Sosyal medya cephesi
Her seferinde aynı şeyi yaşamaktayız. Türkiye ne işe kalkışır ise kalkışsın, başta FETÖ Sosyal medya teröristleri, marjinal grup ve Kişiler, sözümona sanatçı, ünlü bozuntuları, bilmem hangi mesleğin odaları ve sol ağırlıklı siyasiler, anında ve de düzenli, koordineli bir şekilde, kara algı/ propaganda ya başlıyorlar.
Barış Pınarı operasyonunda da yine şaşırtmadılar.
Twitter de çakırları hastagler, yarım saat kadar kısa bir sürede TT oldu.
Bunun koordinesini elbette çok sıkı örgütlenmiş olan FETÖ yapıyor.
Emin’im ki, pek çok şahsi hesap, yani bu sanatçıyım, siyasiyim diye ortada gezenlerin hesapları dahil, onların yönetiminde.
O veya bu şekilde!
Özellikle firari FETÖ üyeleri, HDP eskileri, bu işlerin başını çekse de yurtiçinde de hiç de küçümsenmeyecek kadar internet faresi mevcut.
Daha geçen günlerde 15 yaşında ve Oğulcan isminde birinin, devlete, millete, dine ettiği küfürler, sanırım hepimizin aklında.
Evet, bulundu ve alındı.
Ancak bunun gibi olan bir sürü insan müsveddesi var.
Ve yine eminim ki, ellerine fırsat geçse, silah geçse, bunlar da radikal ve hastalıklı kişiliklerinin gereği, terörist olacak, masum insanların canlarına kast edeceklerdir!
“Amma da abarttı” diye söyleyenleri duyar gibiyim.
O azan bir zahmet, son on yılda, dünyada yaşanan cinnet vakalarına bir bakın?
Hemen hepsi, sonradan gerçek eylemlere dönüştürdükleri iğrenç fantezilerini, yıllarca, aylarca internet ortamında paylaşmamışlar mı?
Dağ kadrosuna, ya da marjinal örgütlere katılanlar, acaba hangi yollar ile radikalleştirilmişler?!
Evet, internette, sosyal medyada!
Ve şimdi ise Türk Silahlı kuvvetleri, sınır ötesi bir operasyona daha girdi.
Tabii tüm malum hesaplar, yine ortalığı kara propaganda ve yalan yanlış bilgiler ile karıştırmaya başladı.
Hatta, bugün Alman haberlerinde “Kürt İnsan Hakları Gözetleme Örgütü” diye bir şey duydum.
Tabii bir yaşıma daha girdim diyebilirim, çünkü böyle bir örgüt asla olmadı.
Berlin’de geçen haftalarda bir araya gelen şer cephesini hatırladınız mı?
Can Dündar, Hayko Bağdat, Cihangir İslam, FETÖ kaçakları, HDP, CHP ve İP yetkililerinin kurduğu konsorsiyumdan bahsediyorum.
İşte bu şer cephesi, var gücüyle yalan, yanlış paylaşımlar atarak, Alman ve AB vekillerini de etiketleyerek, harekata karşı lobi oluşturma çabası içindeler.
Ve kısmen de başarılı oluyorlar.
Hoş, gerek Alman gerek AB vekilleri ve ana akım medyaları da, zaten bu tip işlerin gönüllü sözcüleri.
Ancak beni şaşırtan, Türk STK’larının, dış temsilciliklerimizin, bu hususta bir karşı çaba göstermemeleridir.
Her vekil veya bakan geldiğinde kafalarını ille de objektiflere sokanlar, nedense sus pus.
Varsa yoksa şahsi birkaç kişinin özel çabaları.
Hepsi bu.
Ve yine şaşırıyorum ki, Emniyet Genel Müdürlüğü şimdiye kadar, sosyal medyalarda, birer aktif ve 7/24 açık olan bir sanal karakolun açmamasıdır.
Evet sanal devriye vardır, ancak sadece mail yolu ile ulaşılmaktadır.
Aynı şey CİMER için de geçerli maalesef.
Ancak sosyal medyada, dakikalar bile çok önemli.
Ve mail hesaplarının kontrolü ise periyodik.
Halbuki bir suç var ise vatandaş linki ve ekran görüntüsü ile beraber, direkt bir hesaba ulaşsa, hem daha pratik, hem daha seri olacak!
