Fransa Nis'te kimsesizler mezarlığında yatan Şehzade Orhan Osmanoğlu
Abdülhamid Han'ın oğullarından Şehzade Mehmed Abdülkadir Efendi'nin büyük oğlu Şehzade Mehmed Orhan Efendi.
22.nesil Osmanlı Şehzadesi. Annesi Mihriban Hanımefendi'dir. 1983-1994 arası Osmanlı Hanedan reisliği yapmıştır. Doğum tarihi 1907 vefatı ise 1994.
Hayatı adeta bir roman gibi geçmiş. Sürgüne henüz 15 yaşındayken gönderilmişti.
1992 yılında, yani ülkeden ayrılışından tam 68 yıl sonra yeniden ve son kez Türkiye'ye gelme fırsatı bulmuştu. Türkiye'ye gelmeden bir yıl önce de Türk vatandaşlığına geçerek Osmanoğlu soyadını alan Orhan Efendi, İstanbul'da 20 gün kalmış ardından Fransa'ya dönmüştü. Yıllarca vatansız kalan Orhan Efendi, 68 yıl sonra kavuştuğu vatanını bir daha görmek istemiş ancak bu arzusunu yerine getiremeden Nice'de 12 Mart 1994'de, 85 yaşında vefat etmişti.
Bir çok ülkede bulunmuş, çok önemli işler yapmış. Geçtiğimiz senelerde uzun uzun yazdık, neler yaptı, ne işler yaptı, ne zorluklarla karşılaştı. Bugün detaya girmeyeceğim.
Hayatı aynı çilelerle dolu. Düzgün bir evlilik yapmadı, soyunu devam ettirecek kimsesi olmadı. Hayatı o kadar zorluklarla geçti ki 30 metrekarelik bir evde tuvaletinin, banyosunun ortak kullanıldığı, muhacirlerin kaldığı bir odada yaşadı.
Öldükten sonra da bitmiyor çilesi. 1994'te Nis'te vafet ediyor. Murat Bardakçı da içlerinde üç dört müslüman cenazesini kaldırıyor.
Ne acı ki ben 2004'te TRT ile beraber Nis'e geldiğimde bir mezarı vardı, ziyaret etmiştim. Fakat 2010'da Nis Belediyesi harçları ödenmediğini belirterek ona ait olan kabri kimsesizler mezarlığına, toplu mezarlığa koyduruyor.
Biz o dönem harç ödenmesi konusunda bilgilendirilmedik. Öyle bir durum olduğunu bilseydik o şekilde taşınmasına izin vermezdik.
Vefatından tam 20 yıl sonra Osmanoğlu'nun kabrinin bulunduğu "Cimetiere de l'Est" mezarlığı sorumlusu Jean Giordeano, "20 yıl önce vefat eden Osmanoğlu'nun şehzade olduğunu duyduğumda ben de çok şaşırdım. İlk gömüldüğü yerde sembolik bir mezar taşı dikilebilir. Herhangi bir sorun çıkmayacaktır" diyerek mezarın sembolik olarak yenilenebileceğini ifade etmişse de bunu yapılan muameleyi telafi edecek bir adım olarak görmek mümkün değil.
12 Mart 1994'te 85 yaşında Nice'deki kiralık odasında vefat eden Abadülhamit Han torunu Şehzade büyüğümüzü bugün rahmetle anıyoruz. Mekanları cennet olsun.
Allah'a emanet olunuz!
Fikirlerinizi, öneri ve yorumlarınızı bana sosyal medya hesaplarımdan ve ogünhaber.com üzerinden iletebilirsiniz.
Hayatı adeta bir roman gibi geçmiş. Sürgüne henüz 15 yaşındayken gönderilmişti.
1992 yılında, yani ülkeden ayrılışından tam 68 yıl sonra yeniden ve son kez Türkiye'ye gelme fırsatı bulmuştu. Türkiye'ye gelmeden bir yıl önce de Türk vatandaşlığına geçerek Osmanoğlu soyadını alan Orhan Efendi, İstanbul'da 20 gün kalmış ardından Fransa'ya dönmüştü. Yıllarca vatansız kalan Orhan Efendi, 68 yıl sonra kavuştuğu vatanını bir daha görmek istemiş ancak bu arzusunu yerine getiremeden Nice'de 12 Mart 1994'de, 85 yaşında vefat etmişti.
Bir çok ülkede bulunmuş, çok önemli işler yapmış. Geçtiğimiz senelerde uzun uzun yazdık, neler yaptı, ne işler yaptı, ne zorluklarla karşılaştı. Bugün detaya girmeyeceğim.
Hayatı aynı çilelerle dolu. Düzgün bir evlilik yapmadı, soyunu devam ettirecek kimsesi olmadı. Hayatı o kadar zorluklarla geçti ki 30 metrekarelik bir evde tuvaletinin, banyosunun ortak kullanıldığı, muhacirlerin kaldığı bir odada yaşadı.
Öldükten sonra da bitmiyor çilesi. 1994'te Nis'te vafet ediyor. Murat Bardakçı da içlerinde üç dört müslüman cenazesini kaldırıyor.
Ne acı ki ben 2004'te TRT ile beraber Nis'e geldiğimde bir mezarı vardı, ziyaret etmiştim. Fakat 2010'da Nis Belediyesi harçları ödenmediğini belirterek ona ait olan kabri kimsesizler mezarlığına, toplu mezarlığa koyduruyor.
Biz o dönem harç ödenmesi konusunda bilgilendirilmedik. Öyle bir durum olduğunu bilseydik o şekilde taşınmasına izin vermezdik.
Vefatından tam 20 yıl sonra Osmanoğlu'nun kabrinin bulunduğu "Cimetiere de l'Est" mezarlığı sorumlusu Jean Giordeano, "20 yıl önce vefat eden Osmanoğlu'nun şehzade olduğunu duyduğumda ben de çok şaşırdım. İlk gömüldüğü yerde sembolik bir mezar taşı dikilebilir. Herhangi bir sorun çıkmayacaktır" diyerek mezarın sembolik olarak yenilenebileceğini ifade etmişse de bunu yapılan muameleyi telafi edecek bir adım olarak görmek mümkün değil.
12 Mart 1994'te 85 yaşında Nice'deki kiralık odasında vefat eden Abadülhamit Han torunu Şehzade büyüğümüzü bugün rahmetle anıyoruz. Mekanları cennet olsun.
Allah'a emanet olunuz!
Fikirlerinizi, öneri ve yorumlarınızı bana sosyal medya hesaplarımdan ve ogünhaber.com üzerinden iletebilirsiniz.
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
