• Genel

'Türkiye'de reform yorgunluğu yok'

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Lüksemburg Başbakanı Jean Claude Juncker’i eleştirerek,
'Türkiye'de reform yorgunluğu yok'

“Tarihi gerçeklerle tamamen alakasız, bilgiden yoksun, muhakemeden yoksun bir gafa imza atmış. Türkiye'nin bugünkü ekonomik performansını incelemesi, Osmanlı mirasının, Osmanlı'nın bir asrı kapayıp yeni bir asrı başlatan kararlılığının arkasındaki ruhu anlaması için bugünün Türkiye’sine bakması gerekir'' dedi.

(AHMET UMUR ÖZTÜRK / ANKARA) - Avrupa Birliği Bakanı ve Baş müzakereci Egemen Bağış, 'Avrupa Birliği'ne Uyum Sürecinde AB Fonlarına İlişkin Usulsüzlük ve Dolandırıcılıkla Mücadele Konulu TAIEX Eğitim Semineri' açılış törenine katıldı.

Hotel Monec'te düzenlenen programda konuşan Bağış, dün Ankara'da temaslarda bulunan Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz'un 'Avrupa Birliği'nin bir genişleme yorgunluğu, Türkiye'nin de reform yorgunluğu yaşadığını söylediğini hatırlatarak, ''Avrupa Birliği'nin bir yorgunluk içinde olduğu çok bariz. Türkiye'de bir reform yorgunluğu yok. Bu toplantıyla da bu kararlılığımızı ortaya koyuyoruz'' şeklinde konuştu.

Türkiye'nin performansa dayalı, sonuca odaklı ve katılımcı bir yönetim anlayışına geçtiğini belirten Bağış, kamu yönetiminde etik değerleri hakim kıldıklarını ifade etti. Bağış, şeffaflık ve hesap verilebilirlik konusunda sistemsel değişikliklere gittiklerini kaydederek, devlet ile vatandaşı birbirine yakınlaştıran, devlete olan güveni arttıran yönetimin sistemi daha da güçlendirilmesi çalışmalarını yürüttüklerini söyledi.

Bağış, AB konusunda karşılarına çıkarılan tüm engellemelere rağmen reform yolunda ilerlediklerini ifade ederek, ''Mali konuları içine alan 32. fasıl Türkiye'nin hemen hemen bütün kriterlerini yerine getirdiği bir fasıldır. Ama alakasız, ilgisiz, mantıksız bir takım siyasi engeller nedeniyle bu faslı şu anda açamıyoruz'' dedi.

''Fransa'da şu anda Fransız halkının balık tutmaya gönderdiği bir lider 5 faslımızı engelledi diye, biz o fasıllarda çalışmalarımızı durdurmadık” diyen Bağış, “Sadece tarım faslıyla ilgili olarak, 18 milyon hayvanımızın küpelenmesi sağlandı. Uydudan hayvan kontrolü şu anda yapılabiliyor. Fransa'da o lideri tarım faslını engelliyor diye, bizim çabalarımızı durduramadı. Şu anda marketlerde vatandaşımın aldığı bifteğin üzerinde barkottan o tüketeceği etin, nereden geldiği, nerede doğduğu, nerede beslendiği, nerelerde bulunduğuna dair bütün bilgileri görebiliyoruz. Bu bizim reform kararlılığımızın bir göstergesi'' dedi.

'Papaza kızıp orucu bozmadık' şeklinde dediğini hatırlatan Bağış, ''Biz kendi önceliklerimize baktık, kendi değerlerimizi önemsedik ve birileri 'müzakereler tıkandı, ilerleme olmuyor, dondu' gibi karamsar tablolar çizerken bile biz, 'durmak yok, reforma devam' dedik. Bundan sonra da aynı kararlılıkla çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Ne istediğimiz biliyoruz. Halkımızın yaşam standardını yükseltmek istiyoruz'' dedi.

Lüksemburg Başbakanı Jean Claude Juncker’ın Yunanistan krizinin Osmanlı mirasından kaynaklandığını söylemesini tarihi bir gaf olarak niteleyen Bağış, ''Sayın Juncker ciddi bir hata yapmış. Tarihi gerçeklerle tamamen alakasız, bilgiden yoksun, muhakemeden yoksun bir gafa imza atmış. Osmanlı'nın nasıl bir devlet yönetimi disiplinine sahip olduğunu anlamak için, o 600 yıllık imparatorluk tarihinde kendisinin çok iyi okuması gerekiyor. Ama o kadar geriye gidemiyorsa bile, Türkiye'nin bugünkü ekonomik performansını incelemesi, Osmanlı mirasının, Osmanlı'nın bir asrı kapayıp yeni bir asrı başlatan kararlılığının arkasındaki ruhu anlaması için bugünün Türkiye’sine bakması gerekir'' dedi.

Türkiye'nin son 5 yıldır Avrupa Birliği üyesi ülkelerin hepsinden daha hızlı büyüdüğünü belirten Bağış, en genç, dinamik nüfusa sahip olduğunu söyledi. Bağış, ''Eğer Juncker, Osmanlı politikalarını biraz daha incelerse, yararlı olur. Ama bu tür tarihi hataları gerçekleştirmeye devam ederlerse de, Avrupa Birliği ekonomisi Osmanlı tokadı yemeye devam eder'' dedi.

AB'ye üye bazı ülkelerin Komisyona sunduğu rakamların ve raporların yanlış, düzmece olduğunu birçok kişinin bildiğini iddia eden Bağış, bunu Junckar'in de bildiği söyledi. Bağış, ''Zeytin ağaçlarına bile tenezzül edildiğini gördük. Ağaçlandırma adı altında AB fonlarını kullanacağım, dağı plastik zeytin ağaçlarıyla donatıp, sonra onları başka bir yere taşıyıp, orada fotoğraf çekenleri de Avrupa Birliği tarihinde gördü. Bu tür usulsüzlüklere oy birliği sebebiyle göz yuman Avrupa, başka bir konuda o ülkelerin oyuna ihtiyaç duyduğu için görmemezlikten gelen Avrupa, işte bu tür bir çıkmazın içerisine girdi. Şimdi de AB kaynaklarının usulüne uygun kullanılması için ciddi bir çaba içerisine girdiler'' diye konuştu.

Türkiye'nin 2002-2006 yılları arasında 1,3 milyar Euro fon kullandığını söyleyen Bağış, 2006-2013 yılları arasında aday ülke olarak Avrupa Birliği aday ve potansiyel ülkelere ayırdığı 10 milyar Euro’nun 4,9 milyar Eurosunu Türkiye'ye tahsis ettiğini belirtti. Bağış, Türkiye'de fonların kullanılmadığına ilişkin eleştirilere de, 'Türkiye'nin yaktığı hiç bir fon yoktur'' dedi.

NATO ülkelerine tehdit olarak görülen, Türkiye'yi Soğuk Savaş döneminde en büyük güvencesi olarak gördüğünü aktaran Bağış, tehdit olarak görülen ülkelerin bugün üye olmasının düşündürücü olduğunu belirtti.

 

Cem Sultan
Yorum Yazın
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet elektronik sigara cinsel sohbet su böreği sipariş oyun haberleri tıkanıklık açma dijital pazarlama ajansı galeri yetki belgesi nasıl alınır yalama taşı