yürüten Avrupa Diplomatlar Birliği yönetimine ilk defa bir Türk seçildi. Birliğe seçilen işadamı Ferhat Bozçelik, "11 Eylül olayları ile başlayan islamofobi, Norveç olaylarıyla yıkılmaya başladı" dedi.
İSTANBUL (İHA) - 2000 yılında, dönemin Avrupa Birliği Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günter Verheugen önderliğinde ve Alman Diplomat Günther Meinel başkanlığında kurulan Avrupa Diplomatlar Birliği yönetimine ilk defa bir Türk seçildi. Birlik yönetimine seçilen işadamı Ferhat Bozçelik, İhlas Haber Ajansı'na bir ziyaret gerçekleştirerek hem birliğe seçilmesi, hem de Batı'da oluşan 'islamafobi" ile ilgili açılmalarda bulundu.
ŞİMDİ KENDİLERİNİ SORGULUYORLAR
Birliğin yönetimine giren ilk Türk olarak gurur duyduğunu anlatan Bozçelik, amaçlarının kötü gösterilmeye çalışılan İslam dininin ve Müslümanların aslında öyle olmadığını göstermek olduğunu söyledi. Müslümanlar ile Hıristiyanlar arasında diyalog oluşturmaya çalıştıklarını anlatan Bozçelik, şöyle konuştu: "Son Norveç olayı gösteriyor ki terör her kesim tarafından gelebilir. 11 Eylül saldırıları ile tüm dünyada başlayan İslamofobi Norveç olayları ile yıkılmaya başlamıştır. Şimdi Hıristiyanlar da kendilerini sorgulamaktalar."
Bozçelik, birliğin tüm Avrupa ülkelerinde ofisi bulunduğunu ve üyelerin yüzde 75'inin resmi diplomat, yüzde 25'inin de işadamı olduğunu belirterek "Bu güne kadar hiç bir Türk bırakın yönetim kuruluna seçilmesini üye olarak bile kabul edilmemişti" dedi. Bundan 2.5 yıl önce bir deneyim yapıldığını anlatan Bozçelik, şunları söyledi: "Türkiye'den ya da Avrupa'dan ciddi bir Türk seçelim Türkiye ile bağlantıyı sağlayalım diyorlar.
Maalesef olmuyor. Geçen sene tesadüf tanışıyoruz. Geçen sene tanıştığımızda Avrupa Diplomatlar Birliği Genel Başkanı Günther Meinel, Türkiye'ye gerçekten ihtiyaçları olduğunu yaklaşık 1 buçuk yıldan beri Türkiye'deki derneklerin başına geçirebilecekleri bir Türk aradıklarını söylediler. Bu sayede yönetime girdim ve çalışmalara başladık. Geçen hafta Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ile bir görüşme yaptığımızda, 'bizi kırk yıldan fazla beklettiniz. Şimdi bekleme sırası bize geldi' diyerek esprili ve çok ciddi bir mesaj verdi."
Avrupa Birliği'nin gerçek kuruluş amacının detayına baktığımız zaman gayesinin dünyanın en büyük birliği olmak olduğunu anlatan Bozçelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Amerika'da, Çin'de, Rusya'da bir birlik vardı. Sonra Avrupa bir araya geldi ve bu böyle olmaz dedi. Biz daha da kuvvetleşmemiz için bir araya gelmemiz lazım. 2000 yılında bir araya geldiklerinde şunun farkına vardılar.
Dediler ki biz iç içe birbirimizi daha iyi tutabilmemiz için, birbirimizi daha iyi anlayıp, ticari anlamda da birbirimizi bağlantıda sağlayacak bir dernek olması lazım. Bunun için Avrupa diplomatlar birliği kuruldu. Bunların hedefi ticari alanlarında birbirleriyle paslaşmak hükümetin elini uzatamadığı yerlerde bu diplomatların gelip de iç içe görüşmeleridir.
Çünkü biz, hiçbir partiye bağlı üye değiliz. Avrupa diplomatlar birliği komisyon üyesiyiz fakat bizim üyelerimizin hiç birisinin partisi yok. Avrupa Diplomatlar Birliği'ne bağlıyız."
Avrupa Diplomatlar Birliği içerisine girdikten sonraki araştırmalarında ana problemin islamofobi olduğunu anladığını söyleyen Bozçelik, sözlerine şöyle devam etti: "Bu konu içerisinde en büyük sorun Müslüman olmamız. Bugün bunu artık hiç kimse inkar edemez. Bunu çözebilmek için sayın başkanımız Günther Meinel ile çok ciddi bir çalışma yaptık.
Avrupa'dakiler Almanya dahil, Türkleri doğru düzgün tanımıyor. Bundan 15 yıl önceki fotoğraflarla geçiniyorlar. Bunun üzerine bizde dedik ki, İslam olayını başlatmamız lazım. Geçen hafta Diyanet İşleri Başkanımızın yanına giderek bu diyaloga başvurduk. Sayın başkanımızın aynı ifade ettiği gibi biz Avrupa'ya kendimizi iyi ifade edememişiz."
Ferhat Bozçelik, 11 Eylül'den sonra "İslam fobisi" diye bir cümlenin ortaya çıktığını ve Müslümanların kötü bir insan olarak görülmeye başladığını belirterek şöyle konuştu: "Bu bizim çok zorumuza gitti. Yani 11 Eylül'ün faturası bütün Türklere yani Müslümanlara çıkması çok yanlış bir olaydı.
Bir türlü ikna edemedik kendimizin ve İslam'ın ne kadar doğru bir din olduğunu. Oslo'daki olayda da bir tane bir insanın yaptığı vukuatla birden bire İslam fobisi kalktı ve kendi Hıristiyanlık fobisi ortaya çıkacak gibi bir durum ortaya çıktı. İslam fobisi yüzde 50 kalktı diyebiliriz. Çünkü, artık kendilerini sorgulamaya başladılar. Bütün kötülüklerin arkasında İslamiyet'in olmadığını, bunun bir Hıristiyanın da yapabileceğini ortaya koydu. Avrupa'da hepsi aşırı sağcıların ve böyle bir dine düşkün olan grupları hemen takibe almaya başladılar. Hatalarını ortaya koymuş oldular böylelikle."
İslam dininin barışçıl bir din olduğunun altını çizen Bozçelik, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ile bir sonraki toplantıyı Almanya'da yapacaklarını söyledi. Almanya'daki toplantıda Avrupa Birliği Parlamentosu içinde Müslüman'dır diye karşı gelen kişileri davet edeceklerini belirten Bozçelik, sözlerini şöyle tamamladı:"Yüksek mevkideki din adamlarımızı davet edeceğiz.
Türkiye'den din adamlarımızı götüreceğiz. Orada gerçek dinimizi anlatmaya çalışacağız. Onların tutup da gözünde bulundukları 11 Eylül'deki Müslümanların biz Müslümanların olmadığını, bizimde teröre karşı olduğumuzu anlatacağız. Ramazan ayı hürmeti üzerine de çok güzel bir gelişme oldu. Avrupalıların yaptığı hataları kabul etmeleri yani şu anda resmi bir açıklama yapsa da biz parlamenterlerle görüşüyoruz."
Avrupa Diplomatlar Birliği'inde ilk Türk
Avrupa Birliği bünyesinde kurulan ve insan hakları ve ekonomik gelişmeler üzerine faaliyetler
Yorum Yazın