Tıpkı ABD başkanlık seçimlerinde olduğu gibi borsalar da sürprizlerle dolu bir döneme girdi. Başkanlık seçimlerini çevreleyen uzun süreli belirsizlik ve tüm dünyada yeniden artışa geçen koronavirüs vakalarına rağmen dünya borsaları geçtiğimiz haftayı yükselişle geçirdi.
CNN’in haberine göre Wall Street’in büyük çoğunluğu Demokratların Beyaz Saray’ı ve ABD Senatosu’ndaki çoğunluğu eline geçirmesine ve büyük çaplı bir ekonomik destek paketine hazırlanıyordu.
Oy sayımları halen devam etmesine karşın seçimlerde ortaya çıkan tablo Demokratlar’ın Senato’yu kontrol etme ihtimalini denklemden çıkardı. Buna rağmen borsalar yeni duruma hızlı bir şekilde uyum sağladı. Societe Generale Stratejisti Kit Juckes cuma günü müşterileriyle paylaştığı notta, “Senato’yu kontrol edemeyen Demokrat Başkan ticaret için daha az tehlikeli olacaktır. Buna karşın mali politikalar açısından bakıldığında daha sınırlı da olacaktır. Bu durum ABD Merkez Bankası’na (FED) daha büyük bir rol biçiyor. Yani bu süreç daha da düşük faiz oranlarının daha uzun süreceği ve daha fazla parasal genişlemenin uzun süreler daha devam edeceği anlamına geliyor” ifadelerine yer verdi.
Borsalar bireysel ve kurumsal vergilerin gelecek yıl yükselmeyeceği düşüncesine ve FED’in daha önce beklenenden daha uzun bir süre faiz oranları yüksek tutacağına yatırım yapıyor. Küresel hisse senetleri bu sayede yükseliyor.
Yatırımcılar ayrıca seçim öncesinde teşvik paketinin 2021’i bekleyebileceğini açıklayan ABD Senatosu Çoğunluk Lideri Mitch McConnell’ın yıl sonundan önce teşvik paketinde anlaşabileceklerini belirtmesini de değerlendiriyor.
Buna karşın teşvik paketi büyük ihtimalle Demokratların hedeflediği 2 trilyon dolar miktarının altında olacak. Borsalar ABD ekonomisinin son birkaç aydır genişlemesini bir teselli olarak karşılıyor.
Borsa araştırmaları firması Data Trek Research’un Kurucusu Nicholas Colas ABD ekonomisindeki söz konusu toparlanmaya ilişkin, “İşsizlik düşüyor, iş imkanları yeniden artıyor, ev satışları yeniden güçleniyor ve kurumsal kârlar açık bir şekilde geri döndü” ifadelerine yer verdi.
Küresel borsalar pozitif seyri kısa vadeli olabilir
Tüm bu olumlu tabloya karşın dünya ekonomilerinde ikinci çeyrekteki tarihi seviyelerdeki daralmanın ardından güçlü yükselişler yakalanmasına rağmen iyileşme süreci yavaşlıyor. Küresel ekonomilere ilişkin halen büyük riskler görülmeye devam ediliyor.
Avrupa’da artan koronavirüs vakaları hükümetleri ikinci kez ülke çapında karantina sürecine girmeye zorluyor. Bu durum bölge ekonomilerinin dördüncü çeyrekte resesyona geri dönmesine sebep olabilir.
Çok sayıda Avrupa hükümetinin ücret destek programlarını gelecek yıla kadar genişletmesine rağmen pandeminin işgücü piyasasında kalıcı hasara yol açması bekleniyor. İngiltere Merkez Bankası’nın perşembe günü yaptığı açıklamada, “İstihdamın ve gelirlerin Kovid öncesi döneme göre daha aşağıda olması riski söz konusu” öngörüsünde bulunmuştu.
FED Başkanı Jerome Powell perşembe günü yaptığı açıklamasında ekonominin olağanüstü derece belirsiz hale geldiğini ve büyük ölçüde virüsü kontrol altında tutmak çabalarının başarısına bağlı olacağını belirtti.
Amerika Birleşik Devletleri'nde ayrım gözetmeyen karantina politikaları için daha az halk desteği olsa da vaka sayılarındaki artış işletmelere, tüketici güvenine ve bu nedenle de ekonomiye zarar verecektir.
Nicholas Colas konuya ilişkin yorumlarında ABD gayrisafi yurtiçi hasılasının dördüncü çeyrekte negatif bölgeye daha yakın olduğunu belirterek, “Borsalar şimdilik iyi durumda. Ancak ileriye dönük zayıflıklar bu tonu değiştirebilir” dedi.