Gelelim yakalanan faillere.
78 hesap sahibi, suçüstü yakalandı ve işlemleri yapılıyor.
Muhtemelen de “Terörü destekleme” maddelerince içeriye alınacaklar.
Yetmez!
Bunları acil mahkemelerde anında yargılayıp, zaten düşmanı oldukları Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığından atarak, doğru sınırdaşı etmek gerekir.
Ki, ne yaptıklarını anlasınlar.
Firari de olsalar, yurt dışındada olsalar, tespit edilenler hakkında da dava açılmalı ve gıyabi de olsa yargılanmalılar.
Ki, Şanlı Türk Bayrağının dalgalandığı hiçbir toprak parçasına, bir daha ayak basmak akıllarına gelmesin.
Bir şahsın firari olması, suçu sabit ise, yargılanmasına, ceza almasına engel olmamalı!
Bizler neler yapabiliriz, neler yapmalıyız?
Evvela tabii, Devletin verdiği bilgileri, yani Cumhurbaşkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Türk Silahlı kuvvetleri, Valilikler, Kaymakamlıklar vb kaynakların verdiği doğru bilgileri, sürekli paylaşmalı, büyük hesapları, tanınmış kişileri de etiketlemeliyiz.
Gördüğümüz yanlış bilgi içeren paylaşımların linklerini ve ekran görüntülerini alıp, yetkili mercilere ileterek, sosyal medya şirketlerine de şikayet etmeliyiz.
Bunlara dalıp da yanlışlarını yüzlere vurmanın hiç manası yok, çoğu robot hesap olduğu gibi, bunlara tamah edenlerin güruhları da ihanet dolu çünkü.
Velev ki, yorum yapacak isek, akıllı ve akılcıl, rasyonel, en önemlisi ise küfürsüz yorumlar yapmalıyız.
Zira küfür ettiğinizde onlar sizleri şikayet edeceklerdir.
Tabii siz de engeli yiyeceksiniz.
Tüm sosyal medya platformlarının, Türk devleti yanlısı hesapları hemen kapattığı, karşıt hesaplara ise kör baktığı da aşikar maalesef.
Bu harekat ülkemiz ve devletimiz için bir beka meselesidir.
Biz de üzerimize düşen görevi yapmak zorundayız.
Allah Ordumuzu, Milletimizi ve Devletimizi korusun ve yüceltsin.
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam!
Twitter de çakırları hastagler, yarım saat kadar kısa bir sürede TT oldu.
Bunun koordinesini elbette çok sıkı örgütlenmiş olan FETÖ yapıyor.
Emin’im ki, pek çok şahsi hesap, yani bu sanatçıyım, siyasiyim diye ortada gezenlerin hesapları dahil, onların yönetiminde.
O veya bu şekilde!
Özellikle firari FETÖ üyeleri, HDP eskileri, bu işlerin başını çekse de yurtiçinde de hiç de küçümsenmeyecek kadar internet faresi mevcut.
Daha geçen günlerde 15 yaşında ve Oğulcan isminde birinin, devlete, millete, dine ettiği küfürler, sanırım hepimizin aklında.
Evet, bulundu ve alındı.
Ancak bunun gibi olan bir sürü insan müsveddesi var.
Ve yine eminim ki, ellerine fırsat geçse, silah geçse, bunlar da radikal ve hastalıklı kişiliklerinin gereği, terörist olacak, masum insanların canlarına kast edeceklerdir!
“Amma da abarttı” diye söyleyenleri duyar gibiyim.
O azan bir zahmet, son on yılda, dünyada yaşanan cinnet vakalarına bir bakın?
Hemen hepsi, sonradan gerçek eylemlere dönüştürdükleri iğrenç fantezilerini, yıllarca, aylarca internet ortamında paylaşmamışlar mı?
Dağ kadrosuna, ya da marjinal örgütlere katılanlar, acaba hangi yollar ile radikalleştirilmişler?!
Evet, internette, sosyal medyada!
Ve şimdi ise Türk Silahlı kuvvetleri, sınır ötesi bir operasyona daha girdi.
Tabii tüm malum hesaplar, yine ortalığı kara propaganda ve yalan yanlış bilgiler ile karıştırmaya başladı.
