Küresel istikrarsızlaştırma operasyonunun adımları..
Dünyanın bu bölgelerindeki ülkelerin istikrarlarını bozmaya yönelik açık-gizli eylemliklere devam etmekte. (‘’Beş yıllık seferberlik planı dâhilinde, toplamda yedi ülke var. Irak ile başlayıp, ardından Suriye, Lübnan, Libya, İran, Somali ve Sudan geliyor. (general Wesley Clark,Modern Savaşların Kazanılması Sayfa 130)
-‘Terörizmle savaş’ bahanesi ile 11 Eylül ile başlayan dünya çapında sınırları olmayan bir fetih savaşı başlatıldı. Amaç, Küreselleşme, Dünya Bankası ve Amerikan Askeri- Endüstriyel kompleksi egemenliğinde İngiliz- Yahudi-Amerikan hegemonyasının sınırlarını genişletmektir.
-ABD, İngiltere, Fransa, Rusya ve İsrail ‘Terörizm ile Küresel Savaş’ bahanesi ile kendi kurup, besleyip, büyüttükleri terörist oluşumların tehlikesine karşı savaşarak, kendilerini kahraman ilan edecekler ki, bu büyük küresel istikrarsızlık süreci sonunda kahraman olarak yeni düzeni kendi arzularına göre kurabilsinler. O yüzden, Brüksel’de, Londra’da, Paris’te, Ankara’da patlayan bombaların araçsallık dışında bir önemleri yoktur.
-Bıktırıncaya kadar yenilenen Taliban-El Kaide-İşid kavramları ekseninde oluşan vahşet ve İslam algısı ile, insanların zihinlerinde, bilinçaltlarında oluşturulan ‘korku imparatorluğu’ ile , ‘’dışarıdaki gerçek savaşın’’ farkına vardırmamak ve hatta değirmenine su taşımak amacı güdülmüştür.
-Bugün İşid teröristleri, İngiliz- Yahudi-Amerikan ittifakının sahadaki askerleridir. İŞİD ile mücadele adı altında yürütülen askeri operasyonların asıl amacı IRAK ve Suriye’ yi parçalayarak, islam dünyasını uzun süreli bir kaosa sürüklemektir.
-Dünyanın tüm büyük bölgelerinde, ekonomik durgunluk, resesyonun uzunca bir süreye yayılarak kökleşmesi sağlanmış, devletlerin sosyal programları çökertilerek kitlesel işsizlik, açlık ve yoksulluklar meydana getirilmiştir.
-İşsizlikle, yoksulluk ve yolsuzlukla sonuçlanan kapsamlı bir ‘ekonomik savaş’ serbest piyasa adı altında gerçekleşmektedir. Milyarlarca insanın yoksullaştığı küresel krizlerde birileri içerden bilgiler ve piyasa manipülasyonları ile servetlerine servet kattılar.
-Bu ekonomik kriz birkaç işe yaramıştır. Yoksullaşan dünya nüfusunda huzursuzluk ve ümitsizlik artmış, uluslararası terörizmin sosyal, kültürel, ekonomik altyapısı oluşmuş, küresel huzursuzluk güvenlik krizi algısı oluşturmuş ve devletler daha çok silahlanma, askerileşme süreci yaşamışlardır.
-Tüm bunlar Dünya halklarında güvenlik yanında ekonomik bir kurtarıcı beklentisini de oluşturmuş, -yeni kurulacak düzende oluşturulacak ekonomik sistemin, modelin ve kurumlarının kabulünün alt yapısı oluşturulmuştur.
-Mevzubahis olan şey, ‘’küresel bir finansal temizlik’’ hareketidir. ‘’batamayacak kadar büyük bankaların’’ küçük finansal kurumları ve bankaları zayıflatıp, yok ederek ‘tüm finansal ve bankacılık ortamını ele geçirmek’’ suretiyle, terör ile yaşam güvenliği korkusu yaşayan dünya nüfusunu ekonomik ümitsizliğe de sürükletmeleri arzulanmaktadır.
-Savaş gündemini kalıcı kılmak için, haber zincirlerinin içine yerleştirilen ‘üretilmiş gerçeklikler, gerçeğin ta kendisi ‘ imiş ‘ hale getirmek için medya gücü de etkin kullanılmaktadır. Bu anlamda, kurumsal medya,- askeri-istihbarat aygıtından bağımsız imiş gibi görünmeye çalışsa da- belirtilen hedefin aracından başka bir şey değildir.
