Kabine değişimi ve yeni sürecin kodları
2019 Seçim Kabinesi deniyor. Ben, bu fikre tam olarak katılmıyorum.
Cumhurbaşkanı’nın, bugünden sonraki bir yıl içinde, birer ikişer yapması muhtemel değişikliklerle, bu refleksi sürekli kılacağı bir süreçteyiz.
Kabine değişikliği yaklaşımında kimsenin incinmemesi, zan altında kalmaması ve bakanların çalışma aktivitesi ve performansı için, az ve sürekli bir değişiklik yaklaşımının hakim olacağı kanaatindeyim.
Kabine değişikliğine gelince…
2019’a gelmeden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin pratik uygulamasına gidildiğini görüyoruz. Değişiklikte uyum, gayret ve dinamizm esas alınmış.
Yakın zamanda değişiklik olabilirliği ihtimalini saklı tutmak kaydıyla; ekonomi yönetimiyle şimdilik devam denmiş, istikrar ve süreklilik esas alınmıştır.
Değişiklikle kimsenin kendini vazgeçilmez görmemesi mesajı verilmiş; çalışkan, “amatör ruhlu” olanların ise bakan olabileceği gösterilmiş,
FETÖ musibeti sonrası; kabinede herhangi bir cemaat, tarikat ve grubun hakimiyet kurma isteklerine ket vurulmuş; kimsenin aidiyet duygusuyla davranmasına ve kadrolaşmasına fırsat verilmeyeceği düşüncesi izhar edilmiştir.
Olabildiğince bölgesel dengeler ve demografik yapının içeriği dikkate alınmıştır. Mesela;
Urfalı bir bakan gidiyor diğer bir urfa vekili bakan olarak geliyor,
Bursalı ve göçmen kökenli biri gidiyor öteki geliyor,
Samsun’dan bir bakan gidiyor başka bir Samsun’lu geliyor gibi…
Sonuç olarak;
Genel hatlarıyla değişiklikleri olumlu bulduğumu ve isabetli değişiklik yönetişimi yapıldığını düşünüyorum.
Kabine’yle başlayan değişiklik, Bürokrasi ve Teşkilatlar bazında, daha yoğun değişim ve yenilenmeyi getirecektir. Yakın zamanda bürokraside ciddi görevden almalar ve atamalar olacaktır.
Kabine değişikliğiyle ortaya konulan yeni konsept, bürokrasiye de yansıyacak ve yansıtılacaktır. Bu bağlamda bürokratik vazgeçilmezlik izlenimi veren kişilerin dinlenmeye alınacağı, yerlerine dinamik, çalışkan ve bilgili kişilerin getirilmesi süreci başlayacaktır.
Bürokrasi’de de kimsenin yerini garanti olmadığını hepimiz göreceğiz.
Müsteşarlık görevinden daire başkanlıklarına kadar, köklü değişikliklerle yeni bir vizyon/vitrin oluşturulacaktır. Bin’e yakın üst düzey kamu görevlerinde değişiklik yapılacaktır.
Belediye Bürokrasi’sinde önemli değişim ve yenilenmeyi göreceğiz. Pek çok il ve ilçe belediye başkanından tutun da, belediye meclis üyelerinin, başkan yardımcılarının, Büyükşehir Belediyelerde yöneticilerin değişeceği bir sürece girmiş bulunmaktayız. Bu bağlamda pek çok Belediye genel sekreter ve/veya yardımcılarının, daire başkanlarının, danışmanların, belediye şirket yöneticilerinin değişmesi muhtemel ve mukadderdir.
Çünkü Cumhurbaşkanı, Belediyelerin vatandaşla ilk derece muhataplık müessesesi olduğunun öneminin farkındadır. Bu nedenle belediyelerdeki gerek FETÖ irtibat ve iltisaklıların ve gerekse de mental yorgunların kenara çekileceği bir süreçteyiz.
