Bir çok izleyici isminin neden ingilizce olduğunu sorgulamış. 

Eğer ismi , “O Tat Türkiye” olsaydı, “O Ses Türkiye”ile ilişkilendirilecekti. 

Fox Tv’de yayınlandığı için istememiş olabilirler. 

Bir diğer sebebi ise format sahibi olan yapım şirketi,  isminin böyle kalmasını istemiş olabilir.

İhtimaller şöyle bir yana dursun, 

Masterchef’ten sonra izlediğim en kaliteli yemek yarışmasıydı. 

Yarışmayı, yarışmanın sloganını dikkate alarak izledim. 

Neydi bu slogan?
 “Bildiğiniz bütün yarışmaları unutun.”

“Peki unutalım ve öyle izleyelim” desem de içimden, bu pek mümkün olmadı. 

Diğer yarışmalara dair benzer özellikler bu yarışmada da vardı. 

O Ses Türkiye gibi yarışmacıların, şefini seçmesi ve Masterchef’e katılan yarışmacılara benzer yarışmacıların (karakteristik açıdan) katılması.  

Kısacası böyle iddialı bir sloganı gereksiz buldum. 

Nihayetinde eşi benzeri olmayan bir yarışma değildi. 

Rafet Şef,  Mehmet Şef’in samimiyetinde, 

Ali Şef ise Somer Şef’le, Hazer Şef skalasında bir şefti. 

Şemsa Şef’ten adeta korktum ama bir öğretmenden korkar gibi. 
“Eyvah bilemezsem azarlar mı?” ya da “Yaramazlık yaparsam beni sınıftan kovar mı?” havası yok muydu sizce? 

Bence öyleydi. 
Katı kuralları olan bir şef..
Takımındaki yarışmacılara Allah şimdiden kolaylık versin. 

İlk bölüm reytingleri pek iç açıcı değildi. 

Yaz sezonu başladığında ve yarışmanın adrenalini arttığında, reytingleri de yükselir diye düşünüyorum. 

Ha bu arada, her yarışmacı öncesi bir elin, iki düğmeye gidip, gelmesi kısmını bir ben mi çözemedim? 

Umarım o kısmını kurgudan çıkarırlar. Çok anlamsızdı. 

Kaliteli bir yapım, profesyonel jüri, eğitimli yarışmacılarıyla yazın izleyeceğim bir program olacak. 

Gönlümde ise hala Masterchef birinci..


Haftanın Filmi: 99. Hücre Bloğunda

Yaz sezonu gelince sinemalarda ilgi çekici film pek olmuyor. 

Şimdi size 2017’ye ait olan değişik bir filmi önermek istiyorum. 

S. Craig Zahler’ın yazıp, yönettiği 99. Hücre Bloğunda filminin başrol oyuncusu Vince Vauhgn. 

Genellikle komedi ya da romantik filmlerde izlediğimiz Vince Vauhgn’u, bu filmde apayrı bir karakterde izleyeceksiniz. 

Çünkü bu film gerilim türünde ve şimdiden uyarayım, filmin bazı sahneleri şiddet içeriyor. 

Vince Vauhgn, bu filmde bize sanki, “Bakın her türlü karakteri canlandırabilirim” diyor gibi

Ve de öyle oluyor. 

Diğer filmlerinde güldüğüm karakterleri unutturmayı başardı. 

Filmin konusuna gelirsek:
Eski bir boksör olan Bradley, oto tamircisindeki işini kaybetmiş ve evliliği de çatırdamaya başlamıştır. 

Hayat standardını ve karısıyla olan ilişkisini toparlaması için para kazanmak zorundadır.  

Hayatının bu noktasında, eski bir arkadaşı için uyuşturucu kuryesi olarak çalışmaktan başka çaresi kalmamıştır. 

Her şey yolunda giderken, Bradley tutuklanır. 

Bradley, hapishanedeyken hem ailesini korumak hem de içeride yaşadığı zorluklarla baş etmek zorunda kalır. 

Filmde özellikle sizi koltuğunuza yapıştıran, adeta gerim gerim geren hapishane sahneleri çok etkileyiciydi.  

Vince Vaughn müthiş oynamış.
Adeta Hulk gibi korkutuculuğuyla akıldan çıkması zor bir karaktere can vermiş.   

Bu arada filmde Vaughn'a eşlik eden Jennifer Carpenter, Udo Kier ve Don Johnson'ın performansları da bir o kadar muazzamdı.


Haftanın Dizisi: Undercover

Netflix’ten önce sadece Amerikan ve İngiliz dizilerini izlerdim. 

Şimdi bu portal sayesinde bir çok Avrupa ülkesinin dizilerini izleme şansına eriştim, eriştik.

Haliyle de hangi ülkelerde başarılı işler yapılıyor, görebiliyorsunuz. 

İşte şimdi, başarılı bulduğum, kurgusunu, oyunculuklarını beğendiğim ve bir solukta tüm sezonu bitirdiğim diziyi sizlere önereceğim. 

Bir Belçika-Hollanda ortak yapımı:
Undercover.

Bir gerilim ve suç dizisi olan Undercover, 
gerçek olaylardan uyarlanmış. 

Yapımcılığını Jan Theys'ın üstlendiği dizinin senaryosu ise Nico Moolenaar tarafından kaleme alınmış.

Dünyanın en yaygın uyuşturucu haplarından birinin üretimini ve ticaretini yapan Ferry Bouman, sevgilisi ve ekibiyle bir kamp alanında yaşamını sürdürmektedir. 

Devlet, iki ajanını bu kamp alanına sızması için gizli göreve getirir. 

Bu iki ajanın Feryy’le tanışıp, Feryy ve ekibinin içine karışarak, suç üstü yakalaması gerekmektedir. 

Her ne kadar hiçbirini tanımasak da Hollanda’nın en önemli oyuncuları bu dizide rol almış. 

Undercover’ın oyuncu kadrosunda yer alan isimler; Anna Drijver, Frank Lammers, Tom Waes, Elise Schaap ve Raymond Thiry 

Dizi, kurgusuyla, gelişen olaylarıyla ilgi çekici ve merak uyandırıcıydı. 

Narcos gibi olmasa da, gizli ajanların Ferry’nin dünyasına sızdıktan sonraki planları, uyguladıkları taktikleri sizi diziye bağlıyor. 

Bu tarz dizileri sevenler için kesinlikle kaçırmayın derim. 

Herkese iyi seyirler, iyi haftalar..