‘’Görece olarak birkaç tane ve birbirleri ile iyi bağlantılı olan muhabirler, atlatma haberler hazırlıyorlar; görece olarak birkaç tane ana akım haber kaynağında manşetleri ele geçiriyorlar ve burada tartışmanın parametreleri belirlenip, haber zincirlerinin en altında ‘resmi gerçeklere’ yer veriliyor’’ (Chaim Kupferberg)
-Dünyayı tüm boyutları ile küresel bir sosyal, ekonomik, kültürel, güvenlik buhranına sürüklemek, insanların ümitsizliğe düştüğü bir ortamda katillerin ve faillerin bir kahraman olarak sahneye çıkması hedeflenmektedir.
-Küresel savaşı iyi (İngiliz- Amerikan- Yahudi ittifakı) ile kötü (İslam dünyası) arasındaki algılarla ‘’kutsal bir modern haçlı savaşı’’ şeklinde yürütecekler.
-Batı’nın ‘iyi diye empoze edilen yaşam tarzını korumak için, kötüye karşı her şekilde acımasız bir savaş yürütmenin meşruiyetini sağlamak için 11 Eylül saldırısı, Paris, Londra, Brüksel saldırıları yapıldı. -Savaşın failleri ve katilleri kendilerini önce mağdur sonra kahraman olarak sunmak için zemin oluşturmaktadırlar. Avrupa ve Amerika’da yaygınlaşan Müslümanlara karşı yabancı düşmanlığı, bu jeopolitiğin gereği olarak yapılmaktadır. Amaç, düşmanı şeytanlaştırarak bilinçaltlarına yerleştirmektir.
Hedeflenen şey, Medeniyetler Savaşı adı altında, özelde Müslümanlara genelde de batı dışındaki dünyaya karşı dünya çapında savaş oluşturmaktır.
Yaşam alanına ve yaşam şekline müdahale, yaşam hakkına yönelik yakın tehdit ve korku, küresel ekonomik istikrarsızlık algısı sonucu denize düşen yılana sarılır mantığı ile dünya halklarını, İngiliz- Amerikan- Yahudi hegemonyası için soğuk savaş sonrası oluşturulacak yeni düzeni kabule zorlamaktır.
Savaş yine ve yeniden, tıpkı 1. Ve 2.dünya savaşında olduğu gibi yeni bir küresel yapım operasyonu olarak ortaya çıkmaktadır. Sosyal, güvenlik, kültürel, ekonomik, dinsel alanlardaki savaşlarla küresel olarak istikrarsızlaştırılan dünya, yeni düzene hazırlıklı hale getirilmeye çalışılmaktadır.
-‘Terörizmle savaş’ bahanesi ile 11 Eylül ile başlayan dünya çapında sınırları olmayan bir fetih savaşı başlatıldı. Amaç, Küreselleşme, Dünya Bankası ve Amerikan Askeri- Endüstriyel kompleksi egemenliğinde İngiliz- Yahudi-Amerikan hegemonyasının sınırlarını genişletmektir.
-ABD, İngiltere, Fransa, Rusya ve İsrail ‘Terörizm ile Küresel Savaş’ bahanesi ile kendi kurup, besleyip, büyüttükleri terörist oluşumların tehlikesine karşı savaşarak, kendilerini kahraman ilan edecekler ki, bu büyük küresel istikrarsızlık süreci sonunda kahraman olarak yeni düzeni kendi arzularına göre kurabilsinler. O yüzden, Brüksel’de, Londra’da, Paris’te, Ankara’da patlayan bombaların araçsallık dışında bir önemleri yoktur.
-Bıktırıncaya kadar yenilenen Taliban-El Kaide-İşid kavramları ekseninde oluşan vahşet ve İslam algısı ile, insanların zihinlerinde, bilinçaltlarında oluşturulan ‘korku imparatorluğu’ ile , ‘’dışarıdaki gerçek savaşın’’ farkına vardırmamak ve hatta değirmenine su taşımak amacı güdülmüştür.
-Bugün İşid teröristleri, İngiliz- Yahudi-Amerikan ittifakının sahadaki askerleridir. İŞİD ile mücadele adı altında yürütülen askeri operasyonların asıl amacı IRAK ve Suriye’ yi parçalayarak, islam dünyasını uzun süreli bir kaosa sürüklemektir.
-Dünyanın tüm büyük bölgelerinde, ekonomik durgunluk, resesyonun uzunca bir süreye yayılarak kökleşmesi sağlanmış, devletlerin sosyal programları çökertilerek kitlesel işsizlik, açlık ve yoksulluklar meydana getirilmiştir.
