• Ekonomi

Mor Sertifika, toplumsal cinsiyet konusunda öğretmenlere ödül verdi

-Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Leblebici: -"Toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki duruşumuzu akademik ve idari mekanizmalarımızın her noktasında yansıtmayı amaçladığımız Cinsiyet Eşitliği Eylem Planı’na yaşayan bir proje olarak bakıyoruz"
AA -

İSTANBUL (AA) - Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Araştırmaları Mükemmeliyet Merkezi (SU Gender) tarafından Sabancı Vakfı desteğiyle 15 yıldır yürütülen Mor Sertifika Programı, toplumsal cinsiyet eşitliği alanında öğretmen ve öğretmen adaylarını ödüllendirmeyi sürdürüyor.

Sabancı Üniversitesi'nden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Leblebici, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nün hemen öncesinde Mor Sertifika Programı Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Ödülleri için bir araya gelmekten memnuniyet duyduklarını belirterek, “Bu ödüller, Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine öğretmen ve öğretmen adaylarına yönelik sunulan ilk ödül programı olması ile ayrı bir yere sahip.” ifadelerini kullandı.

Leblebici, Sabancı Üniversitesi olarak, kuruluşlarından bu yana toplumsal cinsiyet alanında öncü çalışmalar gerçekleştirdiklerini vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Üniversitemizin ilkeleri arasında akademik özgürlüğün yanı sıra Ayrımcılık Karşıtlığı, Cinsel Tacize Karşı Önlem ve Destek İlkeleri ve Aile İçi Şiddeti Önleme ve Destek İlkeleri de yer alıyor. SU Gender ile birlikte 2019 yılından bu yana üzerinde çalıştığımız “Cinsiyet Eşitliği Eylem Planı”nı geçtiğimiz yıl itibarıyla hayata geçirdik. Toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki duruşumuzu akademik ve idari mekanizmalarımızın her noktasında yansıtmayı amaçladığımız Cinsiyet Eşitliği Eylem Planı’na yaşayan bir proje olarak bakıyoruz.

SU Gender’in en uzun soluklu projelerinden olan Mor Sertifika ise, toplumsal cinsiyet konusunda değerli öğretmenlerimiz vasıtasıyla gelecek nesillerin eğitimine odaklanarak önemli bir işi daha başarıyor. Toplumsal cinsiyet farkındalığıyla yetişecek yeni nesiller, eşitsizliklerin beslendiği kaynakları görebilme anlamında akranlarından farklılaşarak dünyaya filtresiz bakabilecekler. Cinsiyet kalıpları ile ayrımcılığın olmadığı bir dünya için gerekli bilinci kazanabilecekler.”