Karşınızdakine güvendiğinizde savunma güdüsü hissetmezsiniz. Bu durum dürüstlüğü doğurduğu için hem size hem karşınızdakine güç verir.

Sömürüye en açık duygu olduğu için kullanıcıları daima karşısındakini yaralar.. Hem öyle yara açar ki bunun bedelini daha sonra hayatınıza girecek diğer insanlar öder.. Dolayısıyla karşınızdakinin size olan güvenini yıkmanız başka insanlarında bundan dolayı acı çekmesine ve sıkıntı yaşamasına sebep olacaktır.

Bir çok duygunun harmanlanmasından oluşur güven. Önce paylaşmayı bilmek gerekir, sonra koruma iç güdüsü.. Çekinme, korkma gibi duyguları barındırmaz içerisinde.. Teslimiyetçilik gerektirir. Güven duygusunun olmazsa olmazı ise sevgi'dir.. Sorgusuz sualsiz kendin gibi düşünebilmektir karşındakini.. Hesap kitap olmaz güven duygusunda..

Güven, her türlü ilişkinin yönünü belirler.. İş te,  aşk ta, arkadaşlıkta, dostlukta kısacası insanın olduğu her yerde güven ilişkilerin olmazsa olmazıdır. Siyasette bile bizi yönetmesini istediğimiz insanları güven duygumuza göre seçeriz.. Vereceğimiz bir oy bile o güven duygusunda kocaman olur değerlenir. O yüzdendir ki güvenip teslim olduğumuz insanların hata yapmaları, yanlışları bizleri yaralar ve öfkelendirir.. Güven kaybı insanın tüm dugularını etkilediği içindir ki insan ilişkilerinde şiddet son yıllarda ön plana çıkmış ve pek çok insanın canının yanmasına sebep olmuştur.

Karşımızdakinin yaptığı yanlışları başkalarına ödetme içgüdümüz ise o öfke patlamasının yarattığı şuursuzluktan kaynaklanıyor..

Kısacası hayat basit görünen ancak içinde tüm hayatımızı barındıran duygularımızda gizli.. Bizi yöneten o duyguların esiri olmamak için her türlü duygumuzu kontrol altında tutmamız ve sınırlamamız gerekiyor.. Eğer bunu başarabilirsek mutluluğunda şifresini çözmüş olacağız.. Herşeyi yeterince yapmak insanın ufkunu genişletiyor çünkü.. Eşimize, çocuğumuza, arkadaşımıza, bizim için çalışan ve seçerek, inanarak başımıza getirdiğimiz herkese vs. güven duygumuzu kontrollü kullanmalı, bu duyguyu bir defada tüketmemeliyiz.. Sonucta hepimiz insanız ve zaaflarımıza yenik düşme potansiyeline sahibiz.. Önce kendi irademizi güçlendirir ve güvenilir olmayı öğrenirsek karşımızdakilere ne kadar yaklaşmamız gerektiğine daha doğru adımlarla yaklaşırız.