ANKARA / İHA - Işık, “Ülke olarak attığımız bu önemli adımların neticesi olarak son zamanlarda yurt dışından ülkemize dönen bilim insanlarının sayısında önemli bir artış oldu. 2010 yılında başlattığımız tersine beyin göçünü sağlayacak destek programı kapsamında şimdiye kadar 305 araştırmacı ülkemize geri döndü. 2014 yılında 125 kişi bu programdan faydalandı. Diğer taraftan AB fonları ile 7 yılda 319 araştırmacıyı ülkemize çektik” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde gerçekleştirilen 49. TÜBİTAK Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Törende konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Türkiye’de bilim ve teknolojinin öneminin her geçen gün daha iyi anlaşıldığını ve bu alanda güzel adımlar atıldığını söyledi. Bilgi ekonomisinin en temel unsurlarının nitelikli insan kaynağı ve nitelikli bilgi üretimi olduğunu ifade eden Bakan Işık, “Nitelikli bilgiyi üretebilmek için de temel bilimlerdeki etkinliklerin güçlü olması gerekiyor. Özellikle fen bilimlerinde, bilimin ulaştığı uç noktalarda çalışmalar yapacak altyapıları oluşturup, nitelikli elemanlar yetiştirebilmek için önemli destekler veriyoruz. Aynı zamanda, spesifik konularda dünyada yapılan uç çalışmalarla ilgili bilimsel etkinliklere ev sahipliği yapıyoruz” dedi.
“ÖNEMLİ MOTİVASYON OLUŞTURACAĞININ FARKINDAYIZ”
Bakan Işık, ekonomik olarak gelişmiş ülkelere bakıldığında bunların aynı zamanda bilim ve teknolojide de ileri ülkeler olduklarının görüldüğünün altını çizdi. Bu ülkelerin gelişmişliklerinin temelini bilimsel çalışmalarının ekonomiye aktarılmasının oluşturduğunu söyleyen Bakan Işık, “Kalkınmanın olmazsa olmazı, sosyal ve fen bilimlerinin birlikte yürümesidir. Bu kapsamda üstün başarılı genç bilim insanları ile bilimsel telif ve çeviri eserlerin ödüllendirilmesi, bütünleştirilmiş doktora, doktora sonrası araştırma programları gibi desteklerin uygulanmaya alınması başlattığımız önemli çalışmalardan birkaçıdır. Burada ödül alan ve üniversitelerimizde görev yapan diğer bilim insanlarımızın yaptıkları değerli çalışmalar, bu adımların sonuçlarına ilişkin önemli göstergelerden biridir. Bu bilimsel çalışmaların takdir ve teşvik edilmesinin, bundan sonraki çalışmalar için de önemli bir motivasyon oluşturacağının farkındayız” diye konuştu.
“GÜÇLÜ OLMAK İSTİYORSANIZ BİLİMDE ÖNCÜ OLMALISINIZ”
Bilim ve teknolojinin dün olduğu gibi bugün de ülkelerin geleceğini belirleyen en önemli dinamiklerden olduğunu kaydeden Bakan Işık, “Bugün özellikle sosyal ve ekonomik açıdan gelişmiş ülkelere baktığımızda, bu ülkelerin bilim ve teknolojide önemli adımlar attıklarını ve özelikle bilimsel gelişmeyi, sürdürülebilirliğin ve kalkınmanın temel itici gücü haline getirdiklerini görüyoruz. Bu demektir ki ekonomide güçlü olmak istiyorsanız teknolojide, teknolojide güçlü olmak istiyorsanız da bilimde öncü olmalısınız. Bu çerçevede bilimsel faaliyetleri ve bu faaliyetlerin merkezi olan üniversitelerimizi toplumsal kalkınmanın ve teknolojik dönüşümün temel dinamikleri olarak değerlendiriyoruz. Temel ve sosyal bilimlere önem veren ve sahip olduğu bilgiyi değere dönüştürebilen akademik bir yapılanmayı tesis ederken, etik değerlere dayalı ve analitik düşünmeyi teşvik eden bir sistemin benimsenmesinin de gerekli olduğunu düşünüyoruz. Bu düşünceler ışığında temel ve sosyal bilimler alanında desteklerimizi her geçen gün artıyoruz” dedi.
