Nişantaşı Üniversitesi Sağlık Meslek Yüksekokulu Dr. Öğretim Üyesi Hasan Hacıosman, Çin'de ortaya çıkan yeni tip koronavirüs (2019-nCoV) salgını nedeniyle özellikle yurt dışına seyahat edenlerin çok dikkatli olması gerekiğini belirterek, "Kişilerle iletişim kurarken araya bir metre kadar mesafe koymakta fayda var." ifadesini kullandı.
Hacıosman, yaptığı yazılı açıklamada, Wuhan'da başlayan koronavirüs salgını nedeniyle onaylanmış vakaların sayısının 10 bini, ölü sayısının ise 210'u geçtiğini, virüsün Çin dışında Avustralya, Kamboçya, Kanada, Finlandiya, Fransa, Almanya, Japonya, Malezya, Nepal, Singapur, Güney Kore, Sri Lanka, Tayvan, Tayland, Birleşik Arap Emirlikleri, ABD ve Vietnam olmak üzere 17 ülkede görüldüğünü anlattı.
Virüsün zamanlamasının endişe verici olduğunu ifade eden Hacıosman, 25 Ocak'ta başlayan ve 8 Şubat'a kadar sürecek olan Yeni Ay Yılı kutlaması için çok sayıda Çinlinin ülke dışına seyahat ettiğini aktardı.
Hacıosman, şehir karantina altına alınırken diğer devletlerin de oradaki vatandaşları için harekete geçtiğini belirterek, ABD, Japonya, Güney Kore gibi ülkelerin Wuhan'dan vatandaşlarını tahliye ettiğini, 32 Türk vatandaşının ise Sağlık Bakanlığınca planlanan büyük tahliye operasyonu kapsamında Türkiye'ye getirileceğini anımsattı.
Hasan Hacıosman, Türkiye'nin Pekin Büyükelçisi Abdulkadir Emin Önen'in Türk vatandaşlarının koronavirüsten etkilenmediğine ilişkin sözlerini anımsattı.
"Orman yangını gibi hızlıca yayılabilir"
Hacıosman, bu tür virüslerin seyahatlerle bir orman yangını gibi hızlıca yayılabileceğini belirterek, şu uyarılarda bulundu:"Koronavirüs solunum sistemini etkileyen büyük bir virüs grubu. Koronavirüs (2019-nCoV) salgını nedeniyle özellikle yurt dışına seyahat edenler çok dikkatli olmalı. Kişilerle iletişim kurarken araya bir metre kadar mesafe koymakta fayda var. Ve mutlaka maske takılmalı. Özellikle en koruyucu olanları N95 denilen solunum maskesidir. Ama bu olmadığı noktada normal solunum maskelerinin takılmasını öneriyoruz. Virüs temas yoluyla da bulaşabilmekte. Bundan dolayı kişisel eşyaların kullanımları konusunda da hassasiyet göstermeliyiz. Enfeksiyonun bulaşmış olduğu eşyaları ağız, yüz ve gözlerimize temas ettirmemeliyiz. Enfekte olan kişilerle yakın temasta bulunmamalıyız."
"Erken tanı ve tedavi çok önemli"
Hacıosman, doğal direnci iyi tutmak için dengeli beslenilmesi, uykunun iyi alınması ve bol sıvı tüketilmesi gerektiğinin altını çizerek, şu an için koronavirüsün etkin bir tedavi yöntemi olmadığını hatırlattı.
Daha çok yaşlıların, kalp ve böbrek yetmezliği olanların, kanser, diyabet, astım, KOAH gibi hastalıkları olan kişilerin risk altında olduğunu ifade eden Hacıosman, bu yüzden erken tanıyla beraber tedaviye erken başlamanın çok önemli olduğunu vurguladı.
Hacıosman, "Bu virüse yakalanan insanlarda ateş, titreme, baş ağrısı, nefes almada zorluk ve boğaz ağrısı gibi belirtiler bulunur. Bu belirtileri olanların mutlaka doktora başvurmalı. Virüse karşı henüz bir tedavi yöntemi ya da aşı yok." ifadelerini kullandı.
