TİC Holding Header
  • USD 32.667
  • EUR 35.026
  • Altın 2502.346
  • BIST 100 9586.02

€˜minik' Yüreği Mangal Gibi; Sezen Aksu

Sezen Aksu'yu 1980 yılında (Allah rahmet eylesin) can dostum Cenk Koray tanıştırmıştı bana, Cenk tam anlamı ile tam bir Sezen Aksu hayranı idi.
Sezen Aksu o yıllarda gazinolarda sahneye çıkardı ve biz de nerede ise onun her çıktığı gazinoda yerimizi alırdık.
Adı gibi kendi ''Minik'' ama yüreği mangal gibi bir kızdı Sezen Aksu.
Daha sonraki yıllarda da Sezen'i takip ettim, çizgisini çizmişti ve hiç geri adım atmadan yürüdü gitti.
O birçok sanatçıya göre farklı idi.
Benim yerimi birileri alır mı korkusunu hiç yaşamadı.
Tam tersi, ne kadar daha bu ülkeye değerli ses kazandırırım diye düşünüp durdu.
Cenk Koray ile her fırsatımızda Sezen'i izledik. Cenk kadın da sanatçı da Sezen gibi olmalı derdi.
Sezen'in ayak bileklerini bir gün bana gösterip (Bebek Belediye Gazinosu'nda sahnede şarkı söylerken, şimdi bu gazino yok tabi ki diğerleri gibi) bak şu bileklerin inceliğine zarafetine kadının güzelliği buradan başlar demişti.


HEP HAYAT DOLU
Sezen Aksu hem büyük bir sanatçı hem de güzel bir kadındır, bana göre. Bir gün Cenk Koray arayıp Aksaray'da yeni açılan (1984 yılında) Uki Mağazaları'nda bir şov yapacağız, yarışmalar filan olacak ve ödüller de vereceğiz. Seni de jüri yazdım dedi.
Benim Cenk'i hiç kırma lüksüm yoktu ve tamam dedim.
Açılışa gittiğimde jüride Ali ve Ayşegül Atik, Neco, Enis Fosforoğlu ve Sezen Aksu vardı benle beraber, sunucu da Cenk Koraydı.
Tesadüfen ben Sezen Aksu ile yan yana oturdum, herkes birbiri ile şakalaşırken ben jürilik işini ciddiye alıp notlar alıyordum.
Bu sırada pilav yeme yarışmasının puanları açıklanacaktı. Sezen bana iki de bir, çok ciddisin diyordu. Ben de kız ben zaten ciddi adamım.
Hepiniz sanatçısınız burada benim işim ne gibi laflar gevelerken birden sıra bana geldi ve tam puanlarımı soran Cenk Koray'a puanlarımı okuyacakken Sezen'den bir çimdik yedim ki sormayın ve ah diye bir sesle bağırdım. Herkes şok olmuştu.
Ben yarı mahcup ve kızarmış şekilde ''özür dilerim ayağımı çarptım'' demek zorunda kaldım.
Sezen ise kıs kıs gülüyordu büyük bir zevkle.


ACILAR İÇİNDE YAŞIYOR
Sezen yine bir gün çok kadim dostu Adile Naşit'i kaybetmişti ve birkaç gün sonra da sahne almak zorunda kalmıştı. Yine onu izlemeye gittik.
Her halinden program yapamayacak olduğu belli idi ama yine de yaşlı gözlerle de olsa o programını tamamladı.
Çünkü Sezen Aksu sanatçı idi. Belki de bir gün sahnede son nefesini verecekti ama o ana kadar bizlere o muhteşem müzik ziyafetini vermeye devam edecekti.
Tabi ki çok duygulu idi, zaten o sözler başka türlü yazılabilir mi idi?
Tabi ki insandı, hem de en hasından ama yine de sanatçı idi.
Bunları üstüne basarak yazıyorum zira o aynı zamanda hayvan dostu bir insandı.
Geçen hafta bir dostumun daveti üzerine Sezen Aksu'yu Kuruçeşme Arena'da izlemeye gittik.
Tıpkı Adile Naşit'i veya onun gibi birçok dostunu kaybettikten sonra yaptığını yapıp can dostu köpeği Cano'sunu kaybettikten hemen birkaç gün sonra söz verdiği için buradaki konsere çıktı ve birkaç sözün dışında içi kan ağlasa da programını hem de en iyisinden yapıp bitirdi.
Tabi bu arada bir izleyicinin Cano'dan bahsetmesi üzerine ''onlar da birer can ve içim yanıyor ama yine de şimdi bahsetmeyelim'' dedi ve daha sonra da Aysel Gürel, Onno Tunç ve Cano'sunun bir arada yukarıda bir yerlerde buluşup nice can dostları ile beraber kendisini izlediklerini de söylemeden edemedi.
Sezen o gün bence birçok şımarık magazin yazarının yazdıklarının tam aksine muhteşemdi.
İzleyici onu değil o izleyenlerini coşturdu, tıpkı her zaman yaptığı gibi.

