30 Mart seçimlerinde “sağcılaşan” CHP, Erdoğan korkusuyla, şimdi de “İslamcılaşma” eğilimine girdi dedim. İnsan demek ki, şaşırdıkça daha  büyük hatalar yapıyor maalesef…

CHP ve MHP’nin haftalardır çalıştığı anlı şanlı “çatı aday” ismini duyunca bunlar döküldü dilimden…

Eminim ki;  haftalardır, istişare ve fikir teatisi yaptığı hiçbir kurum ve kişi; ne CHP’ye, ne de MHP’ye bu ismi zikretmemiştir. (Süleyman Demirel hariç)

Peki sevgili muhalefet size soruyorum…?
Siz, bu kişi ve kuruluşlarla, sadece fikirlerini alıyor(muş) gibi mi yapmak için mi görüştünüz?  Sizi büyük bir ciddiyet ve heyecanla kabul eden bu nadide kişi ve kuruluşlar,  hep “konu mankeni” mi idi?

Kaldı ki, açıkladığınız “çatı aday”ismine bakınca;  sizin zaten kafanızda bu ismi belirleyip,  sonra istişare yaptığınız hissediliyor. Önce kararı verdiniz sonra sorma  ve istişare etme sürecini başlattınız galiba…

Hani “çatı aday” da aday olsa…(CHP misyonuna göre)
Sanki  “portatif eve portatif bir çatı” oldu yahu…
Yazık, yazık, yazık…
Günlerce isim zikretmeden, “prensipleri” vazettiğiniz çatı aday bu mu allahaşkına…
Hadi MHP neyse de…

Ey CHP, noldu senin, cumhuriyeti kuran parti övügüsü içinde sürekli caka satan afili övüncüne, noldu senin devletin temel dinamikleri “benim” diyen gurur kaynağı fikri ve siyasi perspektifine… Koca CHP içinden bir aday bulamadınız mı, Erdoğan’ın karşısına veya Ak Parti adayının karşısına…

Maalesef bulamadık diyorsunuz için için, bunu duyar gibiyim. Çünkü kimi çıkartsak zaten muvaffak olamaz, yine Erdoğan kazanır ve kazanacak diyorsunuz. Bu yüzden bu “büyük transfer”i gerçekleştirdik der gibisiniz…

Ama siz şaşkınlık ve gafletinizle  adeta futbol takımınıza, bir defa(cık) galip  gelebilmek, -pardon farklı mağlubiyet almamak-  için, “Amerikan futbolu” oyuncusu transfer ettiniz. Olmaz beyler olmaz, bu oyuncu bu takımda oynayamaz, çünkü bu oyuncu futbolcu değil, “Amerikan futbolcusu”…

Haaa, şimdi seçim sonucunda diyeceksiniz ki; yenildik ama ezilmedik. Bakın işte, Erdoğan  veya onun adayı kıl payı seçildi, bakın bizim “çatı aday”ımız % bilmem kaç oy aldı, “sahanın kaygan olması, hakemin taraf tutması, moralitemizin düşük olması nedeniyle, yenildik ama ezilmedik” gibicesinden  dillendireceğiniz “züğürt teselli”lerinizi şimdiden duyar gibiyim.

Hala öğrenemediniz değil mi, siyasette iki  artı ikinin her zaman dört etmeyeceğini..
Hala öğrenemediniz değil mi  kendin gibi olabilmenin erdemini…
Hala öğrenemediniz değil mi onurlu mağlubiyet almanın bile, daha haysiyetli olacağını…
Siz aday belirlemediniz aslında, siz mağlubiyet bahanesi belirlediniz…
Siz “çatı aday” diye, sözüm ona istişareler yaparken “konu mankenleriyle”(istişare yapılanlara değildir sözüm, sözüm onları kullananlaradır); aslında seçim sonrası seçmenlerinize hezimetin bahanelerini aradınız…

Erdoğan düşmanlığı yaparken öyle bir hale geldiniz ki; artık “Erdoğan’laşma” piskozuna girdiniz.Siz beyninizin ön ve arkaplanında,  başlayan “Erdoğan kompleksi,  fobisi ve de korkusu”uyla, Erdoğan’ı yenmenin çaresi ancak “Erdoğan’ımsı” bir kimlikle olabilir dediniz ve bula bula “küçük çatıcı” MHP Genel Başkanının ismini  bile zor söyleyebildiği birini buldunuz.

Size tavsiyem; Beyler  gelin aklınızı başınıza alın ve kendiniz gibi davranın, kendi fikir  ve siyasi yaklaşımınıza göre hareket edin, Erdoğan’a göre kendinizi konumlandırmayın. Çünkü bu tavır ve yaklaşımınız size sekiz seçim kaybettirdi, dokuzuncusu da pek yakında…

Ey Muhalefet; kuluçkadaki tavuğun altına koyacağınız ördek yumurtasından  tavuk çıkmaz, çıkmaz, çıkmaz… Nasılsa ikisi de yumurta diyerek aldanmayın ve aldatmayın….

Ey CHP ve MHP tabanı size de diyorum ki; “şaşkın ördek yavrusu” gibi tavuk altına ördek yumurtası koyup sizi kandırmaya çalışan, basiretsiz ve ufuksuz parti yöneticilerinizin  saçmalıklarına artık “dur” deyin..