Türkmenistan'da yasaklı insan hakları savunucusu sivil toplum örgütünün yayımladığı 'Türkmenistan Haberleri' (Chronicles of Turkmenistan) adlı sitede yayımlanan habere göre, Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan ve virüslerin yol açtığı hastalıklardan korunma ile ilgili broşürlerde koronavirüs kelimesi kullanılmadı.
Koronavirüs salgını hakkında konuşan vatandaşların da polis tarafından gözaltına alındığı ifade edildi.
Özgür Avrupa Radyosu'nun (Radio Free Europe) Türkmen dilinde yayın yapan Azatlyk Radiosy ise sivil giyimli "ajanların" halk arasında dolaşıp koronavirüs ile ilgili konuşanları veya maske takanları gözaltına aldığını duyurdu.
RSF konu ile ilgili yaptığı açıklamada, salgınla ilgili bilgi paylaşımını baskılamak üzere Türkmen dilinde "koronavirüs" kelimesini yasaklayan hükümetin, vatandaşları tehlikeye attığını ifade etti.
RSF Doğu Avrupa ve Orta Asya masası şefi Jeanne Cavalier, yetkililerin bu uygulama ile "Türkmen vatandaşlarını riske atmanın yanı sıra Cumhurbaşkanı Kurbankulu Berdimuhamedov'un otoriter yönetimini güçlendirdiğini" belirtti. Cavalier, uluslararası toplumu, sistematik insan hakları ihlallerinden dolayı tepki göstermeye çağırdı.
Açıklamada, RSF'nin Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde Türkmenistan'ın en kapalı ülkeler arasında yer aldığı, medyanın hükümetin kontrolünde olduğu ve internete de sansür uygulandığı belirtildi.
Azatlyk Radiosy'nda yer alan haberlere atıf yapılan açıklamada, 17 Mart'ta Moskova'da Türkmenistan elçiliğinin kapanmasının ardından pek çok Türkmen vatandaşının ülkelerine geri dönmek için havaalanında beklediği ifade edildi.
Türkmenistan'da hükümetin koronavirüs salgını ile ilgili olarak istasyonlarda insanların ateşini ölçme, kalabalık bölgelerde ıslak mendil dağıtma, seyahatlere sınırlama getirme gibi önlemler aldığı belirtiliyor.
