Berlin'de bir sanat dergisinin düzenlediği yarışmada onur ödülüne layık görülen, Almanya'daki Living Galeri Berlin isimli sanat galerisinden resimlerini sergilemesi için davet alan Atalay, 9-12 Ağustos'ta ilk kişisel sergisini açacağı için çok heyecanlı.
İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümü mezunu 43 yaşındaki Sanem Atalay, 10 ve 20 yaşında iki oğlu olduğunu, 22 yıl bir İtalyan firmasında moda ve tasarım mümessilliğini yaptığını, renk ve tasarıma aşinalığının olduğunu söyledi.
Kendimi rehabilite etmek için resim yaptım
Yaklaşık 1,5 yıl önce eşi Serdar Atalay'ın (50) Almanya'dan iş teklifi aldığını ve Berlin'e yerleştiklerini anlatan Atalay, şöyle konuştu:
"6 ay sonra eşim beyin kanamasına bağlı kısmi felç geçirdi. İlk 5 günü yoğun bakımda olmak üzere 18 gün hastanede kaldı. Sonra çok yoğun bir fizik tedavi süreci başladı. Ailelerimiz vizeyi hemen alamadığı için gelemedi. Yalnızlık büyük bir tramvaydı benim için. 'O süreci nasıl atlatırım, güçlü olmalıyım, çocuklarım var.' diye düşündüm çünkü hasta yakını bazen hastadan çok daha fazla hırpalanıyor. Bu duygular içinde sadece renklerle oynayıp, kendimi rehabilite etmek için terapi olmak için gittim boya ve fırça aldım. Konudan o kadar haberdar değilim ki hep yanlış malzeme almışım. Evin mutfağında bir şeyler çizmeye başladım. Bir süre sonra evde atölye oluşturdum. Resimlerimi insanlar beğenmeye başladı. Çok yüreklendirici ve cesaretlendirici oldu bu benim için. Sanat pazarlarında resimlerimi sergiledim. Orada insanlar benim yaptığım resimlere para veriyordu. Bunun benim için maddi karşılığı yok. Manevi olarak çok hoşuma gitti, beni daha çok kamçıladı." dedi.
İçimde kopan fırtınaları tuvale yansıttım
Atalay, resimle ilgili bir eğitim almadığını ancak soyut resmi çok sevdiğini, betimleyici, figüratif resimdense soyut resme her zaman daha yakın olduğunu belirterek, "Bu sıkıntılı zamanlarda eşimin desteğe ve bakıma ihtiyacı oldu bir süre. Çok hızlı ve mucizevi bir şekilde iyileşti şükürler olsun. O süreçte içimde kopan fırtınaları tuvale yansıttım." dedi.
Soyut resmin babası Kandinsky'nin "Renkler duyguları provoke eder." dediğini anımsatan Atalay, resmin kendisi için büyük bir rehabilitasyon olduğunu söyledi.
İlk zamanlar bu işi meslek haline getirmeyi hiç düşünmediğini, sadece kendini iyi hissetmek için bir şeyler yapmayı istediğini, renklerin ruhuna iyi geldiğini anlatan Atalay, şöyle konuştu:
"İlk yaptığım resmi sattığımda büyük bir mutluluk duydum. Berlin'de bir sanat pazarında masalara resimlerimi koydum. İtalyan bir çift geldi. Kızlarının doğum günüymüş. Küçücük bir çalışmama öyle hayran kaldılar ki doğum günü hediyesi için onu istediler. Aldığım hazzı, duyduğum mutluluğu tarif edemem. Resmi sattım ama keşke hediye etseydim dedim daha sonra." şeklinde ifade etti.
Berlin'deki sanat pazarlarında ilk olarak 8 tablo sattığını aktaran Atalay, son 3 ayda 12 çalışmasının 550-600 avrodan satıldığını dile getirdi.
Almanya'da benim için 'yeni keşfedilen bir yetenek' diyorlar
İlk kişisel sergisini Berlin'de açacağını belirten Atalay, her isteyenin bir galeride sergi açamadığını ifade etti.
