Karadeniz mutfak kültürü
Çünkü bu mutfakta otların, tereyağının ve peynirin de büyük önemi var. Üstelik değişim Karadeniz mutfağına, diğer mutfaklardan daha az uğramış durumda. Bu nedenle de Karadeniz, otantik lezzetlerini başarıyla koruyor.
Karadeniz Mutfağı, kendine has özelliklerini hâlâ koruyabilen ender mutfaklardan biri olmayı sürdürüyor.
Coğrafya ve iklimsel özellikler dünyadaki mutfak kültürlerini şekillendiren en önemli etkenlerin başında gelir. İnsanların birbirinden habersiz yaşadıkları çağlarda dünyanın farklı yerlerinde farklı beslenme sistemleri ortaya çıkmıştı. Günümüzde binlerce yılda oluşturulmuş bu mutfak kültürleri artık karşılıklı etkileşim içinde ve dünya artık iç içe geçmiş bir mutfak kültürü boyutuna geçiyor. Karadeniz Mutfağı ise hâlâ kendine özgü yapısını koruyan ender mutfaklardan biri. Çünkü burada, hemen hemen hiçbir mutfak kültüründen etkilenmeden, kendine özgü bir beslenme sistemi oluşmuş ve sofralar her gün geleneksel tatlar eksik olmadan kurulmaya devam ediyor.
Karadeniz, Türkiye’nin büyük bölgelerinden biri. Batı, Orta ve Doğu Karadeniz diye bölümlere ayrılmış durumda. Mutfak kültürü de bundan doğal olarak etkileniyor. Bazı yemeklerin yapılışı bölgeden bölgeye farklılık gösterebiliyor. Örneğin Karadeniz pidesinin temeli aynı; ama açık ya da kapalı oluşuna, boyuna, içindeki malzemeye göre farklılık gösterebiliyor ve Bafra pidesi, Samsun pidesi, Trabzon pidesi gibi isimlerle anılabiliyor. Temel özellik ise bütün bölgelerde aynı; bu da Karadeniz mutfağının pratik ve basit olması. Karadeniz insanının genel yapısını düşününce bu durum hiç de şaşırtıcı değildir.
Karadeniz Bölgesi'nde kıyı şeridi ile dağların diğer tarafında kalan karasal coğrafya mutfağı farklılık gösterir. Akdeniz kıyıları da Toros dağları ile kordon şeklinde kuşatılmıştır ama dağlar ile deniz arasında tarıma elverişli geniş araziler bulunur. Karadeniz'de tarım için elverişli düzlük alanlar yoktur. Dolayısıyla bölgede yerleşim ve hayat oldukça zor şartlar altında gerçekleşir. Öncelikle iklim, Akdeniz'deki gibi cömert değildir. Böyle zor şartlar altında yaşayan Karadeniz insanı zaman içinde diğer kıyı coğrafyaları ile kıyaslanamayacak bir mutfak kültürü yaratır.
Karadeniz mutfağının bir özelliği de turşuları kullanma şekilleri. Bu bölgede turşu bir ana yemek aynı zamanda. Soğanla kavrularak yapılan turşu yemekleri, es geçilemez.
Karadeniz’de yaygın olarak tereyağı, peynir ve kavurma da üretiliyor. Yöreye özgü nefis tereyağı ve peynirle yapılan muhlamaya kim hayır diyebilir. Bu özel tereyağı ve peynirler, Karadeniz pidelerinin yapımında da vazgeçilmez.
Sizlere Trabzon'dan bir yemek tarifi vermek istiyorum; adı: GULİYA
MALZEMELER
1 demet karalahana
Karalahana mısır yarması
250 gr iç barbunya
4 adet arnavut biberi
3 adet kuru soğan
6 adet çarliston biber
3 adet havuç havuç
1 yemek kaşığı margarin
3 yemek kaşığı sıvı yağ
YAPILIŞI
Mısır ve barbunya akşamdan ıslatılır. Lahana ayıklanır aktarma usulü veya yaprak yaprak yıkanır ve doğranır. Lahana, barbunya, acı biber ve mısır yarması ile beraber, üzerini kapatacak kadar suya haşlanır. Haşlama sırasında bir miktar tuz konur, (yemeğe yetecekkadar tuz daha sonra konacaktır. Bir iki taşım haşlandıktan sonra suyu süzülür.
Soğan ince kıyılır. Havuç, çarliston biber (ve eğer kullanılacaksa) taze fasulyeince halkalar şeklinde doğranır. İç yağı ve sıvı yağla biraz çevrilir (sote edilir). Haşlanan malzemelerin üzerine dökülür, biraz harmanlanır. Üzerine pişecek kadar sıcak su ve tuz katılır. (Tekrar su gerekirse sıcak su katılmalıdır) Pişinceye kadar kaynatılır. Mısır ekmeği ile yenir.
