Sağlık-Sen’den açıklama:

Yünkül, yaptığı açıklamada, “Yaptıkları görev itibariyle kutsal bir mesleği icra eden sağlık çalışanlarımız yeni bir 14 Mart Tıp Bayramı’na çözüm bekleyen sorunlarıyla girmektedirler. Yeni Türkiye’de sağlıkta dönüşümün mimarları olan sağlık çalışanları, var olan sorunların çözümüne yönelik ciddi adımlar atılmasını beklemekte ve 14 Mart’ı gerçek bir bayram havasında yaşamayı arzu etmektedirler. Sağlık çalışanları ile ilgili yapışan her konuşmada sağlık çalışanlarının ne kadar kutsal bir görev yaptığı ifade edilmektedir. Evet gerçektende durum öyledir. Kutsal bir mesleği icra eden sağlık çalışanlarımızın yaptığı fedakârlıklar ise saymakla bitmez. Deprem olduğunda ailesini, çocuğunu, eşini bırakıp hastaneye koşan, deprem sendromu yaşayan ailesinden çok başka insanlara yarımcı olan sağlık çalışanlarıdır. Korona virüsünden korunmak için herkes tedbirler alırken, sağlık çalışanları gelecek hastalara nasıl şifa verebiliriz derdiyle dertlenmektedir. Herkes bayram tatillerinde evlerinde ailesi ile otururken sağlık çalışanları hastalarına gece gündüz hizmet etmektedir. Bu ve buna benzer sayısız fedakarlık örneği gösteren sağlık çalışanları kutsal bir görev icra etmektedir. Peki bu kutsal mesleği icra eden kişilere yönelik olarak maddi ve manevi destek olunuyor mu sorusunun cevabı koca bir "hayır". Yıllardır çözülmesini beklediğimiz ve mücadelesini verdiğimiz konular mevcuttur. Ek ödeme sisteminin adil olmadığını, çalışanlar arasında iş barışını bozduğunu defaten ifade ettik. Yeni bir ek ödeme yönetmeliğinin gerekliliğine, hatta ek ödeme sisteminin kaldırılarak sağlık çalışanlarının maaşlarının insani bir seviyeye çıkarılması gerekliliğini ifade ettik. Ancak daha geçen günlerde çıkan ek ödeme yönetmeliği ile Sağlık Bakanlığının adâlet anlayışının ne kadar çarpık olduğunu herkes gördü. İş barışını sağlasın dediğimiz yönetmelik daha çıkar çıkmaz sağlık çalışanlarını bir birine düşürdü. Sağlık Bakanlığı artık yaptığı çalışmalarda ben yaptım oldu zihniyetinden kurtulmalıdır. İnsan hayatı ile uğraşan meslek mensuplarına karşı çarpık bakış açısını terk etmediği sürece, bir arpa boyu yol alamayacağını bilmelidir.Bugün sağlıkta memnuniyetten bahsediyorsak bunun tek mimarı fedakâr sağlık çalışanlarıdır. Bu fedakar çalışanların sorunlarının çözümü için artık bakanlık yetkililerinin de gözlerinin önündeki perdeyi kaldırması gerekmektedir. İstihdam yetersizliği sebebiyle ağır iş yükü altında ezilen, nöbetlerden kendilerine, ailelerine zaman ayıramayan sağlık çalışanlarının bu mağduriyeti, Dünya Sağlık Örgütü istihdam rakamlarının uygulanmasıyla çözülecektir. Yine çalışanlarımızın yıllardır çözüm beklediği 3600 Ek gösterge sağlık hizmetleri sınıfından sayılan bütün unvanları kapsayacak şekilde çözüme kavuşturulmalıdır. Sağlık Bakanlığı tüm sağlık çalışanlarının hak ve hukukunu gözetmelidir. Malpraktis uygulamasındaki eksiklikler sebebiyle mağdur olan, görevi sırasında şiddete maruz kalan hatta öldürülen sağlık çalışanlarımızın haklarına Sağlık Bakanlığı mutlaka sahip çıkmalıdır. Bu konularda sağlık çalışanlarının yetkili sendikası Sağlık-Sen olarak üzerimize düşen her türlü görevi yapacağımızın bilinmesini isteriz. Unutulmamalıdır ki sağlık hizmeti bir ekip işidir. 14 Mart’ın sağlık çalışanları için gerçek bir bayram havasında geçmesi için çalışanlarımızın beklentilerini gerçek anlamda karşılayan açıklamalar yapılması, sorunların çözümü için somut adımlar atılması önemli bir noktadır. Bu vesile ile sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutluyor, bugünün meselelerin çözümüne vesile olmasını temenni ediyoruz” diye konuştu.