Sorunları ve Çözüm Önerileri' toplantısına, kuyumcuların bankalara karşı rekabet bayrağını açması damga vurdu.
Türk Ekonomi Bankası (TEB)'nın sponsor olduğu toplantıya, Türkiye genelindeki kuyumcu odalarının başkanları ve sektörün ileri gelen firmaları katıldı. İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Kameroğlu, yaptığı konuşmada, sektörün son zamanlarda ciddi kan kaybettiğine dikkat çekti. Türkiye'de 2008 krizine kadar 35 bin kuyumcu ve 5 bin civarında imalatçının faaliyet gösterdiğini belirten Kameroğlu, "2008'den sonra krizin etkisiyle altın fiyatlarında meydana gelen hızlı yükselme, kuyumculuk sektöründe ciddi talep daralmasına yol açtı. Birçok firma küçülmeye gitti. Sektörde son beş yılda 15 bin civarında yetişmiş eleman, 5-10 bin civarında kuyumcunun kapandığını tahmin ediyoruz" dedi. Bu süreçte özellikle imalatta ciddi kayıplar olduğuna dikkat çeken Kameroğlu, son birkaç yıldan beri sektörün siyasetin malzemesi olduğunu, bu konuda ciddi rahatsızlıkları bulunduğunu belirtti.
BANKALARIN UYGULAMALARI, KUYUMCULARA KARŞI YANLIŞ
Altın fiyatlarındaki aşırı dalgalanmalardan dolayı sektörün ciddi sıkıntı içine girdiğini aktaran Kameroğlu, son dönemlerde yastıkaltı birikimin ekonomiye kazandırılmasında bankalar ile kuyumcular arasında yaşanan tartışmalara değindi. "Bankaların kuyumculuk sektörüne girmesi bizi rahatsız ediyor" diyen
Kameroğlu, yıllardan beri vatandaşlara altın satan yerin kuyumculuk sektörü olduğunu söyledi.
Kameroğlu, her türlü meşakkatine katlanmış olmakla beraber ülkemizin daha da güçlenmesini istediklerini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "ekonomisi daha iyiye gitsin ama bu yapılırken de bir sektör, diğer sektörle karşı karşıya getirilmesin. En basitinden, yastıkaltındaki altının ekonomiye kazandırılması doğrultusunda bazı bankaların uygulamaları, kuyumculuk sektörünü rahatsız edecek boyuta ulaştı. Şu an bunu uygulayan bankalara sesleniyorum, bu uygulamanızı akılcı ve kuyumcu odalarıyla biraraya gelerek, Bankalar Birliği'ne önerdiğimiz şekilde yapın."
Alaattin Kameroğlu, 2012 Ağustos ayında BDDK'nin bankalara darphane ürünlerini satmasıyla ilgili yetki verdiğini hatırlatarak, Bankacılık Kanunu'nun 57. maddesine göre bankaların emtia alıp satmasının yasak olduğunu belirtti. Altının bir emtia olduğunu vurgulayan Kameroğlu, şunları söyledi: "Dolayısıyla BDDK'ye, 'Buna izin vermeyin, iki sektörü karşı karşıya getirirsiniz.' dedik. Uygulamalı olarak yanlışlığını izah etmemize rağmen sümenaltı ettiler. Madem BDDK kamuoyu yararına bankaları denetliyor, Darphane ürünleri satmalarına yetki verdi, şimdiye kadar cumhuriyet altını satana rastlamadık. Başka kurumlara altın satma yetkisi verilmesini yanlış buluyoruz. Başkasının sattığı altını almak zorunda değiliz"
TEB, ALTIN ALIMINDA KUYUMCULARLA BİRLİKTE HAREKET EDECEK
Toplantıya katılan TEB Altın Bankacılığı Direktörü Selami Erten ise kuyumculuk sektörüne yönelik SWOT analizi hazırladıklarını belirterek, yastıkaltındaki tasarrufların ekonomiye kazandırılmasında birlikte çalışacaklarını açıkladı. Bu konuda yaptıkları çalışmanın tamamlandığını belirten Erten, sözlerine şöyle devam etti: "Hiçbir zaman altın toplayarak kuyumculara rakip olmayı düşünmedik. Farklı bir strateji geliştirerek, yeni bir proje ortaya koyduk. Yaklaşık bir yıldan beri sürdürdüğümüz çalışma tamamlandı. Önümüzdeki haftadan itibaren yastıkaltı altın tasarruflarını, kuyumculuk sektörüyle beraber ekonomiye kazandıracağız. Türkiye'nin dört bir tarafındaki kuyumcularla yapacağımız anlaşmalar çerçevesinde, yastıkaltı tasarrufu olan müşterilerimizin bu altınlarını kuyumculara götürüp onların yapacağı değer ve ekspertiz işlemlerinden sonra bankamızdaki altın hesabına yatırmasını sağlayacağız"
TÜRKİYE 2023’TE DÜNYANIN EN BÜYÜK 10 EKONOMİSİNDEN BİRİ OLMALI
CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam, toplantının 2023 hedeflerine dönük olmasından büyük mutluluk duyduğunu belirterek, “Cumhuriyetimiz 100. Yılına hazırlanırken bundan daha güzel bir çalışma düşünemiyorum. Atatürk ve silah arkadaşlarının 90 yıl önce kurduğu cumhuriyet, dünyaya ekonomik siyasi bir takım mesajlar verdi. Türkiye o tarihte dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmalı. Bu çalışmalar ancak örgüt çatısı altında yapılabilir. Odalar, birlikler var. Ancak, her meslek kendi örgütünü kurmalı. En önemlisi sivil inisiyatifler olmalı. Türkiye Kuyumcular Birliği bunlardan biri olmalı. Dernekler, sivil insiyatif olarak en itibarlı olanlar. Ben, İzmir Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliği Başkanlığı yaptım, oradan parlamentoya esnafın tek temsilcisi olarak geçtim. Bundan gurur duyuyorum ama bu bana büyük bir sorumluluk yüklüyor. İçinizden çıkan biri olarak sizin her türlü sorununuzu çözmek adına her türlü fedakarlığı yapmaya hazırım."
TBMM Sanayi Komisyonu üyesi olduğunu anlatan Mehmet Ali Susam, sözlerini şöyle tamamladı: "Bakan Zafer Çağlayan iyi arkadaşım. Ancak, şunu söylemeliyim. Muhalefet kızar, tepki gösterir diye parlamentoya herhangi bir yasa teklifi getirilmemesi söz konusu değil. Başbakan istemediği sürece parlamentoya hiçbir şey gelmez. Başbakan isterse hemen yasa teklifi sunulur. Başbakan istedi 3 günde alkol yasağı yasasını hazırlayıp sundular. Milletvekillerinin özlük haklarıyla ilgili yasa kamuoyunun tüm tepkisine rağmen meclise sunuldu. İktidar istediği sürece muhalefetin tepkisi dikkate alınmaz, tereddüt etmezler. Ben sizden biriyim. Kuyumculuk ahilikten gelen, güvene dayalı bir meslek. Kuyumcu terazisi adaletin simgesi. Kuyumculuk Anadolu topraklarının mesleği. Parlamentoda sizin sesiniz olmaya hazırım”