Geçtiğimiz günlerde kendi programında, Fransa’daki sarı yeleklilerin eylemlerini ve Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eylemlere ilişkin değerlendirmesini yorumlayan Fox tv ana haber bülteni sunucusu Fatih Portakal bakın ne dedi;
“Hadi bakalım, doğalgaz zamlarını protesto edelim, hadi bakalım yapalım, yapabilecek miyiz? Korkudan, endişeden kaç kişi çıkar sokağa? Bireysel ve toplumsal muhalefeti baskı altına almaya çalışıyorlar, yıldırmaya çalışıyorlar, en doğal hak ama uygulanamıyor. Fransa olmuş Türkiye olmuş çok da farketmiyor açıkçası”
Evet dostlarım Portakal’ın bu menfur, provakatif açıklaması ana haberde aynen bu şekildeydi.
Peki bu açıklamayı savunan, adeta ortak hateket eden sizce kim var?
Çok düşünmeye gerek yok, bugün on yaşındaki bir çocuk bile bunu biliyor artık. Tabi ki CHP. Portakal’la birlikte halkı kışkırtan, yelekleri giymeye hazırlanan bu kervana katılan CHP’li Engin Altay bakın Portakal’ın sözlerini nasıl savundu, üstelik de TBMM’de;
“En temel hakkını kullanmak isteyen birine ahlaksız diyen bir Cumhurbaşkanı toplumun tamamının başkanı olamaz”.
Altay’ın bu sözleri Sayın Tayyip Bey’in Portakal’a çıkışından sonra oldu.
Altay düzenlediği basın toplantısında tek adam rejiminin demokrasi dışı tutum ve uygulamalarının fütursuzca devam ettiğini savundu ve daha da ileri giderek demokrasinin tepki ve protesto rejimi olduğunu Erdoğan’a
öğreteceğiz, toplumsal reflekslerin kamu vicdanınındaki duyarlılıkların da ayağa kalkmasının zamanı geldi diyerek sokağa çağrı imasını devam ettirdi.
Evet dostlarım, tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş. Portakal’ın tahrik edici sözleri arkasında bu sözleri savunan zihniyet yine CHP. Şaşırdık mı?
Hayır.
Bugün ülkede demokrasi yok diye konuşan Altay ve Portakal ne hikmetse her konuşmanızda ülkenin başkanına hakaret edersiniz eğer bahsettiğiniz dikta rejimi olsaydı siz bir tv kanalında, ve hatta mecliste bu şekilde konuşamazdınız.
O dikta rejimini size anlatayımdiyeceğim fakat siz onu benden daha iyi bilirsiniz. CHP’nin ajandalarında, geçmişinde, tarihinde diktatörlük sayfalar dolusu yer almaktadır.
Siz bugün halkı sokağa çağırmakla neyin peşindesiniz? Tekrar bir gezi olayı tertiplemek mi amacınız yoksa 15 Temmuz darbesinin hazımsızlığı mı?
Niyetiniz her ne olursa olsun artık millet uyandı. Hatta CHP’nin kendi seçmenlerinden bile bir çok kişi bu sözleri kınamakta. Biliyoruz ki CHP’nin bir kesim seçmeni de sağduyuludur, vatanseverdir mantıklı ve akıllıdır.
Bu provakatif sözleriniz prim yapmaz, taraftar bulmaz artık. Olsa olsa içinizdeki nefreti kini, bu ülkeye düşmanlığınızı ortaya koyar.
Sayın Cumhurbaşkanımız’ın bu konudaki açıklamaları çok sert oldu. Her ikisine de çok ağır bir şekilde eleştirdi.
İsim söylemeden önce Portakal’a ;
“Edep fukarasının biri çıkmış, sokağa davet ediyor. Ahlaksıza bak! Sen ne yapıyorsun? Burası Paris değil, gezi olaylarında ve 15 Temmuz’dan sonra herkes dersini aldı, bundan sonra buna teşebbüs edenlere yargı gereken cevabı verecektir” şeklinde konuştu.
Her zaman söylüyoruz, millet artık uyandı, bırakın bu boş işleri,proje üretin.
İşleri güçleri demokrasiden bahsedip demokrasi dışı eylemler peşinde koşmak. Bütün çabaları nasıl olur da sistemi eski hale getiririz.
Artık bu çabaları bırakın,ülkemiz artık başkanlık sistemiyle yönetiliyor, buna ayak uydurun, kendinizi yenileyin, siyaset yapacaksanız da yapıcı kaliteli siyaset yapın.
Sizlere tavsiyem seçimlere 100 gün kalmış, öncelikle aday tanıtımlarınıza ağırlık verin,seçmenlerinize elle tutulur projeler sunun varsa tabi ki. Onları ikna edin yapıcı adımlar atın.
Artık kendi seçmeninizin bile bu sözlere karnı tok, siz hala iş üretmek yerine tek amacınız olan Recep Tayyip Erdoğan’ı itibarsızlaştırma peşindesiniz.
Bu kafayla devam ederseniz sizden biri olan İnce’nin de dediği gibi “Hep kaybedeceksiniz”
Bunu ben söylemiyorum sizin sabık cumhurbaşkanı adayınız söylüyor.
Çıkmışsın yenilmişsin, çıkmışsın yenilmişsin, hala aklınızı başınıza almak yerine sokak çığırtkanlığı yapıyorsunuz.
Seçmen, Türkiye’yi kötülemeden proje üreten, yapıcı destekleyici kaliteli siyaset yapan bir CHP bekliyor. Boş laf değil, kuru eleştiri değil, somut adımlar bekliyor. Siyasi ekonomik alanda ve belediye hizmetlerinde bir yol haritası
çizmenizi bekliyor.
Siz seçmeninize de yazık ediyorsunuz. Partinizi ne hale getirdiniz.
Bir başka açıdan bakarsak sizlerin bu hali siyaset arenasında AK Parti için bir lütuf gibi. Bu kadar beceriksizlik, başarısızlık ve hata elbette ki AK Partinin başarısını katlıyor.
Siz bu kafayla devam ederseniz ne siyasette ne de belediye yönetimlerinde başarı gösteremezsiniz.
Allah CHP’nin başındaki insana uzun ömür versin. Ölene dek de CHP’nin başında kalmasını ümid ediyoruz.
Allah’a emanet olunuz!