TİC Holding Header
  • USD 32.382
  • EUR 34.98
  • Altın 2323.637
  • BIST 100 8880.09
  • Siyaset

Trump'ın attığı twitlere cevap vermek CHP'ye düşüyor

CHP Genel Başkan Yardımcısı Salıcı, ABD Başkanı Donald Trump'ın attığı twitlere iktidar kanadından tepki verilmediğini belirterek, "O twitlere cevap vermek de CHP'nin Genel Başkanına ve sözcülerine düşüyor." dedi.
Trump'ın attığı twitlere cevap vermek CHP'ye düşüyor
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.

Toplantı sonrası açıklamada bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, Barış Pınarı Harekatı'nda şehit olan asker ve sivillere rahmet diledi.

Ekonomik kriz ile ilgili etkilerin sürdüğünü, açıklanan planların ve programların ekonomide güveni sağlayamadığını ifade eden Salıcı, bu kışın emekçiler ve dar gelirliler için çok zor geçeceğini, doğal gaza, elektriğe sürekli zam geldiğini belirtti.

Salıcı, "Türkiye ağır bir ekonomik krizin içinde, pençesinde. Bu ağır ekonomik krizden etkilenmeyen sadece sarayda yaşayan hanedan ve onların iş verdiği çevrelerdir. Onun dışında yurttaşlarımızın tamamı ağır bir ekonomik krizden etkileniyorlar." diye konuştu.

"Erdoğan, şahsileştirilmiş dış politika anlayışıyla hareket ediyor"

Suriye'ye başlatılan harekattan sonra dış politikanın toplumun daha fazla gündeminde olduğunu aktaran Salıcı, şöyle devam etti:
"Recep Tayyip Erdoğan, şahsileştirilmiş bir dış politika anlayışıyla hareket ediyor. Yani bir hafta Trump ile konuşuyor, Trump ile ilişkilerimizin çok iyi olduğu ifade ediliyor. Sonra başka bir hafta Putin ile görüşüyor, Putin ile ilişkilerimizin iyi olduğu ifade ediliyor. Ama bir önceki hafta Trump ile yaptığı görüşmenin sonucunda Putin ile görüştüğü için Trump ile olan ilişkilerimiz bozuluyor, Putin ile olan ilişkilerimiz daha iyi hale geliyor. Yani şahsileştirilmiş, şahsi meselesi haline gelmiş bir dış politika izler durumda."

ABD Başkanı Donald Trump'ın Türkiye'ye ağır hakaretler içeren sözler söylemeye devam ettiğini, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı da hedef aldığına dikkati çeken Salıcı, şu değerlendirmede bulundu:
"Trump'ın 'sizin ekonominizi mahvederim' twitlerine, iktidar kanadından neredeyse bir tepki yok. İktidar kanadı sus pus. O twitlere cevap vermek de CHP'nin Genel Başkanı'na ve sözcülerine düşüyor. Keşke iktidar biraz tarih okusaydı ve Johnson mektubu söz konusu olduğunda İsmet İnönü'nün göstermiş olduğu liderlik vasfının yüzde 1'ini gösterebilseydi. Keşke iktidar 1974'te Barış Harekatı öncesinde Sayın Bülent Ecevit'e yöneltilen yaptırımlardan, haşhaş krizi sırasında söylenenlerden ve Türkiye'nin verdiği cevaplardan biraz nasiplenebilmiş olsaydı.

Trump ile ilişkimiz öyle bir noktaya geldi ki, Adalet ve Kalkınma Partisi sözcüleri, 'Trump iyi ama çevresi kötü' oyunu oynamaya başladılar. Aslında Türkiye'nin çıkarlarını savunan, Türkiye ile iş birliğini önemseyen Tayyip Erdoğan ile de iyi bir dostluğu olan bir Amerikan Başkanı var ama ne yazık ki etrafındaki kişiler, onun kadroları, onunla beraber olanlar buna izin vermiyorlar buna engel olmaya çalışıyorlar."

"Suriye bataklığına girmemizin maliyeti nedir?"

Barış Pınarı Harekatı'nın Dışişleri Bakanlığı eliyle yürütülmediğini, diplomasinin hiç kullanılmadığını iddia eden Salıcı, Türkiye'nin yalnızlaştığını, uygulanan yanlış politikalar sonucunda Suriye'den 4 milyona yakın göçmenin Türkiye'ye geldiğini, bunlar için de 40 milyar dolar harcandığını dile getirdi.

Salıcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Soruyoruz, 40 milyar dolar Türkiye'nin içinde harcandı. Peki Suriye bataklığına girmemizin maliyeti nedir? Türkiye'nin Türkiye sınırlarının dışında harcadığı para miktarı nedir? Ekonomiye gelen maliyet ne kadardır? Görünen o ki Suriye konusuyla ilgili Trump ile Sayın Erdoğan arasında bir anlaşma var. Bu anlaşmanın ne olduğunu biz biliyor değiliz. Bu anlaşmanın ne olduğunu, siyasi partiler ve milletvekilleri biliyor değil.

Ama Sayın Trump'ın attığı twitlerden görüyoruz ki, Türkiye'nin kişiselleşmiş, şahsileştirilmiş bir dış politikaya değil Türkiye'nin devlet geleneği üzerinden yürüyen risklerin doğru hesaplandığı, devlet hakkının ortaya çıktığı, siyasi partilerin görüşlerinin alındığı ve ihtiyaçların ne olduğunun açıkça bilgilendirildiği bir sürece ihtiyaç var."
Yorum Yazın
  • ufuk
    sizin 80 yıldır devletten çaldığınızdan çok az heval