ŞİRKET HABERLERİ - Günlük hayatı oldukça olumsuz etkileyen bu soruna doğru yaklaşılırsa tedavide başarı oranı oldukça yükseliyor.
Özellikle bahar ayları geldiğinde kendimizde ya da çevremizde hapşırma, burun akıntısı, göz yaşarması gibi sorunlar ortaya çıkıyor. Günlük hayatı oldukça olumsuz etkileyen bu soruna doğru yaklaşılırsa, tedavide başarı oranı oldukça yükseliyor.
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Ömer Cenker Ilıcalı, alerjik rinitin aşırı duyarlılık yaratan alerjenlere tekrarlanan şekilde maruz kalma sonucunda burun mukozasında oluşan iltihap anlamına geldiğini belirtiyor.
Ilıcalı, rahatsızlığın herhangi bir yaşta ortaya çıkabileceğini, ancak hastaların %80’inde belirtilerin 20 yaşına gelmeden görüldüğünü sözlerine ekliyor. Alerjik rinitin en sık görülen belirtileri arasında; şeffaf burun akıntısı, burun tıkanıklığı, tekrarlayan hapşırma, göz, kulak, burun ve boğaz kaşıntısı yer alıyor.
Günümüzde yapılan birçok çalışma, alerjiyle modern hayatın bazı unsurları arasında bağlantılar olduğunu gösteriyor: Hava kirliliği, sigara dumanı, binalardaki kimyasallar gibi faktörler alerjilerin ortaya çıkışını ve seyrini etkileyebiliyor. Sanayi ve teknoloji, günlük yaşamımızı kolaylaştıran yüzlerce avantajın yanında bu dezavantajları da ne yazık ki beraberinde getiriyor. Alerji tedavisi için şehir yaşamını terk etmek çoğumuz için imkânsız. Ancak, en azından hastalığın tanınması ve tedavisi, olası iş gücü ve yaşam kalitesi kayıplarını en aza indirebilir.
Alerji tedavisinde en önemli faktörlerden birisi alerjenlerden kaçınmak. Diğer tedavi yöntemleri ise tıbbi tedavi, immünoterapi, cerrahi ve medikal fototerapi. Ilıcalı, kolay uygulanabilen, acısız, komplikasyonları sıfıra yakın ve kısa zamanda uygulanıp, etki gösteren Medikal Fototerapi (Rhinolight)’nin alerjik riniti tedavi edebilen en gelişmiş metotlardan biri olduğunu belirtiyor ve ekliyor:
''Bu yöntem, hekim tarafından, herhangi bir cerrahi operasyona veya anesteziye gerek olmadan, hastalara ikişer dakikalık seanslar halinde uygulanan ağrısız ve yan etkisiz bir soğuk ışık tedavisidir. Hastaların yaşam kalitesi, Fototerapi sonrasında genellikle daha iyi hale gelmektedir. Dünya çapında yapılan araştırmalara ve hastanemizin elde ettiği istatistiklerine göre hem mevsimsel, hem de tüm yıl süren alerjik riniti olan hastalarda alerjiye bağlı gelişen kaşıntı, akıntı, tıkanma, hapşırık gibi şikâyetler %85 oranında azalmıştır.
Bilindiği üzere, hamilelik ve emzirme gibi durumlar birçok işlemin uygulanması için engel teşkil eder. Ancak, Medikal Fototerapi bu gibi durumlarda uygulanmasında sakınca olmayan ender yöntemlerden biridir. Yöntem; kullanılan ilaçların yan etki ya da diğer ilaçlarla etkileşim yaptığı, hastanın uzun süreli ilaç almak istemediği ya da ilaçlardan yeterli faydayı görmediği durumlarda kullanılabildiği için avantaj sağlar. Tedavi ayrıca, böbrek, karaciğer ya da kalp yetmezliği olan hastalar ve doping listesinde olan steroidleri kullanması yasaklanan atletler için de özellikle tavsiye edilmektedir.
Medikal Fototerapi‘de genelde iki hafta gibi kısa sürede iyileşme gözlemlenir. Yan etkisi olmadığı için hastalar günlük yaşamlarına aynı gün içerisinde dönebilirler. Başka hiçbir tedavi uygulamasına maruz bırakılmamış ve Medikal Fototerapi ile tedavi görmüş olan birçok hasta, belirtilerin (nazal kaşıntı, hapşırık, nazal tıkanıklık vb. gibi) azaldığını ya da durduğunu belirtmektedirler. Söz konusu hastalar, tıbbi tedaviye dirençli alerjik rinit şikâyeti olan hastalardır. Tedaviye cevap süresi, hastadan hastaya değişmekle birlikte, ilk tedaviden sonra belirtileri yok olan hastalar vardır.''
Ilıcalı, alerjinin kronik bir hastalık olduğunu, tedavinin başarısında hastayla kurulacak olan iletişimin kalitesinin ve sürekliliğinin, rahatsızlık hikâyesinin iyi alınması gerektiğinin önemini de vurguluyor.
Medikal Fototerapi yöntemiyle baharı alerjiden uzak geçirin!
Özellikle bahar ayları geldiğinde kendimizde ya da çevremizde hapşırma, burun akıntısı, göz yaşarması gibi sorunlar ortaya çıkıyor.
Yorum Yazın