Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’na katılmak üzere ABD’ye gitti. ABD’ye hareketi öncesinde Atatürk Havalimanı’nda basın açıklaması yapan Erdoğan, ziyarete ilişkin değerlendirmelerde bulundu. ABD’de BM’nin 76’ıncı Genel Kurulu’nda Covid-19 salgının atlatılması, sürdürülebilirliğin yeniden inşası, gezegenin ihtiyaçlarına cevap verilmesi, insanların haklarına saygı gibi konuların görüşüleceğini söyleyen Erdoğan, “Görüşmelerin ilk gününde BM Genel Kuruluna hitap edeceğim. Konuşmamda Türkiye’nin çok taraflılığa ve daha adil bir dünya düzenini tesisi hedefine olan desteğini vurgulayacağım. BM gündeminde yer alan temel meselelere ilişkin görüşlerimizi paylayacağım. Tüm insanlığı tehdit eden meydan okumalara yönelik yaklaşımımızı genel kurul kürsüsünden dile getireceğim. Bu sene genel kurul kapsamında düzenlenecek etkinliklerin bir bölümü çevrimiçi olarak icra edilecek. Bu çerçevede BM Gıda Sistemleri Zirvesi ve BM Yüksek Düzeyli Enerji toplantısına birer video mesajla iştirak edeceğim. Ziyaretim vesilesiyle BM Genel Sekreteri’nin yanı sıra çok sayıda devlet ve hükümet başkanı ile görüşmelerim olacak. Türk Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi tarafından düzenlenecek ‘Daha adil bir dünya mümkün’ başlıklı konferansta ABD’deki vatandaşlarımızla bir araya geleceğim. New York’ta diplomatik temsilciliklerimize ve KKTC temsilciliğine ev sahipliği yapacak Türkevi binamızın açılışını yeril ve yabancı çok sayıda dostumuz ile birlikte gerçekleştireceğiz. BM binasının hemen karşısında yer alan arsamız üzerinde tarihi ve geleneksel mimari unsurları en modern tekniklerle birleşmesi neticesinde inşa edilen binamız, milletimize kazandırdığımız yeni bir şaheser olarak hizmete girmiş olacak. Aynı gün Amerikan düşünce kuruluşlarında Dış Politika Derneği ve SETA DC tarafından ortaklaşa düzenlenecek etkinlikle Amerikan akademik çevreleri ile bir araya geleceğim. Bazı basın yayın organı temsilcileri ile görüşme ve mülakatlar da gerçekleştireceğim. Bunun yanında Türk ve Amerikan iş dünyası temsilcileri ile görüşmelerimiz olacak. Bu çerçevede Türk-Amerikan İş Konseyi tarafından düzenlenecek 11. Türkiye Yatırım Konferansı’na iştirak edeceğim. Son derece yoğun bir temas ve toplantı trafiği içinde bulunacağız” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 4 dilde hazırlanan “Daha Adil Bir Dünya Mümkün” kitabını da Amerika’da yapılacak görüşmelerde muhataplarına hediye edeceğini kaydetti.
"Zulüm, suiistimal varsa bunun önüne geçeceğiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, basın toplantısında gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Erdoğan, bir gazetecinin sorusu üzerine gıda fiyatlarında ve üniversite öğrencilerinin kayıt döneminde emlak fiyatlarında fahiş fiyat artışlarını değerlendirerek, “Bizim işimiz zaten böyle bir adaletsizlik, zulüm, suiistimal varsa bunun sorumlusu olan bakan arkadaşlarım bunları yakın takibe almak suretiyle bu zulmün önüne geçeceğiz. Özellikle yurt konusunda bir defa Türkiye’de biz bugüne kadar hiçbir iktidarın yapmadığı yatırımları yapık. Şu anda bizim 1 milyona yakın yatak kapasitesi olan yurtlarımız var. Bizden önceki dönemlerde böyle yurt söz konusu değildi. Bunları biz yapık. Gayet de lüks yurtlar yaptık. Bu yurtlar çift yatak, bilemediniz 3 yataklı odalar olmak üzere gayet modern şekilde bu yurtlarımızı yaptık. Yurtlarımızla iftihar ediyorum. Bay Kemal’e kalırsa, bay Kemal’e ne yaparsanız yapın yediremezsiniz. Çünkü onun dünyası farklı. Dikili bir taşı yok, ağacı yok. Ama yalan mı aman yarabbi. Bunda bol. Onunla beraber hareket eden bazı medya grupları da var. Onlar devamlı karalama kampanyasını sürdürüyorlar. Ne yaparlarsa yapsın kervan yürüyor. Hiçbir dönemde olmadığı kadar öyle bir yalan atıyor ki 1 sene içinde bu sorunu bitirecekmiş. Zaten böyle abartılacak sorun yok. Ne abartıyorsun. Şu anda üniversite öğrencilerimize yönelik atılan bu adımlar, hiçbir dönemde atılmış değil. Gayet başarılı bir şekilde yürüyor. Dün baktım yine sözcüsü bir şeyler söylüyor. Söylediği ne yine yalan. ‘Çiftçi battı’ diyor. Ben daha bir gün önce şeker pancarı ile ilgili fiyat açıkladım. Yüzde 25 şeker pancarına biz zam yaptık. Çaydaki zam enflasyonun çok üzerinde, fındıkta hakeza öyle. Ben de diyorum bu yalancılar değil benim vatandaşım ne diyor. Benim vatandaşım gayet memnun. Bu şehirleri ben dolaşıyorum. Bunların yalanlarına bir defa inanmak mümkün değil. Kaldı ki üniversite öğrencileri ile ilgili konuşurken biz göreve geldik, üniversite öğrencilerinin aldığı burs 45 TL idi. Elinize dilinize dursun. Şu anda 650 TL’ye çıktı. Bunun yanında artık asistan seviyesinde olanlar neredeyse asgari ücrette bir ücret alıyorlar. Bu noktaya geldi. Bunlar bunu görmek istemiyorlar. Harçlarla ilgili biliyorsunuz uzun yılların sorunuydu. Bu harçları kim kaldırdı. Bu harçları da biz kaldırdık. Önce bunu onlara sormak lazım. Sizin dönemininiz sorunu olan bu harçları, öğrencilerin eylem yaptığı dönemleri unutmadık. Bunlar CHP döneminde gelen sorularda biz kaldırdık. Şu anda atacağımız adım şu. Özellikle Ticaret Bakanı’nın sorunu biraz yoğun olacak. Zincir marketler başta olmak üzere tüm marketlerdeki bu denetimleri ciddi bir şekilde sürdürmek suretiyle bu zincir marketlerdeki fiyat farklılıkları vs. bunların üzerine gitmek suretiyle buralardaki bu ciddi fiyat farklılıklarını kaldıracağız. Bunu inşallah Amerika dönüşü işin üzerine kendim de ilgilenmek suretiyle gideceğiz” dedi.
