ISPARTA (AA) - Selçuk Bayraktar, Süleyman Demirel Üniversitesi, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi ve Türkiye Teknoloji Takımı'nın Isparta'daki Prof. Dr. Lütfü Çakmakçı Konferans Salonu'nda düzenlediği "Milli Teknoloji Hamlesi" konulu söyleşide konuştu.
Baykar'ı ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı ile yürüttükleri "Milli Teknoloji Hamlesi" serüvenini anlatan Bayraktar, Can Sağlığı Vakfının yürüttüğü sağlık alanındaki gönüllü ve toplumsal faaliyetler ile henüz yeni kurdukları Kültür ve Medeniyet Vakfının misyonuna değindi.
Şirketin adım adım nasıl büyüdüğünü, hikayesini ve serüvenini katılımcılarla paylaşan Bayraktar, "Bayraktar TB2, 2014'te ilk uçuşunu yaptı, şu anda 35 ülkede görev yapıyor. Dünyanın en fazla ülkeye ihraç edilen SİHA'sı. 2015'te ROKETSAN'ın yaptığı mühimmatla silahlanarak ülkemizin ilk SİHA'sı oldu. Serüven 6 kilodan başladı, 6 tonluk AKINCI 2019'da uçtu." diye konuştu.
AKINCI'nın da 10'dan fazla ülkeye ihraç edildiğini belirten Bayraktar, serüvene ilk çıktıkları günden itibaren hayalleri olan Kızılelma'yı da 2023'e bir ay kala uçurduklarını ifade etti.
"Kızılelma, havacılık muharebesinde yeni dünyanın kapılarını araladı"Kızılelma ile serüvenin bitmediğini, gözlerini uzaya diktiklerini vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:
"Dünya havacılık tarihine geçecek uçuşlar var. İki insansız savaş uçağının yakın formasyon uçuşu dünya havacılık tarihinde ilk oldu. Bir anlamda geleceğin muharebesini bugünden tasarlıyor olduk. Nasıl ki ecdadımız Ergenekon'da dağı eritip yeni dünyanın kapılarını açıp, o dünyaya yürüdü. Aynı o şekilde Kızılelma da havacılık muharebesinde yeni dünyanın kapılarını bir anlamda bu uçuşlarıyla aralamış oldu. Tabii sonrasında da yürünecek ne kadar uzun yol olduğunu da bir anlamda bu uçuşlar, bu teknoloji anlatmış oluyor."
Bayraktar, 2024'te üretim versiyonu Kızılelma'nın uçuşunu gerçekleştirdiğini, seri imalatı ile test ve giriştirme süreçlerinin devam ettiğini ifade etti.
Çok yakın zamanda bir ilkin daha yaşandığına dikkati çeken Bayraktar, "Dünyada ilk defa kısa pistli gemilerden bir SİHA'nın inip kalkmasını Bayraktar TB3 başardı. Hatta bu konuda 3 ülke yarış halindeydi; ABD, Türkiye ve İsrail. Kısa pistli gemilerden otomatik şekilde inip kalkmayı ilk başaran Türkiye olmuş oldu." dedi.
"Baykar, gelirlerinin yüzde 90'dan fazlasını ihracattan elde ediyor"Selçuk Bayraktar, ileri düzey teknolojiyi geliştirme üzerine çalışmalarının 20 yıl boyunca devam ettiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Baykar, dünyanın en büyük insansız hava aracı üreticisi, dünyadaki en büyük insansız hava aracı şirketi ve en yakın rakibinden, Amerikalı rakibinden son 3 yıldır yaklaşık 3 kat büyük. Bütün gelirlerini yüzde 90'dan fazlasını ihracattan elde ediyor. Savunma sanayisinde bunun dünyada örneği zaten yok. Yüksek teknoloji geliştiren firmalar arasında baktığınızda da yani teknoloji devlerini dahi katarsak buna benzer bir örnek bulmanız çok zor."