Başta; İstanbul, Ankara, Bursa olmak üzere pek çok belediyede kayda değer kadro yenilenmesi gelecektir.
AK Parti il ve ilçe seçimleri başlamak üzeredir. Rutin, Siyasi Partiler Yasası gereği bir süreç gibi görünse de; olağanüstü değişiklikler yapılacaktır.
Seksenbir ilin, üçte iki yönetimlerinin değişeceği bir süreçteyiz. Çünkü, AK Parti’nin en fazla yıpranan, deforme olan, yozlaşan unsurlarını bu kadrolarda görmekteyiz.
Bu yapılacak teşkilat değişiklikleri bize 2019 belediye başkanlığı ve milletvekili adayları tercih şifrelerini de verecektir.
Atalet, rehavet, dalalet içindeki ruhlar ve beyinler görevden el çektirilecek; çalışkan, uyumlu ve “yeniden 2002 ruhu” diyecek, “ruhi tefessüh”e uğramayanlara görev tevdi edilecektir.
Cumhurbaşkanı’nın Genel Başkan olması sonrasında hala, Parti ve Külliye olgusu mevcut olmasına rağmen; siyasi ve bürokratik yönetsel birliğin sağlanması esasıyla hareket edildiğini görüyorum. Bu bağlamda Külliye’de de değişiklikler olacak; yeni çalışma grupları ve koordinasyon birimleri oluşturulacaktır.
Başta Hasan Doğan gibi çizgisini, yürüyüşünü, sadakat ve istikrarını kırıksız sürdürenlerle devam edilecek, kritik süreçlerde yorgunluk ve saklanmacı yaklaşım gösterenlere yol verilecektir. Bununla siyasi ve bürokratik aktivasyon ve kontrolün tesisi esas alınacak olup; rehavet, aymazlık ve yanlışa mahal ve meydan verilmemesi sağlanacaktır.
En alt bürokratik, siyasi ve belediye hizmetleri noktasından en üst birimleri kadar kurulacak denetim mekanizmasıyla; Külliye tarafından gözlem ve gözetimin yapılarak işlevselliğin artırılması, kontrollü bir kurumsallığın yeni bir dizaynı esas alınacaktır.
Cumhurbaşkanının gözlerine ve sözlerine dikkat ettim.
Sözlerinden edindiğim izlenimlerim böyle,
Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır kararlılığını gözledim,
Bir şeylerin yavaş olması, hiç olmayacağı anlamına gelmesin düşüncesini okudum,
“Her şeyin farkındayım ve gerekeni mutlaka yapacağım” kararlılığını hissettim,
Bundan sonra “proaktif bir yönetselliğin” oluşturulması gayretini farkettim,
Kadrolarda değişimin “yaptık, artık bitti” şeklinde olmayıp, “her an her şey olabilir, herkes dinamize olmak zorundadır ve vazgeçilmez değildir” refleksiyle hareket stratejisini müşahede ettim.
Yakın zamanlar çok şeye gebedir,
Değişiklik, değişim, dönüşüm, ıslahatlar non-stop devam edecektir.
Hayırlısı olsun inşallah
Not: Cumhurbaşkanı’nın İstanbul’da iç ve dış siyaseti etkileyecek önemli görüşmeler yaptığına dair bazı duyumlar aldım. Coğrafyamızda ciddi sıkıntılar yaşandığı şu dönemde; özellikle ABD’den bazı sivil toplum yöneticileriyle yaptığı görüşmelerin farklı imkan ve ufuklar açacağı kanaatindeyim. ABD ve Avrupa resmi yetkililerinin Türkiye reflekslerine dair doğrudan ve dolaylı belirleyicilik sağlayabilecek görüşmeler olduğuna inanıyorum. Umuyorum ki; Cumhurbaşkanımız ve konukları yaptıkları görüşmeler sonrası, ülkemiz menfaatlerinin daha iyi olacağı mutabakat noktalarına ulaşmışlardır.