“İLK 5 BİNDE OLUP TEMEL BİLİMLERİ VE SOSYAL BİLİMLERİ TERCİH EDEN ÖĞRENCİLERE AYLIK 2 BİN TL DESTEK”
Bu yıl başlatılan yeni destek programıyla TÜBİTAK’ın aracılığıyla ilk 5 binde olup temel bilimleri ve sosyal bilimleri tercih eden öğrencilere aylık 2 bin TL destek verdiklerinin altını çizen Bakan Işık, “İkinci 5 binde olan öğrencilerimiz için aylık bin lira gibi destek veriyoruz. Bu alanı, yani temel bilimler alanını geleceğe taşıyabilmek için ilk 10 bine giren çift anadalda da fen bilimden veya sosyal bilimden bir alanı seçen öğrencimize de aylık 750 TL burs veriyoruz. Ülke olarak son dönemde bilime verdiğimiz önemle teşviklerimizi artırmış, üniversite ve araştırma merkezi sayımızı yükseltmiş bulunuyoruz. TÜBİTAK tarafından bilim insanları ile araştırmacıların yetiştirilmeleri ve geliştirilmeleri için doğrudan aktarılan kaynak miktarını, 2003 yılında 5.5 milyon TL’den 2013 yılında 18 kat artırarak yaklaşık 102 milyon TL’ye yükselttik. 2014 Kasım ayı itibarıyla bu kapsamda bilim insanlarımıza 116.2 milyon TL destek sağladık. Bunlara ek olarak, gerek ülkemizdeki bilim insanlarımızı teşvik etmeye, gerekse de yurtdışındaki bilim insanlarının Türkiye’ye dönmesine yönelik önemli destek ve teşvik mekanizmalarını yürürlüğe koyduğumuzu ifade etmek isterim” şeklinde konuştu.
“305 ARAŞTIRMACI TÜRKİYE’YE GERİ DÖNDÜ”
Türkiye olarak attıkları bu önemli adımların neticesinde son zamanlarda yurt dışından Türkiye’ye dönen bilim insanlarının sayısında önemli artışlar olduğuna vurgu yapan Bakan Işık, şunları kaydetti:
“Ülke olarak, attığımız bu önemli adımların neticesi olarak son zamanlarda yurt dışından ülkemize dönen bilim insanlarının sayısında önemli bir artış oldu. 2010 yılında başlattığımız tersine beyin göçünü sağlayacak destek programı kapsamında şimdiye kadar 305 araştırmacı ülkemize geri döndü. 2014 yılında 125 kişi bu programdan faydalandı. Diğer taraftan, AB fonları ile 7 yılda 319 araştırmacıyı ülkemize çektik. AB ülkeleri içinde fonlar sayesinde ülkesine araştırmacı çeken ülkeler içinde ilk 3 sıradayız. Bir diğer önemli husus da Avrupa Araştırma Konseyi’nin sağladığı Ar-Ge fonlarıdır. Şimdiye kadar 8 bilim insanımız bu fonlardan finanse edilen projelerde görev aldı. Horizon 2020 ve Avrupa Araştırma Konseyi’nin sağladığı bilimsel araştırma fonları bilim insanlarının yoğun şekilde faydalanması ve ülkemize kalıcı eserler bırakması açısından önemlidir. Ancak, biz bu gelişmeleri yeterli görmüyor, 2023 hedeflerimize ulaşmak için bilimsel ve teknolojik alanda ülkemize sıçrama yaptıracak yeni adımların daha agresif şekilde atılması gerektiğine inanıyoruz. Bakanlık olarak da bu adımları planlamak ve hayata geçirmek için çalışmalarımızı etkin bir şekilde sürdürüyoruz. Bilim ve teknolojinin sadece ülkelerin geleceğine değil, aynı zamanda insanlığın geleceğine de yön verdiğini biliyoruz. Nasıl ki bu alana ilişkin gelişmeler, tarihte çağların açılıp kapanmasında etkili olduysa, gelecekte de insanlığın kaderini belirleyecek. Özellikle bilim alanındaki gelişmeler, ekonomik faaliyetlerden sosyal yaşama kadar hayatın her alanını kuşatmış, adeta insanların yaşamına yön veren bir güç haline gelmiştir. Ülke olarak teknolojik gücün kullanılmasında olduğu kadar geliştirilmesi ve üretiminde de dünya çapında bir rol üstlenmemiz gerekiyor. Bunun bilincinde olarak, son dönemlerde teknolojinin geliştirilmesine, bunun için gerekli olan bilimsel faaliyetlere büyük bir önem veriyoruz. Bilimsel gelişme kadar üretilen bilginin ekonomik ve sosyal değere dönüşmesinde de Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerinin etkin bir şekilde yürütülmesinin önemli olduğunu görüyoruz. Bu nedenle Bakanlık olarak, yenilikçi fikirlerin teknolojiye ve ürüne dönüşümünden ticarileşmesine kadar geçen bütün aşamaları destekliyor, ülkemizin beyin gücünü değere dönüştürmek için yoğun bir şekilde çalışıyoruz.”
49. Tübitak Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, açıklamalarda bulundu.
Yorum Yazın