Ülkenin tam bağımsız ve müreffeh yarınlarını inşa edecek alanlar üzerine çalışmaya devam etiklerini dile getiren Bayraktar, gençlerin bu çıtayı, azimle, kararlılıkla, dosdoğru düsturla ve yılmadan çalışarak daha ileriye taşıyacağını söyledi.
"Ülkemiz artık insansız hava araçları alanında dünyanın bir anlamda lideri konumuna gelmiş durumda. Dünya SİHA pazarının yüzde 65'i Türkiye'nin. Düşünün ki yüzde 60'ı Baykar'ın." diyen Bayraktar, ülkenin 20 sene önce bu alanda yüzde 89 yurt dışına bağımlı olduğuna dikkati çekti.
Savunma sanayisinde yerlilik oranının yüzde 80'lerin üzerine çıktığını vurgulayan Bayraktar, yine kendi kaynaklarıyla "Fergani" adlı uzay girişimini kurduklarına değindi.
İlk uydunun gelecek ay uzaya çıkmış olacağını aktaran Bayraktar, kimsenin takipçisi olmadıklarını, herkesten farklı olmaya özen gösterdiklerini kaydetti.
Bayraktar, küresel konumlama sistemini inşa etmeyi hedeflediklerini belirterek, uzaya bağımsız çıkma imkanı sağlayacak fırlatma araçları üzerine de çalışmaya başladıklarını anlattı.
"Kendi değerleriyle düşünen büyük dil modeli inşa etmeye çalışıyoruz"Bayraktar, yaklaşık bir yıldır Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı ve Baykar ortaklığında yürütülen "T3 AI" isimli proje kapsamında Türkçe'yi en iyi şekilde konuşabilen, kendi değerleriyle düşünen büyük dil modeli inşa etmeye çalıştıklarını bildirerek, "Şu anda dünyadaki dil modelleri, sınırsız kaynaklar ve işlemci gücünü kullanarak bir anlamda insan konuşmasını taklit eden, istatiksel verilerle çalışan bir yaklaşıma sahip." ifadesini kullandı.
Üzerine çalıştıkları dil modelinin bu noktada dünyadaki örneklerinden farklı olduğuna değinen Bayraktar, "Biz biraz daha insanın doğal düşünmesiyle, düşünmesinin mantığını kullanarak işleyen bir makine inşa etmeye çalışıyoruz. Biraz da düşünmenin bir anlamda semantiğiyle, mantığıyla işleyen bir dil modeli inşası çabası içindeyiz." şeklinde konuştu.
"TEKNOFEST, Türk milleti tarafından büyük coşkuyla sahiplenildi"Bayraktar, 2018'den beri tam bağımsız, müreffeh ve güçlü Türkiye hayaliyle TEKNOFEST'i düzenlediklerini vurgulayarak, en büyük dönüşüm rüzgarlarının yüksek teknoloji üzerinden olduğuna dikkati çekti.
Medeniyetlerin, adalet, iyilik ve hürriyet değerlerinin güçlenmesi için yüksek teknolojinin en ileri düzeyde geliştirilmesi gerektiğini dile getiren Bayraktar, bu kapsamda düzenlenen TEKNOFEST'in Türk milleti tarafından büyük coşkuyla sahiplenildiğini ifade etti.
En son TEKNOFEST'in Adana merkezli gerçekleştirildiğini hatırlatan Bayraktar, orada 1 milyondan fazla ziyaretçi ağırladıklarını, 1 milyon 650 bin öğrencinin 50 farklı alandaki yarışmaya başvurduğunu aktardı.
TEKNOFEST'in sınırları aşan, 7'den 70'e herkesi kuşatan bir etkinlik olduğunun altını çizen Bayraktar, gelecek yıl KKTC ve İstanbul'da düzenlenecek festivale tüm öğrencileri ve ailelerini davet etti.
Konuşmasının ardından öğrencilerin sorularını yanıtlayan Selçuk Bayraktar'a, Süleyman Demirel Üniversitesince fahri doktora payesi verildi.
Muhabir: Ayşe Yıldız,Yalçın Çelen,Zehra Tekeci