 

BİR ÇOK SANATÇI YETİŞTİRDİ
O birçok sanatçıya göre farklı idi.
Benim yerimi birileri alır mı korkusunu hiç yaşamadı.
Tam tersi, ne kadar daha bu ülkeye değerli ses kazandırırım diye düşünüp durdu...

Sezen Aksu 1987'li yıllarda Baltalimanı'ndaki Oba Gazinosu'nda sahne almaya başladı.
Şimdiki gibi yine ful doluyordu konserleri. Levent Yüksel, Sertap Erener, Aşkın Nur Yengi hep buralarda vokal iken Sezen onların birer star olmalarında öncü oldu.
Bir gün yine rahmetli çok kıymetli dostum ağabeyim Hürriyet Gazetesi Reklam Müdürü Ergin İnanç'ın kızı Aylin'in düğününde bir araya geldik.
Yanında yine rahmetle andığım yeri doldurulamamış büyük oyuncu değerli insan Adile Naşit vardı.
O düğün de onlarla şenlenip güzelleşmişti.
Hiç unutamadığım da Erol Simavi Bey'in tüm takılmalarına Sezen Aksu'nun hiç yılmadan verdiği esprili cevaplardı.
Tabi ki aralarında çok güzel bir ağabey kardeş ilişkisi vardı.
Daha sonraki yıllarda zaten Sezen Aksu olması gereken yeri aldı.
Bence bu ülkede ancak bir pop star varsa o da Sezen Aksu'dur.

 

GERÇEK BİR SANATÇI
Bunu anlatma sebebim Sezen Aksu hep hayat dolu idi, cıvıl cıvıl bir kadın, tıpkı bugün olduğu gibi, yitirdiği bunca değerli dostlarına, acılara rağmen.
Çünkü o bir sanatçı ve sanatçının görevleri vardır. O da bunu çok iyi bilenlerden biridir.
Bazen düşünüyorum da ülkemizde tıpkı benim gibi bir imkân bulan yazar olabiliyor ama kaç kişi gerçekten sanatçı olabilir söyler misiniz?
O zaman neden gerçek sanatçıların kıymeti bilinmez ki? İllaki bir takım değerleri kaybedince mi değerlerini anlayacağız?
Sonra da kendini bilmez ne olduğu belirsiz bir şovmen gazeteciler çıkıp ona haksızca laf edecek.
Sezen Aksu'nun çok daha uzun uzun portresini yazmak mümkün.
Hayatı, yaşadığı aşklar, oğlu Mithat Can, muhteşem ve yıllarca dillerden düşmeyen beste ve şarkıları.
Karadenizli bir öğretmen babanın ve öğretmen annenin kızı olması, onları hala çok seviyor olması, İzmir'de okuduğu okulda yaptığı haylazlıklar, eh ağzının biraz espriye açık olup belden aşağı fıkraları sevmesi, kendi deyimi ile fişlenmiş bir başkaldırıcı olması, daha iyi adına ''sistem''i acımasızca eleştirmesi ve daha birçok şey söylenip yazılabilir ve eleştirilede bilir.
Ama asla dostluğu insanlığı hele sanatçılığı asla eleştirilemez Sezen Aksu'nun. İyi ki varsın Sezen, iyi ki doğmuşsun büyük sanatçı.
Bu toplum seni sen olduğun ve büyük bir sanatçı olduğun için çok seviyor.
Allah sana uzun ömürler versin de daha nice eserler bırak bu ülkeye.
Nasıl olsa hepimiz bir gün sevdiklerimize kavuşacağız, burada da nice sevdiklerimizi bırakıp.
Haftaya başka ''Bir Portre''de buluşmak üzere sağlıcakla kalın.


 

OGÜN/31.Ağustos-06.Eylül.2008/Sayı:88/Sayfa:14

Gazete baskısı için tıklayınız. 










Okuyucu Yorumları !
Bu Portre'ye Yorum veya Hatıra yazmak için tıklayınız.













Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler bahis siteleri