TİC Holding Header
  • USD 32.369
  • EUR 34.977
  • Altın 2324.132
  • BIST 100 8880.09
  • Yaşam

Sanal dünya ve çocuklar

TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Ünüvar, çocuklarda sanal dünya bağımlılığına karşı dikkatli olunması gerektiğine işaret ederek 'Onlar için gerçek hayatın ögelerinden repertuvar oluşturmak lazım.' dedi.
Sanal dünya ve çocuklar
AA - TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Necdet Ünüvar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, beyinde ödül ceza merkezindeki bozulma nedeniyle, kişilerin dopamin ihtiyacını karşılamak için arayışa girdiğini, bu noktada, sigara, uyuşturucu, kumar, teknoloji, alışveriş veya diğer bağımlılık türlerinin ortaya çıktığını belirtti.

Bağımlılık yapan madde veya nesnenin, kişiyi işinden, normal hayatından alıkoyduğunu, aile ve toplum hayatını olumsuz etkilediğini ve yoksunluk hissini sürekli artığına değinen Ünüvar, hayatın akışı içerisinde değerlendirilen birtakım alışkanlıkların bir müddet sonra kişileri bağımlı hale getirebildiğini söyledi.

Uyuşturucu, alkol, sigara bağımlılıklarıyla ilgili çok sayıda çalışma bulunduğuna ve tanımlamanın kolay olduğuna dikkati çeken Ünüvar, teknoloji bağımlılığını ise tanımlamanın güç olduğunu bildirdi. Ünüvar, Türkiye'de 77 milyon cep telefonu olduğunu, 30 milyon insanın dijital oyun oynadığını vurguladı.

Ünüvar, şöyle devam etti:
"Bağımlılıklarla ilgili şu an hükümetimiz strateji belgesi ve eylem planı hazırlıyor. Uyuşturucu eylem planı bitmek üzere, yakında açıklanacak. Kademe kademe diğer strateji belgeleri de açıklanacak. Bağımlılıkla Mücadele Kurulu da yoğun bir şekilde çalışıyor. Bağımlılıkla mücadelede yeni bir yol haritası çizilecek ve önemli adımlar atılacak. Üniversiteler, belediyeler, STK'lar yol haritası gereğinde bağımlılıkla mücadele edecek."

"Repertuvar oluşturmak lazım"

Necdet Ünüvar, bağımlılıkla, yalnızlık ve boşluk arasında yakın ilişki bulunduğunu aktardı.

Çocukların hayatında boşluklara izin verilmemesini isteyen Ünüvar, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Çocuklar için gerçek hayatın ögelerinden bir repertuvar oluşturmak lazım. Boşluğu, kitapla veya gerçek hayattaki oyunla doldurabilirsiniz. Bunu yapmazsanız, çocuk sanal dünyadaki oyuna veya ekranda sörf yapmaya yönelecek ve sanal dünyanın gizemine kapılacak. Bu noktada aileler çok dikkat etmeli, çocuklar bilgisayar veya tablet başında iken ya da telefon kullanırken, ortak mekanda bulunmalı. Çocukların kendi dünyasına çekilip gizemli ve tehlikeli olabilecek bir düzleme doğru kaymasını önlenmesi gerekiyor."

Okul ve ailede sosyal kültürel aktiviteleri artırmak gerektiğini, bu noktada okul yönetimleri ve belediyelere önemli görevler düştüğüne değinen Ünüvar, özellikle göç etmiş, boşanmış, sosyo ekonomik seviyesi düşük ailelerin çocukları ile akademik başarısı düşük risk altındaki çocuklara dikkatle yaklaşılması gerektiğini ifade etti.

Komisyon Başkanı Ünüvar, çocukların teknolojinin göbeğinde doğduğuna işaret ederek, "Bu nedenle aileler dijital okuryazarlık düzeyini artırmalı. Dijital okuryazarlığın MEB'in müfredatına girmesinde ve STK'ların da bu çerçevede çalışmasında fayda var. MEB, belli yaş grubunda çalışıyor, anne babalar için de MEB, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile STK'ların ortak çalışması gerekiyor." dedi.

Çocuklara "hayır" demeyi öğretin

Necdet Ünüvar, çocuklara "hayır" deme becerisini kazandırmanın önemine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Aileler çocuklarına mutlaka 'hayır' demeyi öğretmeli. Bu, bağımlılıkla mücadelede de çocuk istismarında da çok önemli. Çocuklara, 'hayır' demeyi, reddetmeyi öğretmek ve onların sosyal becerilerini artırmak gerekiyor. Teknolojide, risk ve fırsat penceresi var. Teknoloji size yeni bir dünyanın kapılarını açıyor. Ama risk ve fırsat penceresi arasındaki sarkacı iyi dengelemek gerekiyor. Mesela sosyal medyada, yazdığınız mesajın daha fazla beğenilmesini, geniş kitlelere ulaşmasını istiyorsunuz. O girdap, sizi adeta bağımlı hale getiriyor."
Yorum Yazın