Medine'De Zaman
Medine'de, Mescid-i Nebevi'den Ezanı Muhammed yükselirken uyanmanın ayrıcalığını yaşıyoruz. Son günlerimizin olması vesilesiyle yeşil kubbeyi seyre dalanların sayısı her geçen gün artıyor ve herkes geri gelebilmek için dualar ediyor.
Otelimizin lobisinde zaman zaman espri yapan Mustafa amcamızın bile yüzü gülmüyor ve efendimizden ayrı kalacağı endişesinden dolayı yüreğinde oluşan üzüntü tüm halinden anlaşılıyor.
Beraber peygamber efendimizi ziyaret ettiğimiz, kutsal mekânları gezerek, hepimizde hoş seda bırakan sohbetler yaptığımız umre arkadaşlarım Rize'li Sultan Uzun ile Sofuoğlu Turizm'in sahibi Mücahit Özdemir'de Türkiye'ye döndükleri için otelde günlerdir sessiz sessiz oturuyordum.
Hepimizde hâkim olan sessizlik, Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'ün,
Kral Abdullah Bilim ve Teknik Üniversitesi'nin açılışına katılmak üzere Suudi Arabistan'a gelmesi ile bozuldu.
Otel'de, Çarşı'da, Haram'da, Lokanta'da herkes Cumhurbaşkanımız ile ilgili heyecanlı sohbetler yapmaya başladı.
Cumhurbaşkanımız ile eşi Hayrünnisa Gül'ün Mekke'de Kâbe'yi ziyaret edip, gece yarısından sonra da umre yaptığı haberleri dilden dile yayıldı.
Cumhurbaşkanımız Mekke'de umre yapıyor fısıltıları üzerine; Medine'de Türk vatandaşları tarafından kırmızı alarm verildi. Acaba Medine'ye de gelir mi? Görüşebilir miyiz? ifadeleri dillendirildi. Bilal Anbar Pınar adındaki vatandaşımız bir ilaç fabrikasında çalışıyormuş ve krizden dolayı işinden ayrılmak mecburiyetinde bırakılmış. Kendisi Cumhurbaşkanımızı görürse oda iş isteyecekmiş. Ama ona da görmek kısmet olmamış.
Dışişleri bakanı iken Gürcistan-Batum havalimanının açılışına katıldığı zaman görüşme fırsatım olan Cumhurbaşkanımızla burada da görüşmek kısmet olur mu diyerek aklımdan geçirmeye başlamıştım.
Gazeteci olduğumu bilen hacı amcalar, hacı anneler saat başı benden rapor almak için yanıma geliyorlar. Hatta annem bavulundaki Türk bayrağını alarak çantasına koymuş. Abdullah Gül'ü görünce bayrağımızı sallayacağım demesi üzerine ise ''anne çok mu istiyorsun görmek Cumhurbaşkanımızı'' dediğimde, ''tabi görünce boynuna sarılacağım'' dedi.
Annem ve Bedriye Teyzem ile beraber sabah namazının ardından Mekke'den, Cidde'ye doğru hareket ettik. Uzun ve meşakkatli bir yolculuk yapmamıza rağmen heyetimize ulaşmak kısmet olmadı. Lakin Cidde'de görüşemediğimiz Cumhurbaşkanımız ile Medine'de öğle namazında efendimizin mescidinde görüşmek nasip oldu.
Kral Abdullah Bilim ve Teknik Üniversitesi programına ek olarak Türk iş adamlarımız ile görüşen Cumhurbaşkanımız yoğun geçen Arabistan ziyaretinin ardından Türkiye'ye dönmesiyle Medine'de Türk vatandaşlarının hayatı normale döndü.
Lakin bu günlerde Medine'de zamanın su gibi kıvrım kıvrım aktığı hafızalarımıza kazınıyor...
CRA 26.Eylül.2009 Cumartesi - 02:33:00
Otelimizin lobisinde zaman zaman espri yapan Mustafa amcamızın bile yüzü gülmüyor ve efendimizden ayrı kalacağı endişesinden dolayı yüreğinde oluşan üzüntü tüm halinden anlaşılıyor.
Beraber peygamber efendimizi ziyaret ettiğimiz, kutsal mekânları gezerek, hepimizde hoş seda bırakan sohbetler yaptığımız umre arkadaşlarım Rize'li Sultan Uzun ile Sofuoğlu Turizm'in sahibi Mücahit Özdemir'de Türkiye'ye döndükleri için otelde günlerdir sessiz sessiz oturuyordum.
Hepimizde hâkim olan sessizlik, Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'ün,
Kral Abdullah Bilim ve Teknik Üniversitesi'nin açılışına katılmak üzere Suudi Arabistan'a gelmesi ile bozuldu.
Otel'de, Çarşı'da, Haram'da, Lokanta'da herkes Cumhurbaşkanımız ile ilgili heyecanlı sohbetler yapmaya başladı.
Cumhurbaşkanımız ile eşi Hayrünnisa Gül'ün Mekke'de Kâbe'yi ziyaret edip, gece yarısından sonra da umre yaptığı haberleri dilden dile yayıldı.
Cumhurbaşkanımız Mekke'de umre yapıyor fısıltıları üzerine; Medine'de Türk vatandaşları tarafından kırmızı alarm verildi. Acaba Medine'ye de gelir mi? Görüşebilir miyiz? ifadeleri dillendirildi. Bilal Anbar Pınar adındaki vatandaşımız bir ilaç fabrikasında çalışıyormuş ve krizden dolayı işinden ayrılmak mecburiyetinde bırakılmış. Kendisi Cumhurbaşkanımızı görürse oda iş isteyecekmiş. Ama ona da görmek kısmet olmamış.
Dışişleri bakanı iken Gürcistan-Batum havalimanının açılışına katıldığı zaman görüşme fırsatım olan Cumhurbaşkanımızla burada da görüşmek kısmet olur mu diyerek aklımdan geçirmeye başlamıştım.
Gazeteci olduğumu bilen hacı amcalar, hacı anneler saat başı benden rapor almak için yanıma geliyorlar. Hatta annem bavulundaki Türk bayrağını alarak çantasına koymuş. Abdullah Gül'ü görünce bayrağımızı sallayacağım demesi üzerine ise ''anne çok mu istiyorsun görmek Cumhurbaşkanımızı'' dediğimde, ''tabi görünce boynuna sarılacağım'' dedi.
Annem ve Bedriye Teyzem ile beraber sabah namazının ardından Mekke'den, Cidde'ye doğru hareket ettik. Uzun ve meşakkatli bir yolculuk yapmamıza rağmen heyetimize ulaşmak kısmet olmadı. Lakin Cidde'de görüşemediğimiz Cumhurbaşkanımız ile Medine'de öğle namazında efendimizin mescidinde görüşmek nasip oldu.
Kral Abdullah Bilim ve Teknik Üniversitesi programına ek olarak Türk iş adamlarımız ile görüşen Cumhurbaşkanımız yoğun geçen Arabistan ziyaretinin ardından Türkiye'ye dönmesiyle Medine'de Türk vatandaşlarının hayatı normale döndü.
Lakin bu günlerde Medine'de zamanın su gibi kıvrım kıvrım aktığı hafızalarımıza kazınıyor...
CRA 26.Eylül.2009 Cumartesi - 02:33:00
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.