Kaliforniya Üniversitesi’nde Prof. Dr. Dean Ornish’in koordinatörlüğünde yürütülen ve Amerika dergilerinden Alzheimer Research Therapy’de 2024 Ocak ayında yayımlanan yeni bir klinik çalışma, yaşam tarzı değişikliklerinin Alzheimer hastalarının seyrinde önemli etkileri olduğunu ortaya koydu. Araştırmada 51 hasta iki gruba ayrıldı. 26 kişi rutin tedavilerinin yanı sıra yoğun yaşam tarzı değişiklikleri yaparken, diğer gruptaki 25 kişi mevcut yaşam tarzlarını koruyarak Alzheimer tedavisine devam etti.
20 haftanın ardından sonuçlar, yaşam tarzı değişiklikleri uygulayan grubun zihinsel performans ölçeklerinde anlamlı artışlar sağladığını, diğer grupta yer alanların zihinsel performanslarının bozulduğunu gösterdi. Araştırma kapsamında, yaşam tarzı değişiklikleri uygulayan grupta Alzheimer hastalığı ilerledikçe bağırsaklarda azalan iki bakteri türünün, bu değişikliklerle birlikte ani bir artış gösterdiği tespit edildi. Yaşam tarzı değişiklikleri uygulayan katılımcıların beyinlerinde biriken ve beyin işlevlerini bozan proteinlerle düşüşler olduğu gözlemlendi.
“İki bakteride azalma tersine dönüyor”
İEÜ Medical Point Hastanesi Fonksiyonel Tıp Ünitesi hekimi Dr. Kerem Korkut, araştırmanın ve çıkan sonuçların önemine dikkat çekti. Korkut, "Çalışmada beslenme ve yaşam şeklini değiştiren, destek ürünler kullanan, stresi yöneten ve uyku kalitesine dikkat edenlerin bağırsak florasında önemli değişiklikler olduğu görüldü. Özellikle Alzheimer’da hastalığın bileşeni olan iki özel bakterideki azalma tersine dönüyor. Alzheimer’ın ilerlemesiyle birlikte düşen bu iki bakteri türünde, bağırsak florasında ciddi bir artış görülüyor. Bu değişiklik, Alzheimer’ın ilerlemesini durdurabiliyor. Aynı araştırmada Alzheimer hastalarının beyin dokularında biriken beta amiloid 40 isimli protein miktarının azaldığı gözlendi. Yaşam tarzı değişikliği yapan grupta zararlı proteinlerin azaldığı da bu çalışmayla kanıtlanmış oldu” ifadelerine yer verdi.
“Yaşam tarzı tıbbının yararları”
Yaşam tarzı değişikliğiyle birçok hastalıkla mücadele edildiğine vurgu yapan Korkut, “Yaşam tarzı tıbbının en büyük avantajı, kişiye özgü ölçümlerle ve kişinin sağlığını öğrenmesiyle yürütülen bir süreç olmasıdır. Beslenme ve besin eksikliklerinin giderilmesi, hücresel sağlık ve potansiyelin artırılması, hareketsizlik ve uyku kalitesiyle ilgili sorunların dikkate alınması, zihinsel hareketlilik ve sosyal etkileşim gibi unsurlar kişiye özgü olarak ele alınmaktadır. Ayrıca stres yönetimi konusunda etkili yöntemlerle kişinin hayatındaki zorluk seviyesinin azaltılması hedeflenmektedir. Fonksiyonel tıp yaklaşımı başlıca obezite, diyabet, kalp hastalığı ve bilişsel yaşlanma gibi kronik hastalıklar için kişiselleştirilmiş bir tedavi yöntemidir. Biz de Medical Point Hastanesi olarak Türkiye’de yaşam şekli değişiminin öncülerinden biri olduğumuz için çok mutluyuz” diye konuştu.
Alzheimer hastaları için ‘yaşam tarzı değişikliği’ umudu
Amerika’da Alzheimer hastaları üzerinde yapılan bir araştırmada, tedavilerinin yanı sıra yaşam tarzı değişiklikleri uygulayan hastaların zihinsel performans ölçeklerinde olumlu artışlar sağlandığı tespit edildi. İEÜ Medical Point Hastanesi Fonksiyonel Tıp Ünitesi hekimi Dr. Kerem Korkut, “Araştırma sonuçlarında, yaşam tarzını değiştiren hastaların bağırsak florasında çok önemli değişiklikler olduğu görülüyor. Özellikle Alzheimer’da hastalığın bileşeni olarak gördüğümüz iki özel bakterideki azalma tersine dönüyor. Yapılan çalışma bakteri türlerindeki bu değişiklikle Alzheimer’ın ilerlemesini durdurabildiğinin yanı sıra beyin performansını geliştirdiğini de gösteriyor” dedi.