Bir sonraki Bir Portre yazımızda buluşmak ümidi ile Allah'a emanet olun sevgili okurlarım.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
Cumhurbaşkanı’nın, bugünden sonraki bir yıl içinde, birer ikişer yapması muhtemel değişikliklerle, bu refleksi sürekli kılacağı bir süreçteyiz.
Kabine değişikliği yaklaşımında kimsenin incinmemesi, zan altında kalmaması ve bakanların çalışma aktivitesi ve performansı için, az ve sürekli bir değişiklik yaklaşımının hakim olacağı kanaatindeyim.
Kabine değişikliğine gelince…
2019’a gelmeden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin pratik uygulamasına gidildiğini görüyoruz. Değişiklikte uyum, gayret ve dinamizm esas alınmış.
Yakın zamanda değişiklik olabilirliği ihtimalini saklı tutmak kaydıyla; ekonomi yönetimiyle şimdilik devam denmiş, istikrar ve süreklilik esas alınmıştır.
Değişiklikle kimsenin kendini vazgeçilmez görmemesi mesajı verilmiş; çalışkan, “amatör ruhlu” olanların ise bakan olabileceği gösterilmiş,
FETÖ musibeti sonrası; kabinede herhangi bir cemaat, tarikat ve grubun hakimiyet kurma isteklerine ket vurulmuş; kimsenin aidiyet duygusuyla davranmasına ve kadrolaşmasına fırsat verilmeyeceği düşüncesi izhar edilmiştir.
Olabildiğince bölgesel dengeler ve demografik yapının içeriği dikkate alınmıştır. Mesela;
Urfalı bir bakan gidiyor diğer bir urfa vekili bakan olarak geliyor,
Bursalı ve göçmen kökenli biri gidiyor öteki geliyor,
Samsun’dan bir bakan gidiyor başka bir Samsun’lu geliyor gibi…
Sonuç olarak;
Genel hatlarıyla değişiklikleri olumlu bulduğumu ve isabetli değişiklik yönetişimi yapıldığını düşünüyorum.
Kabine’yle başlayan değişiklik, Bürokrasi ve Teşkilatlar bazında, daha yoğun değişim ve yenilenmeyi getirecektir. Yakın zamanda bürokraside ciddi görevden almalar ve atamalar olacaktır.
Kabine değişikliğiyle ortaya konulan yeni konsept, bürokrasiye de yansıyacak ve yansıtılacaktır. Bu bağlamda bürokratik vazgeçilmezlik izlenimi veren kişilerin dinlenmeye alınacağı, yerlerine dinamik, çalışkan ve bilgili kişilerin getirilmesi süreci başlayacaktır.
Bürokrasi’de de kimsenin yerini garanti olmadığını hepimiz göreceğiz.
Müsteşarlık görevinden daire başkanlıklarına kadar, köklü değişikliklerle yeni bir vizyon/vitrin oluşturulacaktır. Bin’e yakın üst düzey kamu görevlerinde değişiklik yapılacaktır.
Belediye Bürokrasi’sinde önemli değişim ve yenilenmeyi göreceğiz. Pek çok il ve ilçe belediye başkanından tutun da, belediye meclis üyelerinin, başkan yardımcılarının, Büyükşehir Belediyelerde yöneticilerin değişeceği bir sürece girmiş bulunmaktayız. Bu bağlamda pek çok Belediye genel sekreter ve/veya yardımcılarının, daire başkanlarının, danışmanların, belediye şirket yöneticilerinin değişmesi muhtemel ve mukadderdir.
Çünkü Cumhurbaşkanı, Belediyelerin vatandaşla ilk derece muhataplık müessesesi olduğunun öneminin farkındadır. Bu nedenle belediyelerdeki gerek FETÖ irtibat ve iltisaklıların ve gerekse de mental yorgunların kenara çekileceği bir süreçteyiz.
Başta; İstanbul, Ankara, Bursa olmak üzere pek çok belediyede kayda değer kadro yenilenmesi gelecektir.
