O bir melek!..
Merhaba Sevgili Ogün gazetesi ve Ogün haber okurları yeni bir haftada daha sizlerleyiz. Bu hafta sizlere 15 gün önce kaybettiğimiz ve acısını içimden atamadığım gibi sanırım uzun yıllarda atamayacağım, bir Melek'i Gözde Şengülen’i anlatacağım.
Gözde’yi bundan tam 6 yıl önce tanıdığımda minicik bir kızdı Gözde, kalbi sevgi dolu,kıpır kıpır heyecanlı yerinde duramayan bir güzel kız. Annesi Pelin hanım sıkça gittiğim Kıbrıs’ın ünlü Otellerinden birinde halkla ilişkiler sorumlusu idi, bu vesile ile önce Pelin hanımla iyi bir dostluğumuz oldu ve bu vesile ile de Gözde ile tanışma şansını yakaladım.
Gözde o kadar çevresine ışık saçan bir kızdı ki, onu ailece çok sevdik. Hele kardeşim Ali’nin nerede ise ufak kardeşi gibi idi. Gözde’de Ali abisini çok severdi, Ali Kıbrıs’a ayak bastığımızda hemen Gözdeciğini arar ve hemen nerede ise onu görmeye giderdi. Bir gün telefonda konuşurken Ali ile duyduğum kelime şu idi “Ali abim seni çok özledim” inanın onun Ali’yi sevdiği kadar Ali’de onu severdi çünkü Gözde Ali’nin çok sevdiği kardeşi idi.
Gözde ile uzunca sohbetlerim oldu, her konuşmasında aslında amca demesi lazımken beni genç bulduğundan mı ne hep “abim” kelimesini kullanırdı ve onunla ne zaman konuşsam içim sımsıcak olurdu. Zira Gözde o kadar temiz yürekli ve sevgi dolu bir kızdı ki, onu tanıyan bir kimsenin onu sevmemesi mümkün değildi.
Aradan yıllar geçerken Gözde’de büyüyordu tabi ve artık ufak yaramaz tatlı çocuk bir genç kız oluyordu, Artık daha farklı sohbetler yapabiliyordum onunla mesela çok sevdiği ve yaşadığı Kıbrıs’ı ve sorunlarını konuşuyorduk onunla ! Ve işte Kıbrıs’ın bu sorunlarından biri olan trafik canavarına yenik düştü Gözde hem de gencecik yaşta ve onu akla mantığa almayacak bir kaza sonunda KAYBETTİK. Ecel onu gencecik yaşta bizlerden ve hayattaki en büyük varlığı olan Annesinden alıverdi.
Artık Gözde yok aramızda, artık bana da “Abim , nasılsın “ diye başlayarak her hafta halimi hatırımı soran da yok. Facebook'u sevende sevmeyende vardır, ama ben seviyorum. Oradan yıllarca göremediğim dostlarımı buldum ve Gözde gibi çok sevdiğim insanlar ile bu sayede sıkça yazışarakta olsa konuşma şansı. Ölümünden 3 gün önce Gözde yine burada beni yakalayıp “Ağabeyim nasılsın” dediği anı hiç unutmayacağım. Bu onunla son konuşmamdı. Bana uzunca yaptıklarını anlattı ve okulunu bitirmiş bir gazeteci olmuştu Gözde, ona bizim gazeteye de Kıbrıs ile ilgili haberler geç dediğimde o tatlı konuşması ile “Ne demek be ağabeycim emrin olur, burada ne var ne yok bundan sonra Ogün gazetesindedir” derken ilk kez ona kırıldım,zira yüce ALLAH ona bu izni vermedi ve oda bu sözünü tutamadı, üç gün sonra bizleri Gözde’siz bırakıp gitti bu dünyadan.
Bana vefat haberini kardeşim Ali telefonda verirken şu kelimeler çıkıyordu ağzından “Ağabey hani bizim Gözde vardı ya, hani senin benim hepimizin çok sevdiği biricik Gözde’miz, artık yok. Hepimizi hattağa Pelin ablayı bile bırakıp çekip gitmiş” O anı anlatamam sizlere zira inanmadım inanamadım,nasıl giderdi o pırıl pırıl çevresine güzellik ışıkları saçan Gözde, nasıl yapardı bunu. Ama yapmıştı işte gökyüzüne çıkıvermişti bir anda ve geride onun bıraktığı ışıklarla, onu hiç unutmayacak bir dolu sevenini bırakarak.
Aradan 15 gün geçti ancak bendeniz mesaj atarak başsağlığı dilemenin dışında annesi Pelin kardeşimi arayıp da başsağlığı dileyemedim, dilim varmadı, bir türlü telefona gitmedi elim, ne diyebilirdim ki ? "Pelin küçük meleğin gitmiş gök yüzüne, üzülme emi"mi diyecektim. Tabi ki Kıbrıs’a gittiğimde hem Pelin’i hem de küçük meleğimiz Gözde’yi ziyaret edeceğiz ama şu an yapabileceğimiz tek şey var artık buluşacağımız güne kadar yalnızca Allah’tan onun için rahmet dilemek ve bolca dua etmek.
Sevgili okurlar lütfen trafik canavarına dikkat edelim, edelim ki bundan sonra bari sevdiklerimizi genç yaşta kaybetmeyelim.
Bu haftaki Bir Portremiz duygu yüklü ve acılı bir Portre oldu ancak yaşarken fark etmediğimiz Son’un ne zaman nerde ve kaç yaşında geleceği hiç belli olmuyor. Yüce Allah gençlerimizi korusun ve anne, babalara evlat acısı tattırmasın.
