'BioRxiv' sitesinde yayınlanan ön araştırmaya göre Tayvanlı ve Avustralyalı bilimciler, dünyanın dört bir ucunda meydana gelen enfeksiyon vakalarından alınan geniş genom kayıtlarının toplandığı bilgi bankasından 106 numunenin gen yapısını inceledi.
ABD'den 54, Çin'den 35, İspanya'dan 3, Brezilya’dan 2, Avustralya, Finlandiya, Hindistan, İtalya, Nepal, Güney Kore ve İsveç'ten de birer kayıt içeren verilerin arasında mutasyon, 27 Ocak’ta Hindistan’da bir hastadan alınan örnekte saptandı.
Bu mutasyonun patojenin insan hücrelerindeki reseptörlere bağlanma yeteneğini düşürerek daha tehlikesiz hale getirdiği anlaşıldı.
SARS-CoV-2 SARS’a göre çok daha istikrarlı ve mutasyonlara daha az duyarlı
Yeni tip koronavirüs ile ilgili bilgileri ayrıca 2002-2003 yıllarında ağır akut solunum yolu yetersizliği sendromuna neden olan SARS koronavirüsünün 39 dizini ile karşılaştıran uzmanlar, SARS-CoV-2 genomunun SARS’a göre çok daha istikrarlı ve mutasyonlara daha az duyarlı olduğunu tespit etti.
Yeni tip koronavirüsün mutasyonlarının devam etmesi gibi bir olasılığın aşı üzerindeki çalışmaları oldukça zorlaştıracağına dikkat çeken uzmanlar, buna rağmen Kovid-19 aşısının etkili olacağı yönünde umutların yeşerdiğini vurguladı.
‘Aşıların ve antiviral ilaçların hızlı bir şekilde geliştirileceği konusunda umut vadediyor’
Araştırmacılar, “SARS-CoV-2’nin göreceli olarak stabil genomu, salgınla mücadele açısından iyi bir göstergedir, zira mutasyonların az sayıda olması, aşıların ve antiviral ilaçların hızlı bir şekilde geliştirileceği konusunda umut vadediyor” açıklamasında bulundu.
Saptanan mutasyonun daha tehlikesiz olduğunu, virüsün diken proteinini kodlayan ve sağlıklı hücrelere tutunmasını sağlayan genlerin ise aynı kaldıklarını belirten araştırmacılar, sonuçları şimdilik oldukça umut verici olduğunu vurguladı.
Koronavirüsün ilk önemli mutasyonuna rastlandı
Tayvan ve Avustralya'dan bilim insanları, yeni tip koronavirüsün (SARS-CoV-2) ilk önemli mutasyonunun tespit edildiğini duyurdu.
Yorum Yazın