Hatta, bugün Alman haberlerinde “Kürt İnsan Hakları Gözetleme Örgütü” diye bir şey duydum.
Tabii bir yaşıma daha girdim diyebilirim, çünkü böyle bir örgüt asla olmadı.
Berlin’de geçen haftalarda bir araya gelen şer cephesini hatırladınız mı?
Can Dündar, Hayko Bağdat, Cihangir İslam, FETÖ kaçakları, HDP, CHP ve İP yetkililerinin kurduğu konsorsiyumdan bahsediyorum.
İşte bu şer cephesi, var gücüyle yalan, yanlış paylaşımlar atarak, Alman ve AB vekillerini de etiketleyerek, harekata karşı lobi oluşturma çabası içindeler.
Ve kısmen de başarılı oluyorlar.
Hoş, gerek Alman gerek AB vekilleri ve ana akım medyaları da, zaten bu tip işlerin gönüllü sözcüleri.
Ancak beni şaşırtan, Türk STK’larının, dış temsilciliklerimizin, bu hususta bir karşı çaba göstermemeleridir.
Her vekil veya bakan geldiğinde kafalarını ille de objektiflere sokanlar, nedense sus pus.
Varsa yoksa şahsi birkaç kişinin özel çabaları.
Hepsi bu.
Ve yine şaşırıyorum ki, Emniyet Genel Müdürlüğü şimdiye kadar, sosyal medyalarda, birer aktif ve 7/24 açık olan bir sanal karakolun açmamasıdır.
Evet sanal devriye vardır, ancak sadece mail yolu ile ulaşılmaktadır.
Aynı şey CİMER için de geçerli maalesef.
Ancak sosyal medyada, dakikalar bile çok önemli.
Ve mail hesaplarının kontrolü ise periyodik.
Halbuki bir suç var ise vatandaş linki ve ekran görüntüsü ile beraber, direkt bir hesaba ulaşsa, hem daha pratik, hem daha seri olacak!
Gelelim yakalanan faillere.
78 hesap sahibi, suçüstü yakalandı ve işlemleri yapılıyor.
Muhtemelen de “Terörü destekleme” maddelerince içeriye alınacaklar.
Yetmez!
Bunları acil mahkemelerde anında yargılayıp, zaten düşmanı oldukları Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığından atarak, doğru sınırdaşı etmek gerekir.
Ki, ne yaptıklarını anlasınlar.
Firari de olsalar, yurt dışındada olsalar, tespit edilenler hakkında da dava açılmalı ve gıyabi de olsa yargılanmalılar.
Ki, Şanlı Türk Bayrağının dalgalandığı hiçbir toprak parçasına, bir daha ayak basmak akıllarına gelmesin.
Bir şahsın firari olması, suçu sabit ise, yargılanmasına, ceza almasına engel olmamalı!
Bizler neler yapabiliriz, neler yapmalıyız?
Evvela tabii, Devletin verdiği bilgileri, yani Cumhurbaşkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Türk Silahlı kuvvetleri, Valilikler, Kaymakamlıklar vb kaynakların verdiği doğru bilgileri, sürekli paylaşmalı, büyük hesapları, tanınmış kişileri de etiketlemeliyiz.
Gördüğümüz yanlış bilgi içeren paylaşımların linklerini ve ekran görüntülerini alıp, yetkili mercilere ileterek, sosyal medya şirketlerine de şikayet etmeliyiz.
Bunlara dalıp da yanlışlarını yüzlere vurmanın hiç manası yok, çoğu robot hesap olduğu gibi, bunlara tamah edenlerin güruhları da ihanet dolu çünkü.
Velev ki, yorum yapacak isek, akıllı ve akılcıl, rasyonel, en önemlisi ise küfürsüz yorumlar yapmalıyız.
Zira küfür ettiğinizde onlar sizleri şikayet edeceklerdir.
Tabii siz de engeli yiyeceksiniz.
Tüm sosyal medya platformlarının, Türk devleti yanlısı hesapları hemen kapattığı, karşıt hesaplara ise kör baktığı da aşikar maalesef.
Bu harekat ülkemiz ve devletimiz için bir beka meselesidir.
Biz de üzerimize düşen görevi yapmak zorundayız.
Allah Ordumuzu, Milletimizi ve Devletimizi korusun ve yüceltsin.
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam!
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
