ANKARA - Adalet Bakanı Ergin, TBMM Genel Kurulu'nda devam eden Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun Tasarısı'nın görüşmeleri sırasında kameralı mülakat tartışmalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Adalet Bakanlığı'nın 2006 yılında yaptığı hakim ve savcı adayı alımlarında yapılan mülakatın sübjektif olduğu gerekçesiyle Danıştay'ın yürütmeyi durdurma kararı verdiğini hatırlatan Ergin, bunun üzerine bir düzenleme yaptıklarını, bu kez de Danıştay'ın, mülakatta kamera konulması gerektiğini belirterek yeni bir dava açtığını hatırlattı.
Kamera sisteminin kullanıldığı mülakatta başarısız olan bir adayın başvurusunun değerlendirilmesi için, mülakata giren bin adayın kamera kayıtlarının da izlenmesi gerektiğini ifade eden Ergin, bir tek davacının görüntüsüne bakılarak bu kararın verilemeyeceğini söyledi.
Adalet Bakanlığı'nın, Danıştay'ın bu kararına karşı yürütmeyi durdurma istemiyle temyizde bulunduğunu hatırlatan Ergin, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun bu itirazı, aradan geçen 2 seneye rağmen sonuçlandırmadığını ifade etti.
Ergin şunları söyledi:
"2006 ila 2010 arasında yaşanan bu süreci alt alta koyun, yan yana koyun, üst üste koyun. Allah aşkına, dünyanın hangi coğrafyasına giderseniz gidin bunun adına bir şey derler. Biz burada, 'Aman bizim yandaşımız olsun' diye bir çalışma içinde olmadık. AK Parti geldiği günden bu yana mülakat heyetinin yapısını değiştirmiştir, Yargıtay ve Danıştay'dan üye koymuştur. Mülakatın etkisini azaltmıştır, mülakatta sorulacak soruları kanunla belirlemiştir. Hülasa, Danıştay'ın istediği bütün hususları yerine
getirmiştir. Ta ki kamera kaydına kadar. Ama bunun pratiği yoktur. Bunun uygulanabilirliği yoktur. Zaten Danıştay da Milli Savunma Bakanlığı ile ilgili kararında bunu açıkça söylemiştir. Asla hakim ve savcı adayı alımında herhangi bir sübjektif değerlendirme arzusu olmamıştır. Aksine AK Parti, geldiği günden bu yana tamamen mülakatın tarzı sübjektif tablodan objektife doğru bir gelişim kaydetmiştir. Siyaseten sorumlu olan kurum, bu sorumluluğunun gereğini yapmak istediği zaman 'Dur, yargıya karışma' diye bağırırsanız bu olmaz. Personelin artırılması, hakim, savcı sayısının artırılması için yapılan girişimler bu şekilde akamete uğramış."
Adalet Bakanı Ergin'in ardından söz alan CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Ergin'in sözlerine, "Gözlerimi yaşarttınız" karşılığını verdi. Adalet Bakanı'nın kamera sisteminden neden korktuğunu bildiğini söyleyen İnce, Meclis'te zaman zaman AK Parti milletvekillerinin, bakanlara torpil notları yazarken objektiflere takıldıklarını iddia etti. İnce, "Tabi ki insanlar mülakatın kamerayla kaydedilmesini isteyecek. Mülakatta şiir okutulduğunu, abuk subuk sorular sorulduğunu herhalde siz de okudunuz. Siz hakimleri ve savcıları bile fişlediniz" diye konuştu.
Görüşmelerin sonunda tasarı kabul edilerek yasalaştı.