"Meclis açıldığında uzatmadan meclise göndereceğiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim yasası değişikliğine ilişkin olarak ise şunları söyledi:
“Bu konu ile ilgili tabii görevlendirdiğimiz arkadaşlar çalışmaları belli bir noktaya getirdiler. İnşallah Amerika dönüşü kendilerini tekrar dinleyeceğiz. Dinledikten sonra oradaki başlıklarla yürüyeceğiz. Temennimiz odur ki inşallah 2023 seçimlerine girerken çok daha farklı bir şekilde girelim. Türkiye’nin de arzuladığı beklediği bir sistemi inşallah yakalamış olalım. Bu konuda da Meclis şu anda kapalı. Meclis açıldığı anda inşallah bu yaptığımız çalışmayı belli bir noktaya getirip uzatmadan Meclise göndereceğiz. Müzakereleri de bu şekilde başlamış olacağız.”
"Afganistan yardımlarımızı göndereceğiz"
Erdoğan, Afganistan’a insani yardım konusunda da çalışmalar yapıldığını belirterek, “İnsani yardım konusunda bizim hiçbir zaman tereddüdümüz olmaz. Bu tür dost ülkelere her zaman insani yardımı gerçekleştirdik, bu dönemde de yine insani yardım konusunda gerek devlet olarak, gerek STK’larımızla Afganistan’a da bu tür yardımlarımızı göndereceğiz” dedi.
"Paşinyan bunu söylerken diğer taraftan benimle görüşme arzusu etmesi düşündürücü"
Ermenistan Başbakanı Paşinyan’ın Azerbaycan ve Nahçivan arasında açılması planlanan yeni bağlantı koridoru konusundaki sözlerine ilişkin de Erdoğan, “Bu koridorun açılması, açılmaması meselesi siyasi bir mesele. Bir taraftan bunu söylerken bir diğer taraftan benimle görüşmeyi arzu etmesi herhalde düşündürücüdür. Eğer Tayyip Erdoğan ile bir görüşme arzu ediyorsa burada belli adımların da atılması lazım. Biz görüşmelere kapalı değiliz. Görüşmeleri yaparız. Nitekim Gürcistan Başbakanı da görüşme arzusunu bana iletti. Biz bu görüşmeleri yaparken burada onların olumlu yaklaşım göstermek suretiyle bu adımları atması lazım. Bu konularda Gürcistan Başbakanı’nın diyalog talebini bana ulaştırması, burada yeni bir sürecin başlaması için böyle bir adım atılması. Bu konuda samimiyse ben de samimiyetimizi gösteririm ve diplomasiyi burada başlatırız. Diplomasi başladığı zaman burada bir şeylerin alınıp verilmesi lazım. Temenni ederim olumsuzluk değil olumlu yaklaşımlar hakim olur ve inşallah Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki sıkıntı bu koridorların açılmasıyla aşılmış olur” açıklamalarında bulundu.
"Miçotakis’in görüşme talebini ABD’de gerçekleştireceğiz"
Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in mültecilere yönelik açıklamalarını da değerlendiren Erdoğan, “Göçmenler konusunda tabii ki mesajımız olacak, çünkü bunun en büyük yükünü çeken biziz. Burada yaklaşık göçmenler olarak 4.5 milyon insan var. Bunlarla ilgili yükü kaldırmaya çalışan Türkiye gereken adımların karşı taraftan da atılmasını bekliyor. Birinci derecede batı karşı tarafta en önemli adımı atması gereken blok. Bunu kendilerinden görmemiz lazım. Miçotakis görüşme talebini Amerika’da gerçekleştireceğiz. Orada görüşmemiz var. Yaptıkları bu 9’lu açıklamada maalesef arzu edilmeyen bazı beyanlar oldu. Bunun üzerine de Dışişleri Bakanlığımız gerekli açıklamaları yaptı. Bundan ne derece samimiler, ne derece direnecekler bunu da göreceğiz. Türkiye kimsenin bu noktada kapıkulu değildir. Atılması gereken adımları da dürüst şekilde karşımızdakilerden görmemiz lazım. Görmezsek gereken kararı alır, ona göre adımlarımızı atarız” dedi.
