Kazandığı özel üniversiteden başka bir üniversiteye yatay geçiş yapan Melisa Türk, iki dönem okuduktan sonra bölümünün farklı olduğunun anlaşılması üzerine ilk üniversitesine dönmek zorunda kaldı.
Türk'ün geçiş yaptığı üniversitede okuduğu iki dönem ise geçersiz sayıldı.
Melisa Türk, 2018 yılında özel bir üniversitenin Türkçe-matematik puan türünde İngilizce iç mimarlık ve çevre tasarımı bölümünü kazandı.
Şile'deki bu okulun evlerine uzak olması nedeniyle birinci dönemin ardından Maslak'taki başka bir özel üniversitenin aynı bölümüne yatay geçiş yapmak isteyen Türk, talebinin kabul edilmesi üzerine bu üniversitede ikinci ve üçüncü dönemi başarıyla tamamladı.
Bu sırada kendisiyle görüşen okul yönetimi, Türkçe-matematik bölümünden fen-matematik bölümüne geçiş yapılamayacağının anlaşıldığını belirterek, Türk'ten eski üniversitesine dönmesini istedi.
İlk üniversitesine döndüğünde ise eğitime baştan başlaması gerektiğini öğrenen Türk, büyük bir hayal kırıklığına uğradı.
Türk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kabul edildiği ilk üniversitede Türkçe-matematik öğrencisi olduğunu, geçiş yaptığı okulda ise fen-matematik bölümünden İngilizce iç mimarlık bölümüne kabul edildiğini anlattı.
Geçiş yaptığı okulda yönetimle yaptığı görüşmede kendisine, "Sizin aslında sayısal puanınız yeterli değilmiş. Sizi buraya almamız hataymış, YÖK denetime gelip söyledi bize. Sizin artık burada okumanız mümkün değil." denildiğini aktardı.
Bir yıldır okuduğu dersler ve geçtiği sınavların hiçbir geçerliliğinin olmadığını belirten Türk, şöyle konuştu:
"Burada harcadığım tüm zaman ve sarf ettiğim tüm emekleri kaybetmiş oldum. Haksızlığa uğradım. Benim 1,5 yılım gitmiş oluyor. Emeğim, zamanım gitti. Bunun eşi benzeri de yok zaten. Ben o okul yüzünden istemediğim bir bölüme gitmek zorunda kalacağım. Türkçe bölüme geçmeyi düşünüyorum. Çünkü İngilizce bölüm okudukça zaman kaybım artacak."
"Boşuna okuttuk, boşuna para verdik"
Melisa Türk'ün babası Fatih Türk de kızının bir yılını kaybettiğini belirterek, hukuki mücadele başlatacaklarını ifade etti.
Okula giderek genel sekreterle görüştüklerini anlatan Türk, şunları aktardı:
"(Siz hakkınız olmayan bir yere müracaatta bulunmuşsunuz, hatalı sizsiniz.) dedi. Bilim adamı yetiştiren bir üniversitenin yaptığı hata, hata olarak görülmüyor, 18 yaşındaki çocuğumun talebini bir hata olarak görüyorlar. Kendilerinin kabul ettiği, bizden ücretini aldıkları okuldan böyle bir yanıt aldık. Yani suçlu onlar değil, bizim olduğumuzu söylemeleri üzücü. Yazdıkları yazılarda 'sehven hatalı geçiş işlemi yapıldı' deniliyor."
Üniversitenin YÖK'e yazı yazdığını, bu kapsamda öğrencinin yatay geçiş hakkını kullanabileceğine dair cevap geldiğini aktaran Türk, şöyle devam etti:
"Benim çocuğum günde 70 kilometre yol gittiği ilk üniversitesine tekrar geri dönecek. Ama aldığı derslerin hiçbir karşılığı yok. Biz orada boşuna okuttuk, boşuna para verdik. Yine acı tarafı, üniversite genel sekreteri 'Dua edin de bunu dört sene sonra anlamadık.' diyor. Bence buna dua etmesi gereken taraf ben değilim, onlar. 'Ne olacak ki çocuğunuz burada sonuçta yabancı dil eğitimi aldı, verdiğiniz parayı da buna karşılık sayın.' diyorlar ama ben oraya verdiğim parayla çocuğumu yurt dışında dil eğitimine gönderebilirdim, bu kararlar benim vereceğim kararlar, onların yapacağı yorumlar değil."
