Değerli dostlarım, sevgili okurlarım,
Benim ve ekibimin Kudüs'te bulunduğumuz sırada Altılı Masa liderleri bir toplantı düzenlediler. Her ne kadar uzakta olsak da ülkemiz gündemini an be an takip etmekteyim. Yapmış oldukları uzun süren bir toplantı sonucunda üzerinde çalışmış oldukları 'Ortak Politikalar Mutabakat Metni'ni halka açıkladılar.
Üzerinde çalışmış oldukları dediğime bakmayın 240 sayfalık metinde üzerinde gerçekten çalışılmış bir proje bir fikir yok. Yok diyorum çünkü zaten vaat ettikleri şeyler AK Parti hükümeti tarafından hali hazırda icraata geçirilmiş şeyler.
Sağlık, eğitim, dış politika, iç politika gibi birçok konuda 2 binin üzerinde vaadi içeren maddeler süslü, yaldızlı laflarla köpürtülmüş ama altını dolduracak açıklama yok.
İktidara gelince ilk işleri Kanal İstanbul'u iptal edeceklermiş. Vatan ve milletin menfaatine atılan bu adımın hep karşısında olmuşlardı o nedenle şaşırmadık.
İstanbul Sözleşmesi tekrar gündeme gelecek bu konuya şimdilik yorum yapmıyorum.
Kayyum atanması uygulamasına son verilecek, OHAL işlemleri yargı denetimine bağlı olacak, özel yetkili mahkemelere son verilecek.
Bu maddelerle üstü kapalı,
KHK'dan kaynaklanan mağduriyetlere son vereceğiz maddesiyle de açık açık Fetöcülere göreve dönme vaadini görüyoruz. Metinden çıkan Fetö seviciliği daha şimdiden ülkeyi nereye sürükleyeceklerinin sinyalini de veriyor aslında.
Ortadoğu politikaları ile ilgili maddeleri hakkında yorumlarımı ise şu an yazmak istemiyorum çünkü yazım çok uzayacak ancak kısaca şunu söyleyebilirim ki bahsettikleri Ortadoğu Politikasi hayata geçirilecek olursa sınırlarımız milli güvenlik tehlikesi altına girer Pkk terörü yeniden hortlar.
Başka neler var açar okursunuz. Uzun bir metin. Sonuçta vaat bu, parayla değil ya 240 sayfa da yazarsın 1000 sayfa da.
Benim üzüldüğüm nokta yirmi yıl boyunca atılan adımların yok sayılması.
Ak Parti hükümeti ülkeyi IMF'den kurtardı, vesayetten kurtardı. Terörü bitirdi.
Sağlık alanında dünya ülkeleri arasında tercih edilen bir ülke haline geldik, teknoloji ve askeri atılımlarla dünyaya silah satıyoruz. Avrupa'da bile olmayan kapsamlı ev edindirme projeleri hayata geçirildi.
Engelliye, çocuğa, işsize, yaşlıya, dula, hastaya maaşlar bağlandı.
Sonuçta 20 sene önce bunların da zaman zaman koalisyonlarla dahil oldukları hükümetlerin batırdığı Türkiye bugün Avrupa'ya rest çeken güçlü bir ülke haline geldi.
Kısacası devletimiz bunların 2 bin maddede yapacağız diye atıp tuttukları bütün faydalı icraatları ve çok daha fazlasını yaptı, yapıyor.
Bunlara da konuşmak kalıyor.
Evet dostlarım. Muhalefet olmak iktidarın yaptığından daha iyisini ortaya koymak ve bunun için çabalamaktadır.
Bu milletin menfaatine olan her şeyi, sırf iktidar olma hırsıyla reddetmek, karalamak, yok saymak muhalefet yapmak değil hainliktir, nankörlüktür.
Ülkemizin de en büyük sorunu iyi bir muhalefete sahip olamamasıdır.
Şükür ki milletimiz süslü, yaldızlı kelimelere aldanmıyor, aklı selimine, iz'anına ve ferasetine yakışır şekilde hareket ediyor ve edecektir, inanıyorum.
Allah'a emanet olunuz!
Öneri ve fikirlerinizi bana sosyal medya hesaplarım ve ogunhaber.com üzerinden iletebilirsiniz