Dervişin Fikri...

Oysa koltuğu bırakanlar bir sonraki kongrede tekrar başa gelebilmenin hesabını, bıraktıkları günün ertesinde yaptılar. Parti ya da şahıs ismi vermenin bir anlamı yok. Perde arkasında yapılan pazarlı kları herkes biliyor. Popülist politikalarla, oy toplama avcılığından başka maalesef hiçbir şey yapılmıyor. Bir parti lideri düşünün bir konuşmasında türbanla ilgili bir sorun olmadığını söyleyecek, bir başka konuşması nda kamusal alandan bahsedebilecek, bir parti lideri düşünün, birilerini yasaları ihlal etmekle suçlayacak, sonra yine oy için yasayı değiştirin diyebilecek. Bizde ki siyaset maalesef iktidar, muhalefet üzerine kurulu. İktidar muhalefetin önerilerini doğru olsa bile muhalefetten geldiği için kabul etmez, muhalefette iktidarın önerilerini aynı şekilde kabul etmez. Bunun için meclise liderler tarafından aday gösterilecek, kişilerin parmakları çok önemlidir. Çünkü orda parmak hesabı yapılır. İktidara gelmiş hiçbir partinin uzun vadeli planları yoktur. Bizde sadece iktidara gelmenin hesapları yapılır. Ondan sonra 5 yıl yapacak bir şeyler elbet bulunacaktır. Hiçbir hükümet bir öncekinin uluslar arası sözleşmelerle güvence altına alınmış borçlarından başka hiçbir şeyini kabul etmez. Çocuklarımız deneme tahtasıdır. 4 yılda bir müfredat değiştirilir. Ekonomimiz gene öyledir, dalgalı, dalgasız, medcezir politikaları uygulanır Terör konusunda bir bakarsınız asmayalım da besleyelim mi denir, bir bakarsınız beslemeyelim de asalım mı oluverir. Dış politikada Yunanistan ile savaşın eşiğine geliriz, sonra pistte dans eden çiftler gibi oluveririz. Kıbrıs keza aynı verelim mi vermeyelim mi? Kırmı zıçizgiler birden beyaza dönüşüverir. İki liman verelim... Bir koyup 5 yeme politikaları üzerine kurulmuş, basit esnaf mantığı ile yarını görmeyen politikalarla maalesef bu kadar gidilebiliyor. Ama insanlarımız yine de vazgeçmezler tuttukları partiden kazık yeme pahasına. Bazıları da aynı iktidarlar gibi her seçim sonrası bedduayı kendisine eder ''ellerim kırılsaydı da oy vermeseydim'' diye. Değişim mutlaka olacak kimse bunu engelleyemez ama rüzgâr her estiğinde denizdeki sandal gibi alabora olmanın bir anlamı yok. Yine klasik tabirle 70 milyon insan deneme tahtası. Ama tüm bunların rahat hayata geçirilebilmesi için bir şeye ihtiyaç vardır. Suni gündemlerdir bunlar. Ve her iktidarların en başarılı olduğu konu da budur. Cumhurbaşkanına aday olacak, olmayacak Başta muhalefet partileri sonra medya olmak üzere... Alın size gündem... Bazıları demokrasi, barış kardeşlik kelimelerinin ardına sığınır, Bazıları laiklik kelimesinin arkasından güder siyasetini Bazıları kalkan olarak Ulu Önder Mustafa Kemal'i koyar Bazıları türbanı....bazıları dini Ama herkes terazinin kesesinin kendi tarafının ağır basması için çalışır Bazıları kendi siyasi tabanına ayrı, genele ayrı açıklamalar yapar... Güzel kelime oyunlarıdır bunlar, ama zararı hep bu topraklarda yaşayanlar görür. Bir sendika lideri çıkar, işçiyi yalın ayak Ankara'ya yürütmeye kalkar Zonguldak'tan, Mengen'de işin rengi değişir, bu kez dönün der işçiye.... Sonra jaguarı olduğu öğrenilir. Bir bakarsınız kendi kendine yeten 7 ülkeden biri ile olmakla övündüğümüz ülkemizde artık tüm üretilen malların üzerinde yabancı ülke markası vardır. Biraz araştırırsınız birilerinin bu ithalatlardan milyarlar götürdüğü çıkar ortaya, içerideki çiftçi rekabet edemez bu fiyatlarla...


fyildirim@ogungazetesi.com.tr
OGÜN/08-14.Ocak.2007/Sayı:2

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet cinsel sohbet oyun haberleri tıkanıklık açma dijital pazarlama ajansı galeri yetki belgesi nasıl alınır yalama taşı Evden eve nakliyat