Karadeniz Mutfağı, kendine has özelliklerini hâlâ koruyabilen ender mutfaklardan biri olmayı sürdürüyor.
Coğrafya ve iklimsel özellikler dünyadaki mutfak kültürlerini şekillendiren en önemli etkenlerin başında gelir. İnsanların birbirinden habersiz yaşadıkları çağlarda dünyanın farklı yerlerinde farklı beslenme sistemleri ortaya çıkmıştı. Günümüzde binlerce yılda oluşturulmuş bu mutfak kültürleri artık karşılıklı etkileşim içinde ve dünya artık iç içe geçmiş bir mutfak kültürü boyutuna geçiyor. Karadeniz Mutfağı ise hâlâ kendine özgü yapısını koruyan ender mutfaklardan biri. Çünkü burada, hemen hemen hiçbir mutfak kültüründen etkilenmeden, kendine özgü bir beslenme sistemi oluşmuş ve sofralar her gün geleneksel tatlar eksik olmadan kurulmaya devam ediyor.
Karadeniz, Türkiye’nin büyük bölgelerinden biri. Batı, Orta ve Doğu Karadeniz diye bölümlere ayrılmış durumda. Mutfak kültürü de bundan doğal olarak etkileniyor. Bazı yemeklerin yapılışı bölgeden bölgeye farklılık gösterebiliyor. Örneğin Karadeniz pidesinin temeli aynı; ama açık ya da kapalı oluşuna, boyuna, içindeki malzemeye göre farklılık gösterebiliyor ve Bafra pidesi, Samsun pidesi, Trabzon pidesi gibi isimlerle anılabiliyor. Temel özellik ise bütün bölgelerde aynı; bu da Karadeniz mutfağının pratik ve basit olması. Karadeniz insanının genel yapısını düşününce bu durum hiç de şaşırtıcı değildir.
Karadeniz Bölgesi'nde kıyı şeridi ile dağların diğer tarafında kalan karasal coğrafya mutfağı farklılık gösterir. Akdeniz kıyıları da Toros dağları ile kordon şeklinde kuşatılmıştır ama dağlar ile deniz arasında tarıma elverişli geniş araziler bulunur. Karadeniz'de tarım için elverişli düzlük alanlar yoktur. Dolayısıyla bölgede yerleşim ve hayat oldukça zor şartlar altında gerçekleşir. Öncelikle iklim, Akdeniz'deki gibi cömert değildir. Böyle zor şartlar altında yaşayan Karadeniz insanı zaman içinde diğer kıyı coğrafyaları ile kıyaslanamayacak bir mutfak kültürü yaratır.
Karadeniz mutfağının bir özelliği de turşuları kullanma şekilleri. Bu bölgede turşu bir ana yemek aynı zamanda. Soğanla kavrularak yapılan turşu yemekleri, es geçilemez.
Karadeniz’de yaygın olarak tereyağı, peynir ve kavurma da üretiliyor. Yöreye özgü nefis tereyağı ve peynirle yapılan muhlamaya kim hayır diyebilir. Bu özel tereyağı ve peynirler, Karadeniz pidelerinin yapımında da vazgeçilmez.
Sizlere Trabzon'dan bir yemek tarifi vermek istiyorum; adı: GULİYA
MALZEMELER
1 demet karalahana
Karalahana mısır yarması
250 gr iç barbunya
4 adet arnavut biberi
3 adet kuru soğan
6 adet çarliston biber
3 adet havuç havuç
1 yemek kaşığı margarin
3 yemek kaşığı sıvı yağ
YAPILIŞI
Mısır ve barbunya akşamdan ıslatılır. Lahana ayıklanır aktarma usulü veya yaprak yaprak yıkanır ve doğranır. Lahana, barbunya, acı biber ve mısır yarması ile beraber, üzerini kapatacak kadar suya haşlanır. Haşlama sırasında bir miktar tuz konur, (yemeğe yetecekkadar tuz daha sonra konacaktır. Bir iki taşım haşlandıktan sonra suyu süzülür.
Soğan ince kıyılır. Havuç, çarliston biber (ve eğer kullanılacaksa) taze fasulyeince halkalar şeklinde doğranır. İç yağı ve sıvı yağla biraz çevrilir (sote edilir). Haşlanan malzemelerin üzerine dökülür, biraz harmanlanır. Üzerine pişecek kadar sıcak su ve tuz katılır. (Tekrar su gerekirse sıcak su katılmalıdır) Pişinceye kadar kaynatılır. Mısır ekmeği ile yenir.
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.