TÜRKİYE’NİN İKTİDAR DEĞİŞİKLİĞİNE İHTİYACI VAR
2015 yılı geride kalırken Türkiye, gerek içerde gerekse dışarda bir çok sorununu yeni yıla taşıyor. Kemal Abdullahoğlu, OGÜNHABER’e verdiği özel röportajda Türkiye’nin yakın siyasi geçmişini ve önümüzdeki süreçte karşılaşacağı sorunları değerlendirdi. Abdullahoğlu, siyasetin kısa dönemli olmadığını aksine uzun soluklu bir iş olduğunun altını çizerek ne ülkemizde son yıllarda gözlemlenen en büyük eksikliğin iktidar sorunu olduğunu ifade etti. Abdullahoğlu, konuşmasında artık Türkiye’de siyasi iktidarın değişmesinin bir gereklilik olduğunu ve siyaset yaparken mutlaka ülkenin çıkarlarını düşünmek zorunluluğun varlığına işaret etti.
TÜRK SİYASETİNDEKİ EN BÜYÜK SIKINTI MUHALEFET
2015 yılında gerek Türkiye için gerekse küresel anlamda ciddi olayların yaşandığını hatırlatan Kemal Abdullahoğlu, her seçimde oylarını artıran bir iktidar karşısında muhalefetin hiçbir şey yapmadığını söyledi. Abdullahoğlu sözlerine şöyle devam etti: ”13 yılda görünen tablo şudur. Meclisteki partiler yeterince muhalefet yapamıyor. 13 yılda 11 seçim kaybeden bir muhalefet var ve kendi alanlarında dünya rekorunu kırmışlardır. Buna rağmen ne liderlerinde ne de politikalarında herhangi bir değişikliğe gitmedikleri gibi aynı politikalarını da sürdürmeye devam etmektedirler. ”
HALK GÜVENECEK SİYASET ARIYOR
Merkez siyasetin meclise taşınmadığı sürece Türkiye’deki siyasi tablonun kolay kolay değişmeyeceğine inandığını belirten Abdullahoğlu, Türk halkının artık güveneceği ve inanacağı bir siyasi oluşuma hasret kaldığını ifade ederek halkımıza bunu veremediğimiz sürece bu düzenin değişmeyeceğini söyledi. Konuşmasında, dahil olduğu siyasi partiden ayrılma gerekçesini de açıklayan Kemal Abdullahoğlu, Türkiye’de merkez siyaset parlamentoya girmediği sürece bu kısır döngünün değişmeyeceğini söyledi.
SİYASET VE SİYASETÇİLER TOPLUMU KUCAKLAMALI
Son dönemdeki seçim sonuçlarını da değerlendiren Abdullahoğlu, insanların artık inanabileceği, güvenebileceği, projeleriyle karşına çıkabilecek partiler ve siyasi liderler beklediğini söyledi. Şu ana kadar böyle bir oluşum olmadığı için 13 yıldır tek bir parti dışında başka hiçbir partinin varlık gösteremediğini, iktidar olmaya aday olamadığını ifade etti. Ana muhalefet partisinin ve meclisteki diğer muhalefet safında olan partilerin kendilerine bir çeki düzen vermesi gerektiğini söyleyen Kemal Abdullahoğlu, Türkiye’de siyasetçilerin uyguladığı politikalarla halkı kucaklayan projeler geliştirmesi gerektiğine inandığını ve vatandaşların da aslında siyasetçiden ve siyasetten beklentilerinin bu olduğunun altını çizdi.
İKTİDARIN İSRAFI EKONOMİNİN BELİNİ BÜKTÜ
2002-2015 yılları arasındaki Türkiye’nin ekonomik yapısını da değerlendiren Abdullahoğlu şunları söyledi: “2002’den önce Türkiye’nin sorunları yok muydu. Elbette vardı ama bu kadar fazla değildi. Mesela tarım. 2002 yılından önce kendi kendine yetebilir ülke olan Türkiye artık samandan tutun da birçok tarımsal üründe dışa bağımlı hale geldi. Dış borçlarımız hayallerimizin ötesinde arttı. Artık borçlanan sadece vatandaş değil; devlette gırtlağına kadar borç sarmalına sokuldu iktidar tarafından. Harcanan para ile yapılanları bir mukayese ettiğimiz zaman büyük bir savurganlık ve büyük bir israfın olduğunu görüyoruz”. Bu iktidar döneminde Türkiye ekonomisinde israfın da yaygınlaştığını ifade eden Abdullahoğlu, devletin şuanda kayıtlı 145 binden fazla aracının bulunduğunu ve bunların hepsinin de milli servet kaybı olduğunu söyledi. 13 yıllık iktidar döneminde Türk ekonomisinin sıcak paraya mahkum hale getirildiğini söyleyen Abdullahoğlu, dış politikada da artık Atatürk’ün çizgisinden uzaklaşılarak sıfır sorundan sıfır dost politikasına geçildiğine dikkat çekti.
ASGARİ ÜCRETTE İKTİDAR TRİBÜNE OYNADI
Yeni yılda uygulamaya giren asgari ücret konusunda da önemli açıklamalarda bulunan Kemal Abdullahoğlu, “Ülkemizde açlık ve yoksulluk sınırı belli iken asgari ücret 1300 lira yapılması göstermeliktir. Açıklanan tüm veriler aslında ekonomiyi nasıl batırdıklarını halktan gizlemekten başka bir şey değildir. İnsanlar, geçim sıkıntısı yaşarken asgari ücreti artırdım 1300 lira yaptım demeleri tribünlere oynamaktır. Bir taraftan asgari ücreti artırıyorlar diğer taraftan zam dalgası ile vatandaş eziliyor. Ne anladım ben bu artışından. Zamlarla daha şimdiden verilenler vatandaşın cebinden geri alındı” şeklinde konuştu. Türkiye’de şekli olarak demokrasi olduğunu ifade eden Abdullahoğlu, Batı’daki ve dünyadaki demokrasiyi Türkiye’deki kıyaslarsak ülkemizde sadece şekli bir demokrasi olduğunu söyledi. Türkiye’de demokratik yanlışlıkların varlığına işaret eden Kemal Abdullahoğlu, yüzde 10 ülke barajı olduğu bir yerde her düşüncenin bu baraja takıldığı bir ortamda gerçek bir demokrasi olacağına inanmadığını söyledi.
YENİ YIL REFAH YILI OLSUN
Kemal Abdullahoğlu konuşmasında yeni yıla ilgili düşüncelerini de paylaştı. Abdullahoğlu, her ne kadar 2015 yılı sıkıntılarla geçse de yeni yılın milletimize ve ülkemize mutluluk, huzur, sağlık, refah ve istikrar dolu bir yıl olmasını dileğini söyledi.