Cem Özer

Cem Özer

Tek Göz...

Şimdi sizden bir şey yapmanızı rica edeceğim.
Tek Göz...
Kullandığınız elinizin baş parmağıyla işaret parmağını halka şeklinde birleştirin. İki kaşınızı tam ortalayacak şekilde alnınıza koyun, bir obje ya da noktayı hedefe koyup bakın.

Şimdi sırasıyla tek bir gözünüzü kapatıp aynı yere bakın, sonra diğer gözünüzü kapatıp aynı yerden kımıldamadan aynı hedefe bakın.

İki, gözünüzle gördüğünüz hedefi, bir gözünüzle de görecek ama onu kapatıp diğerini açtığınızda göremeyeceksiniz. Ya da tersi olacak.

İşte bu hedefi gören gözünüz dominant, belirleyici gözünüz. Diğeri yardımcı gözünüz.

Bu yardımcı göz neye yardımcı oluyor, ne işe yarıyor?

Baktığınız, gördüğünüz şeye derinlik katıyor ve aradaki mesafeleri algılamanıza yardımcı oluyor.

Yönünüz ve odaklandığınız noktanın dışında, açıyı genişleterek daha geniş bir alanı, odaklanmasanız da farketmenizi sağlıyor.

Bu da insanı, karşılaşabileceği olası tehlikelerden korumak başta olmak üzere, hareketlerine karar vermesi için önemli iki unsurdan biri.

Uzunca bir süre (15 dakika kadar) yardımcı gözünüzü kapatın, yalnızca dominant gözünüzü kullandığınızda, zamanla mesafelerin, derinliğin ve yakın çevrenin kaybolmasıyla birlikte yürüyüşünüzde, hareketlerinizde bir dengesizlik oluşacaktır.

İki unsurdan biri dedik.

Diğeri duymadır.

Aynı denemeyi kulaklarınızla yapabilirsiniz.

İki kulak, surround yani çepeçevre duymanızı, bu da sesin geldiği yeri tespit edebilmenizi sağlar.

Şimdi tek gözünüzü kapamanın yanına bir de tek kulağınızı kapatmayı ekleyin.

Sürekli böyle kalırsanız, psikolojik olarak yalnızca iyi bildiğiniz alanlarda olmak, oralarda kalmak isteyecek, bilmediğiniz yeni yerlere gitmeyi reddedeceksiniz istemeden de olsa.

İki gözümüz, iki kulağımız bir değildir.

Farklı şeyleri görür, farklı şeyleri duyarlar.

Bir diğeriyle beraber olarak görükleri, duydukları farklı şeyleri beraberce işleyerek bize hizmet ederler.

Buradan anlaşılacağı üzere beraber olmak, beraber kalmak için ille de bir olmak gerekmiyor.

Tam tersi bir olmak bizi korunmasız hale getiriyor.

İki olmak ama beraberce iki farklı noktadan aynı şeye bakmak, iki farklı noktadan aynı sesi dinlemek, daha doğru karar vererek kendimizi korumamızı, tehliklelerden sakınmamızı sağlıyor.

Allah’ın bir bildiği vardı ki böyle yarattı. Yoksa tek kulak, tek göz yeterdi.

Bunun felsefeye yansıması Dualizm dir.

Başta dualizmin (ikicillik) kaosu (karmaşayı) çağrıştırması,

Monoizmin (tekcillik) kosmosu (düzeni) hatırlatmasına rağmen,

Dünyanın gelişim tarihinde tam tersi olmuştur.

O yüzden Dualizm, meselelere, olaylara, tarihe, siyasete, ekonomiye, spora, ilişkilerimize, aile hayatımıza, sosyal hayatımıza, sanata, her şeye, aklınıza gelen her şeye iki tarflı bakabilirsek daha doğru ve güvenli adımlar atarız.

Kısacası bir karar vermeden önce iki gözle bakıp, iki kulakla dinlemekte fayda var.

Tek göz, tek kulak tehlikelidir.

Ya takılır, ya çarpar düşeriz. Ya da sesin nereden geldiğini anlayamadığımız için ezilir, çarpılırız.

Ya da güvende olmak için, bildiğimiz evlerde dolanır dururuz.

Düşünceniz ne olursa olsun hayatınızda karar vermek için iki gözünüz iki kulağınız hep açık olsun.

Her renge, her sese.

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet elektronik sigara cinsel sohbet su böreği sipariş oyun haberleri tıkanıklık açma dijital pazarlama ajansı galeri yetki belgesi nasıl alınır yalama taşı