Halk arasında ucuzdur illeti var, pahalıdır lezzeti var terimi kullanılır ve bu sözü ispatlarcasına çoğunluk gücünün yettiği kadarıyla satış sonrası hizmetleri alabilmek için tercihlerini kurumsal firmalardan yana kullanırdı.

Geçmişte parmakla sayılacak kadar az olan kurumsal firmalar günümüzde ise mantar gibi alt zeminlerini sağlamlaştırmadan çoğalıyorlar.

Bilinçsiz bir şekilde teknolojinin nimetlerini kullanarak tüketicinin kendisini tercih etmesini sağlayan firmaların aldıkları ücretlerin karşılığında ise taahhüt ettikleri hizmetleri verememeleri hepimizde bir beyin lapalaşmasına neden oluyor. Evet, beyinlerimiz fütursuz firmaların bizleri mağdur etmesiyle lapalaşıyor.

Yurdumuzda ilk ve tek olduğu günlerde tanıştığım Turkcell'den 12 yıldır iletişim konusunda kesintisiz hizmet alıyorum. Ve ilk günden bu güne kadar bazı konularda eleştirdiğim, bazen de takdir ettiğim konuları kendilerine iletmek için müşteri temsilcilerine 12 yıldır ne zaman ulaşmak istediysem ulaşabildim.

Her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzde de yaşanan ekonomik sıkıntılar sebebiyle özellikle bir yıldır ciddi anlamda yaşamımın her karesinde kemer sıkma politikasını uygulamaya başladım.

Bundan 6 ay kadar önce mevcut bulunan iki Turkcell hattımdan birisini, avea'nın her yöne sınırsız tarifesine taşıyarak (mecburiyetten), iletişim konusunda da bir ekonomik tasarruf yapma yolunu seçtim.

Avea'ya geçtiğim ilk ay tamı tamına 20 gün hattımın arama kabul etmesine rağmen kesinlikle arama yapamadım. Hem de yapamadığım aramaların ücretini de ödedim. Bu konuda şikâyetimi iletmek için avea müşteri hizmetleri numarasını aradığımda ise saatlerce bekletildim. Evet saatlerce bekletildim dakikalarca değil. Birde üstüne neden bu kadar bekletildiğimi sorduğum müşteri temsilcisi tarafından tabiri caizse fırçalandım. Bu yaşadıklarımı avea basın danışmanlarına ilettiğimde de sonuç değişmedi.

Aradan aylar geçti ve bir konu sebebiyle avea müşteri temsilcisine bir daha bağlanmak için arama yaptım. Operatör bana birazdan müşteri temsilcisine bağlanacaksınız ve tahmini bekleme süreniz ise 10 dakikadır diyerek avea müziği eşliğinde beni bekletmeye başladı. Avea'nın duydukça canımı sıkan müziğini 29 dakika 57 saniye dinlememin ardından telefon yüzüme kapandı. Hemen bir daha aradığımda aynı sesli operatör aynı sözlü ikazlı uyarıyla karşıladı ve yine aynı sürede bekletilmemin ardından yüzüme yine telefon anlamsız bir şekilde kapandı. Bu arayıp, bekletilmem ve yüzüme telefon kapatılma trafiği 3 kere üst üste yaşandı. Avea müşterilerini ne kadar bekleteceği süreyi hesaplayacak teknoloji ile bile buluşamamış, Yazık! ve biz müşterilere de acayip bir kazık!

Tabi avea'ya müşteri hizmetleri numarasından ulaşamayınca yaşadığım sorunu anlatmak için (kendilerine ulaşma çabamda yaşadığım ulaşamama sorununu iletmek) avea internet sitesine girerek öneri formu doldurdum.

Avea yazdığım öneri ve şikâyet formuna cevaben email adresime bir ileti göndermiş.

İletide; zaman ayırdığım ve avea'ya yazdığım için teşekkür ettiklerini belirtiyorlar. Ne alakaysa (!) güvenlik nedeniyle tarafıma yazılı olarak cevap yazamıyorlarmış. Avea müşteri hizmetlerini arayarak sorunuma çözüm bulabilirmişim.

Sayın avea yetkilileri gerçekten sapla samanı karıştırıyor ve teknolojiden zevk almamız gerekirken bizlere çile yaşatıyorsunuz. Ben zaten müşteri hizmetlerine ulaşamadığımdan ve ulaşmak için 2 saat uğraştığımı belirtiyor ve çalınan 2 saatimin neden çalındığını size email olarak soruyorum sizde bana müşteri hizmetlerini arayın diyorsunuz.

Avea yetkilileri size bir önerim var; Görkemli bir şekilde yeniden logo ve isim lansmanınız için çalışmalara başlayınız ve müşterilerinize avea isminin bir müşterilerinin tavsiyesi ile çileveçile olarak değiştirildiğini duyurunuz.

Çile olmamak adına hizmetlerinizi gözden geçirip, düzeltiniz ya da iletişim sektöründen gerekirse çekiliniz.

Biz basın mensupları toplumun aynası edasıyla yaşanan sorunları kamu yararına kamuoyu ile paylaşmak ile görevliyiz. Zaman zaman Tehdit, Tenkit ve Takbih'lere maruz kalsak ta kamu yararı adına yazılarımız devam edecektir. Güngören de çöpler temizlenmiyor ise Bakırköy de kamuya zarar veriliyor ise tehdit edildik diyerek olumsuzlukları görmezden gelemeyiz. Namuslular namussuzlar kadar cesaretli olmalı diye düşünüyorum sizce??


 




CRA 08.Ağustos.2009 Cumartesi - 14:01:00