Adalet Bakan Yardımcısı Uğurhan Kuş ile Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Huriye Martı, Ankara Hakimevi’nde düzenlenen törenle söz konuşu işbirliği protokolünü imzaladı.
Törende konuşan Adalet Bakan Yardımcısı Kuş, ceza infaz kurumlarında yürütülen din ve ahlak eğitimi uygulamasının iki temel gerekçesinin bulunduğunu belirterek, "İlki, anayasa gereği bireylere sağlanan eğitim, din ve vicdan hürriyeti gibi haklardan hükümlü ve tutukluların mahrum edilemeyeceği düşüncesi. İkincisi ise tutuklu ve hükümlülerin topluma kazandırılması ve yeniden suç işlemeyi önlemeye yönelik rehabilitasyon çalışması kapsamında dini ve ahlaki prensiplerden yararlanma fikridir" diye konuştu.
Ceza infaz kurumlarındaki din eğitimden il ve ilçe müftülükleri tarafından görevlendirilen cezaevi vaizlerinin sorumlu olduğunu ifade eden Kuş, din ve ahlak eğitimi dersleri, Kur’an- Kerim kursu hizmetleri, koğuş hizmetleri, haftalık ve aylık konferanslar gibi faaliyetlerin ceza infaz kurumlarında görevli 585 vaiz tarafından yürütüldüğünü söyledi. Kuş, söz konusu iş birliği protokolü ile bu sayının bin 500’e kadar çıkarılmasının hedeflendiğini dile getirdi. Ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlü ve tutukluların ihtiyaç duydukları ve talep ettikleri Kuran-ı Kerim’lerin, Diyanet İşleri Başkanlığı ve il/ilçe müftülükleri tarafından hızla temin edildiğini anlatan Kuş, bu kapsamda bugüne kadar ceza infaz kurumlarına 50 binin üzerinde Kur’an-ı Kerim gönderildiğini aktardı.
Kuş, "Bu protokol ile ceza infaz kurumlarında bulunan tutuklu ve hükümlüler ile denetimli serbestlik müdürlüklerindeki yükümlülerin, dini eğitim ve ahlaki gelişimlerine katkı vermeye yönelik olarak din eğitiminin alan uzmanları tarafından rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilerek rehabilitasyon sürecine katkıda bulunmak, milli, manevi ve sosyal gelişimlerine katkıda bulunarak yeniden suç işlemelerini önlemek ve din eğitimi çalışmalarının geliştirilmesi hususlarında ilgili kurum ve kuruluşlarla iş birliği gerçekleştirmesi amaçlanmaktadır. Bakanlığımızın bu kapsamda bireylere sağlamış olduğu köklü, kurumsallaşmış desteğin hükümlü ve tutukluların bireysel gelişimi ile toplum yararına olan katkıları tartışılmazdır" ifadelerini kullandı.
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Huriye Martı ise insan hayatında her anın, her dönemin mutlak suretle manevi anlamda desteklenmeye ihtiyacının olduğunu ifade ederek, "Bu, özellikle cezaevlerinde kalan tutuklu ve hükümlülerin, ya da denetimli serbestlik kapsamında kendilerine hayatta yer bulmaya çalışan yükümlülerin hayatı olduğun da çok daha anlam kazanmaktadır. Diyanet İşleri Başkanlığımız, toplumun bütün kesimlerine hem din hizmeti hem din eğitimi hem de manevi danışmanlık ve rehberlik hizmeti sunmakla mükelleftir. Bu kapsamda yaklaşık 70 yılı bulan süredir cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlülere başkanlığımız tarafından hizmet götürülmektedir" şeklinde konuştu.
Tören, protokolün imzalanması ve hediye taktiminin ardından sona erdi.
Adalet Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında iş birliği protokolü
Adalet Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında, ceza infaz kurumlarında bulunan tutuklu ve hükümlülere din eğitimi, manevi danışmanlık ve rehberlik faaliyetleri sunularak yeniden suç işlenmesinin önüne geçmek amacıyla iş birliği protokolü imzalandı.
Yorum Yazın