İSTANBUL (İHA) Merkez Bankası'nın 12 Nisan'da yapılan genel kurulunda kabul edilen, bankanın ana sözleşme değişikliklerini içeren ''Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Anonim Şirketinin Esas Mukavelesinde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı'', Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Bankanın esas mukavelesinin 41'inci maddesinde yapılan değişiklikle Merkez Bankasının hükümetle ilişkileri ve bununla ilgili görevleri yeniden tanımlandı ve ''hazinedarlık'' bu görevler arasından çıkarıldı.
''Mali ve ekonomik müşavirlik ve mali ajanlık'' başlığı ile yeniden düzenlenen madde uyarınca Merkez Bankası, hükümetin mali ve ekonomik istişare organı olmaya devam ediyor. Bu sıfatla banka, para ve kredi politikası konusunda hükümetçe incelenmesi istenilecek hususlar hakkında görüş beyan edecek. ''Yabancı memleketlerle yapılacak mali ve ticari anlaşmaların akdine ilişkin müzakerelerde Merkez Bankası temsil olunur'' hükmü kaldırılırken, devletin milletlerarası mali ve iktisadi münasebetlerinde bankaya, hükümetin mali ajanlığı verilebilecek.
Banka, her nevi devlet iç borçlanma senetlerinin mali servisini, özel kanunlara veya bunlara dayanan kararlara göre kambiyo denetlemesini ve dış ticaret rejimi tatbikatını veya benzeri işlemleri yapmakla görevlendirilebilecek. Bu sıfatla yaptığı işlemlerden dolayı üçüncü şahıslar tarafından bankaya sorumluluk tevcih edilemeyecek. Değişiklik ile ''banka hükümetin hazinedarıdır'' hükmü kaldırıldı. Buna göre Merkez Bankası, Hazine Müsteşarlığının talebi üzerine devletin gerek içerde ve gerekse yabancı memleketlerde tahsilat ve tediyatını ve bütün Hazine işlemlerini ve memleket içi ve dışı her nevi para nakil ve havale işlerini yapacak veya yaptıracak. Bu işler için uygulanacak ücret, banka tarafından tespit edilecek. Merkez Bankası, önceden bu iş ve işlemleri, ''hazinedarlık'' sıfatı ile ücretsiz yapıyordu.
Hazine Müsteşarlığına ait tevdiatın nemalandırılmasına ilişkin usul ve esaslar da banka ile Hazine Müsteşarlığı tarafından ortak belirlenecek. Önceki ana sözleşmede, Hazine ve katma bütçeli idarelerle, özel idare ve belediyelere ait paraların, kurulu olduğu mahallerde Merkez Bankasına, kurulu bulunmadığı yerlerde muhabirlerine yatırılması zorunluluğu bulunuyordu ve bu tevdiata faiz ödenmiyordu. Değişiklik ile Hazine ve katma bütçeli idarelerle, özel idare ve belediyelere ait paraların Merkez Bankasına yatırılmasına ilişkin hüküm de kaldırılmış oldu.
''RİSKLERİN TOPLANMASI'' GÖREVİ YOK
Ana sözleşmede yapılan değişiklikle sözleşmenin ''Bilgi isteme ve risklerin toplanması- Bilgi isteme yetkisi, bankaların bilançoları ve raporları'' adlı IV. bölümünün başlığı, ''Bilgi isteme'' olarak değiştirildi. ''Merkez Bankası bünyesinde, mali kuruluşların müşterilerinin risk durumlarına ilişkin bilgileri toplamak için risk merkezi kurulmasına'' ilişkin madde iptal edildi. İptal edilen 44. maddede ''Banka, Türkiye'de faaliyette bulunan mevduat bankaları, katılım bankaları, kalkınma ve yatırım bankaları, finansal holding şirketleri, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri, finansman şirketleri ile Banka ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunca belirlenecek diğer mali kuruluşların müşterilerinin risk durumlarına ilişkin bilgileri nezdinde toplamak, BDDK ve ilgili kuruluşlarla paylaşmak üzere Risk Merkezi kurar.
Yukarıda belirtilen kuruluşlar, bankalar bakımından keşide ettikleri protestolar da dahil olmak üzere, müşterilerinin risk durumları hakkında istenecek her türlü bilgiyi belirlenecek biçim ve içerikte vermekle yükümlüdür. Risk Merkezinin bütün işlem ve kayıtları gizlidir. Risk Merkezince sağlanacak bilgilerin biçim ve içeriğine, derlenmesine, paylaşılmasına ve diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar BDDK'nın uygun görüşü alınmak suretiyle Bankaca belirlenir'' hükmü bulunuyordu.
Bu hükmün kaldırılmasına paralel, Merkez Bankası Banka Meclisinin görev ve yetkileri sayılırken, ''risk bilgilerinin toplanmasına ilişkin usul ve esasların belirlenmesi'', bu kapsamdan çıkarıldı. Banka Meclisi, ''bilgi istemeye ve istatistiki bilgileri toplamaya ilişkin usul ve esasları'' belirleyecek. Ayrıca, Banka Meclisine, gerektiğinde sınırlarını yazılı olarak açıkça belirlemek şartıyla yetkilerinden bir kısmını diğer organlara devredebilme imkanı getirildi.
DEĞERLEME FARKLARI
Merkez Bankası Kanunu'nda geçen yıl yapılan ''Değerleme farkları''na ilişkin değişiklik de karar ile banka ana sözleşmesine yansıtıldı. Buna göre, Türk parasının yabancı paralar karşısındaki değerinin ve uluslararası piyasalarda altın fiyatlarının değişmesi nedeniyle bankanın aktifindeki ve pasifindeki dövizlerin, efektiflerin ve yabancı para cinsinden diğer varlık ve yükümlülükler ile altınların değerlemesi sonucu oluşan değerleme farkları ayrı bir hesapta izlenecek.
Türk parasının yabancı paralar karşısındaki değerinin ve uluslararası piyasalarda altın fiyatlarının değişmesi nedeniyle bankanın aktifindeki ve pasifindeki dövizlerin, efektiflerin ve yabancı para cinsinden diğer varlık ve yükümlülükler ile altınların değerlemeye tabi tutulması sonucu banka lehine oluşan gerçekleşmemiş değerleme farkları, değerlemenin yapıldığı dönem kazancına dahil edilmeyecek ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gelir olarak dikkate alınmayacak. Banka aleyhine oluşan gerçekleşmemiş değerleme farkları ise değerlemenin yapıldığı dönem kazancından düşülmeyecek ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınmayacak.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 280'inci maddesi hükmü, bu madde kapsamında yapılacak değerlemede uygulanmayacak.
Merkez'e yeni görev
Banka artık, Hazine Müsteşarlığının talebi üzerine devlet adına tahsilat, para nakil ve havale işlemlerini, ücret karşılığı yapacak veya yaptıracak.
Yorum Yazın