-İşsizlikle, yoksulluk ve yolsuzlukla sonuçlanan kapsamlı bir ‘ekonomik savaş’ serbest piyasa adı altında gerçekleşmektedir. Milyarlarca insanın yoksullaştığı küresel krizlerde birileri içerden bilgiler ve piyasa manipülasyonları ile servetlerine servet kattılar.
-Bu ekonomik kriz birkaç işe yaramıştır. Yoksullaşan dünya nüfusunda huzursuzluk ve ümitsizlik artmış, uluslararası terörizmin sosyal, kültürel, ekonomik altyapısı oluşmuş, küresel huzursuzluk güvenlik krizi algısı oluşturmuş ve devletler daha çok silahlanma, askerileşme süreci yaşamışlardır.
-Tüm bunlar Dünya halklarında güvenlik yanında ekonomik bir kurtarıcı beklentisini de oluşturmuş, -yeni kurulacak düzende oluşturulacak ekonomik sistemin, modelin ve kurumlarının kabulünün alt yapısı oluşturulmuştur.
-Mevzubahis olan şey, ‘’küresel bir finansal temizlik’’ hareketidir. ‘’batamayacak kadar büyük bankaların’’ küçük finansal kurumları ve bankaları zayıflatıp, yok ederek ‘tüm finansal ve bankacılık ortamını ele geçirmek’’ suretiyle, terör ile yaşam güvenliği korkusu yaşayan dünya nüfusunu ekonomik ümitsizliğe de sürükletmeleri arzulanmaktadır.
-Savaş gündemini kalıcı kılmak için, haber zincirlerinin içine yerleştirilen ‘üretilmiş gerçeklikler, gerçeğin ta kendisi ‘ imiş ‘ hale getirmek için medya gücü de etkin kullanılmaktadır. Bu anlamda, kurumsal medya,- askeri-istihbarat aygıtından bağımsız imiş gibi görünmeye çalışsa da- belirtilen hedefin aracından başka bir şey değildir.
‘’Görece olarak birkaç tane ve birbirleri ile iyi bağlantılı olan muhabirler, atlatma haberler hazırlıyorlar; görece olarak birkaç tane ana akım haber kaynağında manşetleri ele geçiriyorlar ve burada tartışmanın parametreleri belirlenip, haber zincirlerinin en altında ‘resmi gerçeklere’ yer veriliyor’’ (Chaim Kupferberg)
-Dünyayı tüm boyutları ile küresel bir sosyal, ekonomik, kültürel, güvenlik buhranına sürüklemek, insanların ümitsizliğe düştüğü bir ortamda katillerin ve faillerin bir kahraman olarak sahneye çıkması hedeflenmektedir.
-Küresel savaşı iyi (İngiliz- Amerikan- Yahudi ittifakı) ile kötü (İslam dünyası) arasındaki algılarla ‘’kutsal bir modern haçlı savaşı’’ şeklinde yürütecekler.
-Batı’nın ‘iyi diye empoze edilen yaşam tarzını korumak için, kötüye karşı her şekilde acımasız bir savaş yürütmenin meşruiyetini sağlamak için 11 Eylül saldırısı, Paris, Londra, Brüksel saldırıları yapıldı. -Savaşın failleri ve katilleri kendilerini önce mağdur sonra kahraman olarak sunmak için zemin oluşturmaktadırlar. Avrupa ve Amerika’da yaygınlaşan Müslümanlara karşı yabancı düşmanlığı, bu jeopolitiğin gereği olarak yapılmaktadır. Amaç, düşmanı şeytanlaştırarak bilinçaltlarına yerleştirmektir.
Hedeflenen şey, Medeniyetler Savaşı adı altında, özelde Müslümanlara genelde de batı dışındaki dünyaya karşı dünya çapında savaş oluşturmaktır.
Yaşam alanına ve yaşam şekline müdahale, yaşam hakkına yönelik yakın tehdit ve korku, küresel ekonomik istikrarsızlık algısı sonucu denize düşen yılana sarılır mantığı ile dünya halklarını, İngiliz- Amerikan- Yahudi hegemonyası için soğuk savaş sonrası oluşturulacak yeni düzeni kabule zorlamaktır.
Savaş yine ve yeniden, tıpkı 1. Ve 2.dünya savaşında olduğu gibi yeni bir küresel yapım operasyonu olarak ortaya çıkmaktadır. Sosyal, güvenlik, kültürel, ekonomik, dinsel alanlardaki savaşlarla küresel olarak istikrarsızlaştırılan dünya, yeni düzene hazırlıklı hale getirilmeye çalışılmaktadır.
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.