye'nin ilk uzay mühendislerinden birisi. Doktora yapmış, evlenmiş, çocuğu olan, TUBİTAK-SAGE'de önemli projelere imza atan ekibin bir üyesi olan muhteşem bir örnek. Ankara'da bulunan Serebral Palsili Çocuklar Derneği (SERÇEV) Yönetim Kurulu Başkanı.
Gerek dünya genelinde gerekse ülkemizde başarılı olmuş engelliler bir hayli fazla. 21 yaşında ALS hastalığına yakalanmasına rağmen yılmayan ve dünyaca ünlü bir kozmolog olan Stephen Hawking'in hayatını bilmeyen zaten yoktur.
Şimdi bir daha sormak istiyorum: Engelliler gerçekten hayatın herhangi bir alanında başarısız inanıyor musunuz? Yani engelli birisi başarılı bir öğrenci, başarılı bir çalışan, iyi bir arkadaş, iyi bir eş veya iyi bir ebeveyn olamaz mı?
Sadece yukarıda verdiğim iki örnekle bile bu tezlerin çürüdüğünü düşünüyorum.
Hayatımda çok önemli bir yere sahip olan değerli hocam, ÜNSPED Spor Kulübü Genel Koordinatörü Sayın Semra Demirer'in bir sözü vardı. Hocam hep bana "Oğlum fiziksel ve zihinsel engellerin önemi yoktur; yeter ki insanın beyni, kalbi, yüreği engelli olmasın" derdi.
Sahiden, engelliler mi var, engellenenler mi? Engelli biz miyiz, yoksa engelleyen siz mi?
Gençlik bir toplumun en dinamik yapısı, bugünü ve yarınıdır. Biz gençler olarak aramızdaki engelleri yıkmak istiyorsak, sosyal uyum içerisinde yaşamak istiyorsak öncelikle bir insana tüm sıfatlardan uzak "insan" gözüyle bakacağız. Gerçekten engelleri aşmakta samimi olan bir gence şunları öneriyorum:
* Engellilerle ilgili kendi içinizdeki önyargıların ne olduğunu bulun.
* Bu önyargılarınızın doğrusunu araştırma, okuma eğiliminde olun.
* Gerekirse engelli bir arkadaş edinin ve onunla sohbet ederek, vakit geçirerek yaşamı hakkında bilgi sahibi olun.
Bu üç maddeyi tüm samimiyetimizle uygularsak o zaman büyük bir değişim için üzerimize düşen ilk adımı atmış olacağız.
Ve unutmayın ki; engelliler sizden ne acıma ne ekstra şefkat ne de maddi şeyler bekliyor. Sadece fırsat eşitliği istiyoruz. O fırsat eşitliği sağlandığında zaten birçok engel ortadan kalkacaktır.
Engeller ortadan kalkar. Yeter ki engel siz olmayın…
Engellenemeyen/engellemeyen olmanız dileğiyle 😊
Saygılarımla…
Yapılan ankette;
1) Engellilerin evlenme hakkı var mı?
2) Bekarsanız siz bir engelli ile evlenir miydiniz veya evliyseniz çocuğunuz engelli biriyle evlenmek istese ne derdiniz? diye iki soru soruluyor.
İlk soruya yanıt %98 oranında "Evet, evlilik insan yaşamının bir parçasıdır; engelliler de evlenebilir" iken ikinci soruya gelen yanıt ise "Tabii ki hayır" olur. Nedeni sorulduğunda ise engellilerin evlilikte başarılı olamayacağı, engelli biri ile evlenen engelsiz bir bireyin toplumdan dışlanacağı ve mutlu olamayacağı yönünde cevaplar gelmiştir. Bunlara ilaveten eğitim kurumlarında engelli ve engelsiz öğrencilerin bir arada eğitim almasının engelsiz öğrencilerin psikolojisini olumsuz etkileyeceğine dair görüşler, iş hayatında engellilerin yoğun iş temposunda çalışamayacağı gibi birçok olumsuz düşünceler, önyargılar toplumda yer almaktadır.
Peki bunlar ne kadar doğru?
Bunların doğru olmadığını size bir örnekle anlatmak istiyorum.
Çok yakinen tanıdığım, benimle aynı engel durumunu paylaşan çok değerli bir büyüğüm; Turgay KARAKAŞ. Kendisi Türkiye'nin ilk uzay mühendislerinden birisi. Doktora yapmış, evlenmiş, çocuğu olan, TUBİTAK-SAGE'de önemli projelere imza atan ekibin bir üyesi olan muhteşem bir örnek. Ankara'da bulunan Serebral Palsili Çocuklar Derneği (SERÇEV) Yönetim Kurulu Başkanı.
Gerek dünya genelinde gerekse ülkemizde başarılı olmuş engelliler bir hayli fazla. 21 yaşında ALS hastalığına yakalanmasına rağmen yılmayan ve dünyaca ünlü bir kozmolog olan Stephen Hawking'in hayatını bilmeyen zaten yoktur.
Şimdi bir daha sormak istiyorum: Engelliler gerçekten hayatın herhangi bir alanında başarısız inanıyor musunuz? Yani engelli birisi başarılı bir öğrenci, başarılı bir çalışan, iyi bir arkadaş, iyi bir eş veya iyi bir ebeveyn olamaz mı?
Sadece yukarıda verdiğim iki örnekle bile bu tezlerin çürüdüğünü düşünüyorum.
Hayatımda çok önemli bir yere sahip olan değerli hocam, ÜNSPED Spor Kulübü Genel Koordinatörü Sayın Semra Demirer'in bir sözü vardı. Hocam hep bana "Oğlum fiziksel ve zihinsel engellerin önemi yoktur; yeter ki insanın beyni, kalbi, yüreği engelli olmasın" derdi.
Sahiden, engelliler mi var, engellenenler mi? Engelli biz miyiz, yoksa engelleyen siz mi?
Gençlik bir toplumun en dinamik yapısı, bugünü ve yarınıdır. Biz gençler olarak aramızdaki engelleri yıkmak istiyorsak, sosyal uyum içerisinde yaşamak istiyorsak öncelikle bir insana tüm sıfatlardan uzak "insan" gözüyle bakacağız. Gerçekten engelleri aşmakta samimi olan bir gence şunları öneriyorum:
* Engellilerle ilgili kendi içinizdeki önyargıların ne olduğunu bulun.
* Bu önyargılarınızın doğrusunu araştırma, okuma eğiliminde olun.
* Gerekirse engelli bir arkadaş edinin ve onunla sohbet ederek, vakit geçirerek yaşamı hakkında bilgi sahibi olun.
Bu üç maddeyi tüm samimiyetimizle uygularsak o zaman büyük bir değişim için üzerimize düşen ilk adımı atmış olacağız.
Ve unutmayın ki; engelliler sizden ne acıma ne ekstra şefkat ne de maddi şeyler bekliyor. Sadece fırsat eşitliği istiyoruz. O fırsat eşitliği sağlandığında zaten birçok engel ortadan kalkacaktır.
Engeller ortadan kalkar. Yeter ki engel siz olmayın…
Engellenemeyen/engellemeyen olmanız dileğiyle 😊
Saygılarımla…
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
Feride
Tamer Karancı