G7’den Rusya, İran, Çin ve Kuzey Kore’ye nükleer gerginliği azaltma çağrısı

Japonya’nın dönem başkanlığında ülkenin Hiroşima kentinde gerçekleştirilen G7 Liderler Zirvesi’nin ilk gününün sonunda "Nükleer Silahsızlanmaya İlişkin Hiroşima Vizyonu" adlı ortak bir bildiri yayınlandı. ABD Başkanı Joe Biden, İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, Kanada Başbakanı Justin Trudeau, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un yanı sıra Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Charles Michel ile AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in katılımıyla gerçekleştirilen zirvede liderler tarafından yapılan açıklamada, Hiroşima’nın 1945’te atılan atom bombasının hedefi olduğu hatırlatılarak bildirinin simgesel önem taşıdığı belirtildi. Dünyada 77 yıldır nükleer silah kullanılmamasının önemli olduğu vurgulanan açıklamada, "Rusya’nın silah kontrol rejimini baltalayan sorumsuz nükleer söylemleri ve Belarus’a nükleer silah konuşlandırma niyetini beyan etmesi tehlikeli ve kabul edilemez" ifadeleri kullanıldı.

Nükleer gerginliği azaltma çağrısı
Soğuk Savaş’ın sona ermesinden bu yana küresel nükleer cephaneliklerin miktarında yaşanan genel düşüşün devam etmesi gerektiğinin altı çizilen açıklamada, "Güvenlik politikalarımız, nükleer silahların var oldukları sürece savunma amaçlarına hizmet etmesi, saldırganlığı caydırması ve savaş ve baskıyı önlemesi anlayışına dayanmaktadır" ifadelerine yer verildi. Nükleer silahların olmadığı bir dünyaya nükleer silahların yayılması önlenmeden ulaşılamayacağı kaydedilen açıklamada, Rusya, İran, Çin ve Kuzey Kore’ye nükleer gerginliği azaltma çağrısı yapılarak, "Hiçbir ülkenin nükleer silah testi yapmaması veya başka bir nükleer patlama gerçekleştirmemesi gerektiği konusunda hemfikiriz. Buna yönelik tehditleri kınıyoruz ve Kapsamlı Nükleer Testlerin Yasaklanması Anlaşması’nın (CTBT) yürürlüğe girmesinin aciliyet gerektirdiğini bir kez daha vurguluyoruz" denildi. Açıklamada, G7 ülkelerinin gerçekçi, pragmatik ve sorumlu bir yaklaşımla, hiçbir ülkenin güvenliğini riske atmayan, nihai nükleer silahsız bir dünya hedefine olan bağlılığını yinelediği kaydedildi.