Bu haftada Bir Portremizi sonlandırırken küçük meleğimiz Gözde’ye Allah’tan rahmet ailesine ve tüm sevenlerine bir kere daha başsağlığı diliyorum. Haftaya yeni Bir Portre’de yaşayan güzelliklerle buluşmak ümidi ile sağlıcakla kalın.
Gözde’yi bundan tam 6 yıl önce tanıdığımda minicik bir kızdı Gözde, kalbi sevgi dolu,kıpır kıpır heyecanlı yerinde duramayan bir güzel kız. Annesi Pelin hanım sıkça gittiğim Kıbrıs’ın ünlü Otellerinden birinde halkla ilişkiler sorumlusu idi, bu vesile ile önce Pelin hanımla iyi bir dostluğumuz oldu ve bu vesile ile de Gözde ile tanışma şansını yakaladım.
Gözde o kadar çevresine ışık saçan bir kızdı ki, onu ailece çok sevdik. Hele kardeşim Ali’nin nerede ise ufak kardeşi gibi idi. Gözde’de Ali abisini çok severdi, Ali Kıbrıs’a ayak bastığımızda hemen Gözdeciğini arar ve hemen nerede ise onu görmeye giderdi. Bir gün telefonda konuşurken Ali ile duyduğum kelime şu idi “Ali abim seni çok özledim” inanın onun Ali’yi sevdiği kadar Ali’de onu severdi çünkü Gözde Ali’nin çok sevdiği kardeşi idi.
Gözde ile uzunca sohbetlerim oldu, her konuşmasında aslında amca demesi lazımken beni genç bulduğundan mı ne hep “abim” kelimesini kullanırdı ve onunla ne zaman konuşsam içim sımsıcak olurdu. Zira Gözde o kadar temiz yürekli ve sevgi dolu bir kızdı ki, onu tanıyan bir kimsenin onu sevmemesi mümkün değildi.
Aradan yıllar geçerken Gözde’de büyüyordu tabi ve artık ufak yaramaz tatlı çocuk bir genç kız oluyordu, Artık daha farklı sohbetler yapabiliyordum onunla mesela çok sevdiği ve yaşadığı Kıbrıs’ı ve sorunlarını konuşuyorduk onunla ! Ve işte Kıbrıs’ın bu sorunlarından biri olan trafik canavarına yenik düştü Gözde hem de gencecik yaşta ve onu akla mantığa almayacak bir kaza sonunda KAYBETTİK. Ecel onu gencecik yaşta bizlerden ve hayattaki en büyük varlığı olan Annesinden alıverdi.
Artık Gözde yok aramızda, artık bana da “Abim , nasılsın “ diye başlayarak her hafta halimi hatırımı soran da yok. Facebook'u sevende sevmeyende vardır, ama ben seviyorum. Oradan yıllarca göremediğim dostlarımı buldum ve Gözde gibi çok sevdiğim insanlar ile bu sayede sıkça yazışarakta olsa konuşma şansı. Ölümünden 3 gün önce Gözde yine burada beni yakalayıp “Ağabeyim nasılsın” dediği anı hiç unutmayacağım. Bu onunla son konuşmamdı. Bana uzunca yaptıklarını anlattı ve okulunu bitirmiş bir gazeteci olmuştu Gözde, ona bizim gazeteye de Kıbrıs ile ilgili haberler geç dediğimde o tatlı konuşması ile “Ne demek be ağabeycim emrin olur, burada ne var ne yok bundan sonra Ogün gazetesindedir” derken ilk kez ona kırıldım,zira yüce ALLAH ona bu izni vermedi ve oda bu sözünü tutamadı, üç gün sonra bizleri Gözde’siz bırakıp gitti bu dünyadan.
Bana vefat haberini kardeşim Ali telefonda verirken şu kelimeler çıkıyordu ağzından “Ağabey hani bizim Gözde vardı ya, hani senin benim hepimizin çok sevdiği biricik Gözde’miz, artık yok. Hepimizi hattağa Pelin ablayı bile bırakıp çekip gitmiş” O anı anlatamam sizlere zira inanmadım inanamadım,nasıl giderdi o pırıl pırıl çevresine güzellik ışıkları saçan Gözde, nasıl yapardı bunu. Ama yapmıştı işte gökyüzüne çıkıvermişti bir anda ve geride onun bıraktığı ışıklarla, onu hiç unutmayacak bir dolu sevenini bırakarak.
Aradan 15 gün geçti ancak bendeniz mesaj atarak başsağlığı dilemenin dışında annesi Pelin kardeşimi arayıp da başsağlığı dileyemedim, dilim varmadı, bir türlü telefona gitmedi elim, ne diyebilirdim ki ? "Pelin küçük meleğin gitmiş gök yüzüne, üzülme emi"mi diyecektim. Tabi ki Kıbrıs’a gittiğimde hem Pelin’i hem de küçük meleğimiz Gözde’yi ziyaret edeceğiz ama şu an yapabileceğimiz tek şey var artık buluşacağımız güne kadar yalnızca Allah’tan onun için rahmet dilemek ve bolca dua etmek.
Sevgili okurlar lütfen trafik canavarına dikkat edelim, edelim ki bundan sonra bari sevdiklerimizi genç yaşta kaybetmeyelim.
Bu haftaki Bir Portremiz duygu yüklü ve acılı bir Portre oldu ancak yaşarken fark etmediğimiz Son’un ne zaman nerde ve kaç yaşında geleceği hiç belli olmuyor. Yüce Allah gençlerimizi korusun ve anne, babalara evlat acısı tattırmasın.
Bu haftada Bir Portremizi sonlandırırken küçük meleğimiz Gözde’ye Allah’tan rahmet ailesine ve tüm sevenlerine bir kere daha başsağlığı diliyorum. Haftaya yeni Bir Portre’de yaşayan güzelliklerle buluşmak ümidi ile sağlıcakla kalın.
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.