Çelikten sanat eserleri ödüllendirildi

OYAK Maden Metalürji Grubu şirketlerinden Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları T.A.Ş.’nin (Erdemir), Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi iş birliğiyle bu yıl 5'ncisi düzenlediği Çelik ve Yaşam Heykel Yarışması’nın kazananları belli oldu. Bu yıl 'Çelik ve Çocuk/Çocukluk' temasıyla düzenlenen yarışmanın Tophane-i Amire’de gerçekleştirilen ödül töreninde, 107 başvuru arasından seçilen 18 heykel çalışması ödül almaya hak kazandı.Değerlendirme sonucunda Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öğrencilerinden Berke Uysal 'Nasıldı Çocukluk' eseriyle 1'incilik ödülüne, Ömer Kasımoğlu 'Tempus Fugit' eseriyle 2'nciilik ödülüne ve Anadolu Üniversitesi öğrencisi Alena Firsanova ise 'Çocukluk' eseriyle 3'üncülük ödülüne layık görüldü. Diğer 15 heykel ise Mansiyon Ödülü, Jüri Özel Ödülü ve Erdemir Özel Ödülü’nü almaya hak kazandı.

''Bir ülkenin ancak sanat ve bilimle kalkınabileceğine inanıyoruz'' Törene katılamayan OYAK Maden Metalürji Grubu Başkanı Toker Özcan şu metni okundu: ''Erdemir olarak ürettiğimiz çeliğin yaşamdaki vazgeçilmez yerine dikkat çekiyor ve ülkemizin gelişimine önemli katkılar sağlayacak tüm alanlarda projeler geliştiriyoruz. Sanat da bu alanlardan biri. Bir ülkenin ancak sanat ve bilimle kalkınabileceğine inanıyoruz. Bu inançla da ülkemizde sanat eğitimine destek olmak, heykel alanında genç yetenekleri teşvik etmek ve onları desteklemek amacıyla 2005 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi iş birliğiyle Çelik ve Yaşam Heykel Yarışmamızı başlattık. Erdemir çeliğinin kullanıldığı bu yarışmamızda her bir eser ilmek ilmek işlendi ve bunun sonucunda; çelik sanatla buluştu. Katkılarından dolayı tüm öğrencilerimize teşekkür ediyor ve ödül almaya hak kazanan gençlerimizi tebrik ediyorum''.

''Ülke çapında tüm heykel öğrencilerine açık olan ve büyük kapsamlı bir yarışma düzenledik'' Etkinlikte konuşan Mimarsinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Güzel Sanatlar Öğretim Görevlisi Neslihan Pala, ''Ülke çapında tüm heykel öğrencilerine açık olan ve büyük kapsamlı bir yarışma düzenledik. Yarışma öncesinde üniversitelere çelik, metal, ve demir geliyor. Çocuklarda yarışma gününe kadar üretmeye başlıyor. Yarışmaya 107 yarışmacı katıldı, 18 eserler ödüllere laik görüldü. Öğrenciler, çalıştıkları atölyelerde eğitimini aldıkları için gayet olgun işler ortaya çıktı. Küçük sınıflarda okusalar gayet başarılı işler ortaya koydular. Sanatın gelişmesi için bu tür yarışmaların daha fazla olması faydalı olabilir. Ya da heykel sempozyumlarının daha fazla olması da iyi olabilir. Çünkü ülkemiz uluslararası heykel sempozyumlarının sayısı oldukça düştü. Daha fazla çalıştığımız kurum ve belediyeler vardı, artık toplasan 2 tane belediye ile çalışabiliyoruz. Bunların tekrar canlanması gerektiğini düşünüyorum'' ifadelerini kullandı.

Erdemir’in sanat eğitimine destek olmak, heykel alanında genç yetenekleri teşvik etmek ve onları desteklemek amacıyla düzenlediği yarışmanın 1'incisine10 bin TL, 2'ncisine 7 bin 500 TL, 3'üncüsüne 5 bin TL, Mansiyon Ödülü’ne layık görülenlere 3 bin TL, Jüri Özel Ödülü ve Erdemir Özel Ödülü’nü almaya hak kazanan öğrencilere ise 2 bin TL takdim edildi. Ayrıca, ödül almaya hak kazanan tüm öğrencilere sertifika verildi. Bu yıl 'Çelik ve Çocuk/Çocukluk' temasıyla düzenlenen yarışmaya,tüm üniversitelerin heykel bölümünde lisans ve lisansüstü eğitim gören toplam 107 öğrenci başvuru yaptı. Yarışmada dereceye giren öğrencilerin eserleri, 5 Temmuz tarihine kadar Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Tophane-i Amire Kültür Sanat Merkezi Tek Kubbe Salonu’nda sergilenecek.

Yarışmanın üzerinde üretilen işlerin yaklaşık 1,5 - 2 ay arası süreci kapsadığını belirten Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümü Metal Atölyesi Öğretim Görevlisi Doç. Bülent Çınar, ''Daha büyük işler olursa onlar daha fazla zaman alıyor. Bu yarışmanın limitleri vardı; heykelin 1 metre en uzun kenarıydı dolayısıyla bunun üretim süreci 1,5 ayı buluyor, bunu konuda öğrenciye yeterli süre verilmiş oluyor. 1,5 ay öncesinden öğrenciye ham maddesi teslim edilmiş oluyor. Firmanın vermiş olduğu bu malzemeleri çocuklar yeterli sürede çalışabiliyorlar. Bu, bence Türkiye için çok önemli. Sanat eğitiminde çok iyi sıçrama oluşturuyor. Sanayi ve üniversite iş birliği her zaman konuşulur. Biz, sonuçta sanatçı yetiştiren bir üniversiteyiz. Sanayi ile nasıl bir bağımız olabilir diye düşündüğünüz de işte bu böyle bir bağ oluşturuyor. Sanayi ve üniversite iş birliği için bizim öğrencimizin gelecek vizyonu dahilinde mesleki formasyon açısından çok önemli bir değer üretiyor'' dedi.