AK Parti il ve ilçe seçimleri başlamak üzeredir. Rutin, Siyasi Partiler Yasası gereği bir süreç gibi görünse de; olağanüstü değişiklikler yapılacaktır.
Seksenbir ilin, üçte iki yönetimlerinin değişeceği bir süreçteyiz. Çünkü, AK Parti’nin en fazla yıpranan, deforme olan, yozlaşan unsurlarını bu kadrolarda görmekteyiz.
Bu yapılacak teşkilat değişiklikleri bize 2019 belediye başkanlığı ve milletvekili adayları tercih şifrelerini de verecektir.
Atalet, rehavet, dalalet içindeki ruhlar ve beyinler görevden el çektirilecek; çalışkan, uyumlu ve “yeniden 2002 ruhu” diyecek, “ruhi tefessüh”e uğramayanlara görev tevdi edilecektir.
Cumhurbaşkanı’nın Genel Başkan olması sonrasında hala, Parti ve Külliye olgusu mevcut olmasına rağmen; siyasi ve bürokratik yönetsel birliğin sağlanması esasıyla hareket edildiğini görüyorum. Bu bağlamda Külliye’de de değişiklikler olacak; yeni çalışma grupları ve koordinasyon birimleri oluşturulacaktır.
Başta Hasan Doğan gibi çizgisini, yürüyüşünü, sadakat ve istikrarını kırıksız sürdürenlerle devam edilecek, kritik süreçlerde yorgunluk ve saklanmacı yaklaşım gösterenlere yol verilecektir. Bununla siyasi ve bürokratik aktivasyon ve kontrolün tesisi esas alınacak olup; rehavet, aymazlık ve yanlışa mahal ve meydan verilmemesi sağlanacaktır.
En alt bürokratik, siyasi ve belediye hizmetleri noktasından en üst birimleri kadar kurulacak denetim mekanizmasıyla; Külliye tarafından gözlem ve gözetimin yapılarak işlevselliğin artırılması, kontrollü bir kurumsallığın yeni bir dizaynı esas alınacaktır.
Cumhurbaşkanının gözlerine ve sözlerine dikkat ettim.
Sözlerinden edindiğim izlenimlerim böyle,
Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır kararlılığını gözledim,
Bir şeylerin yavaş olması, hiç olmayacağı anlamına gelmesin düşüncesini okudum,
“Her şeyin farkındayım ve gerekeni mutlaka yapacağım” kararlılığını hissettim,
Bundan sonra “proaktif bir yönetselliğin” oluşturulması gayretini farkettim,
Kadrolarda değişimin “yaptık, artık bitti” şeklinde olmayıp, “her an her şey olabilir, herkes dinamize olmak zorundadır ve vazgeçilmez değildir” refleksiyle hareket stratejisini müşahede ettim.
Yakın zamanlar çok şeye gebedir,
Değişiklik, değişim, dönüşüm, ıslahatlar non-stop devam edecektir.
Hayırlısı olsun inşallah
Not: Cumhurbaşkanı’nın İstanbul’da iç ve dış siyaseti etkileyecek önemli görüşmeler yaptığına dair bazı duyumlar aldım. Coğrafyamızda ciddi sıkıntılar yaşandığı şu dönemde; özellikle ABD’den bazı sivil toplum yöneticileriyle yaptığı görüşmelerin farklı imkan ve ufuklar açacağı kanaatindeyim. ABD ve Avrupa resmi yetkililerinin Türkiye reflekslerine dair doğrudan ve dolaylı belirleyicilik sağlayabilecek görüşmeler olduğuna inanıyorum. Umuyorum ki; Cumhurbaşkanımız ve konukları yaptıkları görüşmeler sonrası, ülkemiz menfaatlerinin daha iyi olacağı mutabakat noktalarına ulaşmışlardır.
Bir sonraki Bir Portre yazımızda buluşmak ümidi ile Allah'a emanet olun sevgili okurlarım.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.