Abdullah Abi aradı;
"Dış ticaret verileri açıklandı ama sen Ticaret Bakanı'nı yazmadın" dedi.
Benim, "ayda bir konuşan Bakan" söylemimi hatırlatmak istemiş…

O konu artık kabak tadı vermeye başladı,
Ben de, her ay rekor kıran Dış Ticaret Açığını ve buna rağmen Bakan'ın "ihracat rekorları kırıyoruz" tekrarını duymaktan sıkıldığım için yazmadım ve yazmayacağım.
Ama bugün soru zamanı,
Ve Ticaret Bakanı Sayın Muş'a yönelteceğim…

Ankara büyük bir şehir,
Ama aynı zamanda çok da küçük.
Fısıltı gazetesi ise çok iyi işliyor.
Hele de, bürokrat ve siyasetçilerle oturup kalkıyorsan; neler duyuyorsun neler…
Ticaret Bakanlığı ve çıkan e-ticaret kanunuyla ilgili hazırlık evresinden itibaren öyle çok şey duydum ki…
Şimdilerde ayyuka çıkmaya başladı…

Belki Ticaret Bakanı'mız da duymuştur ve duyuyordur.
Ama Anadolu'da, "namus sahibinin kulağı sağır olur" sözünden hareketle; kendisine intikal etmediğini farz ediyor ve söylenenleri/söylentileri kendisine sormak istiyorum.

—E-Ticaret Kanunu'da yapılan değişiklikten amacınız neydi?
Aceleyle yapıldığı, piyasayı manipüle etmek ve başat olmuş firmaların piyasa payını düşürmek için yapıldığı söyleniyor,
Buna ne diyorsunuz?

—Konunun uzmanları bile, derinlemesine incelenip/irdelendiğinde yapılan değişikliğin kamusal düzenleme ve denetleme objektivitesinden ve kamu yararından uzak, tarafgir ve berbat olduğunu dile getiriyor.
Hatta konuyla ilgili adalet duygusu hala mevcut olan bazı bürokratların bile bu değişiklik "al gülüm/ver gülüm" değişikliğidir diye, sitem ve şikayette bulunduğu ikna edici donelerle konuşuluyor.
Buna bir açıklamanız olacak mı?

—Bu düzenlemenin yapılmasına taraf olan ve hatta bırakın taraf olmayı, bu değişikliği dayatan firmanın sahibi/yetkilisi olan birinin, "yalçın bir dağ gibi güçlüyüz, biz istedik ve değiştirdik. Bakan'ın atanmasını bile biz sağladık…" dediği öyle çok konuşulmaya başlandı ki; her ne kadar inanmasam da, sormadan edemedim,
Bir itirazınız olacak mı?

—Bu değişikliği yapanlar/yaptıranlar "Hepsi bizde olsun, bizim olsun, piyasada en güçlü biz olalım; bunu piyasa koşulları içinde yapamazdık ama Ak Parti ve Ticaret Bakanlığı nezdinde oluşturduğumuz lobiyle işimize-dişimize göre bir değişiklik yaptırarak sağladık" diyorlar,
İlgili kurumun tepe sorumlusu olarak bir şey söyleyecek misiniz?

—Daha ileri gideyim,
"Benim olsun, tek benim olsun, hepsi hepsi hepsi bizim olsun" diyerek belaltı vuruşlar da dahil, piyasanın başat aktörlerini küçülterek kendini büyütmek isteyen ve hazırlık safhasında kanunun değişiklik metnine bile kendilerinin onayından sonra hareket edebildiğinizi söyleyen firma sahibinin "Bakan bizim adamımız" gibi, pek de muaşeret içermeyen söylemini hazmedecek misiniz?

—Bu değişiklik, kişisel bir "al-ver/kazan-kazan" hesabının sonucu mu yapıldı?
Sadece bu kadar da değil,
Daha öyle çok şey konuşuluyor ki; ben, muaşeret gereği burada yer vermiyorum.
Ama bilmenizi isterim ki Sayın Bakan; e-ticaret kanununda yaptığınız değişiklik tam bir itibar celladı olarak peşinizi bırakmayacaktır.
Siz sustukça, "demek ki söylenenler doğru ve söyleyebilecek bir sözü yok" algısı ve "ateş olmayan yerden duman çıkmaz" inanışıyla, hesap sizin sırtınızda kalacaktır.

Bu arada,
Az kalsın unutuyordum…
Son zamanlarda, belki de kanun değişikliğinden istifade eden firmanın etkisiyle e-ticaret kanunuyla ilgili ve ilintili paydaş kamu kurumlarınca, piyasanın başat bazı firmalarına yoğun baskı/taciz ve kanuni içerikten yoksun, sorgular yapılıp dayatmalara girildiği de konuşuluyor.

Ve,
"Adamlar, yalçın dağlardaki doğan gibi kardeşim; kaptı mı bırakmaz işte,
Bir kere cürüm ortaklığına girdin mi; bu hallere düşmen kaçınılmaz,
Elini versen, kolunu kaptırmaktan kurtulamazsın.
Bunlar, devletin sahibi gibi davranmaya ve bakanları aşağılamaya alışıklar.
Siz göreceksiniz; daha neler yaptıracaklar neler…" gibi sözler, ortalıkta fink atıyor.
Bunu da söylemesem olmazdı Sayın Bakan…

Şimdi sıra sizde,
Cevap bekliyorum!